Onlar da sosyete hayatının gereklerini yerine getiriyorlar, lüks restoranlarda
yemek yiyip, en iyi markaları giyiyorlar. İslami sosyetenin yaşam tarzını Vatan gazetesinin pazar ekinde Oya Doğan araştırdı.
Zengin muhafazakar, nam-ı diğer "İslami sosyete" arasında lüks merakı büyük bir hızla yayılıyor. Jet-set’ten geri kalmayan İslami sosyetikler tıpkı cemiyet hayatının ünlü isimleri gibi Türk yerine dünyaca ünlü markaların kreasyonlarına servet harcıyor. Rolex takıp BMW cipe biniyorlar, 7 yıldızlı Burj el Arap Oteli’nde de tatil yapıyorlar. İslami sosyetikler her yerde ama kim bunlar, ne yer ne içerler, nerelere giderler, nereden alışveriş yaparlar. İşte en çok merak edilen soruların yanıtları...
GÖZDE SEMTLERDELEREvler bir statü sembolü olduğu için gözde olan semtler tercih ediliyor. Ama yaşanılan evin de gözlerden uzak olması makbul görülüyor. Bu durumda tercih edilen "konut tipi villalar" oluyor. Villaların bir tarafının denize, diğer tarafının ormana bakması tercih sebepleri arasında yer alıyor. Böylece dışarıdan bakıldığında kimse onları görmüyor ve mahremiyet sağlanmış oluyor. Bir diğer seçenekleri de yalılar. Ancak bugün boş yalı bulamadıkları için çok az kişi yalılarda oturabiliyor.
Beykoz: Beykoz Konakları, Acarkent. Buralarda gözlerden uzak yaşamayı tercih ediyorlar. Ancak sadece İslam burjuvazisinin tercih ettiği konaklar arasında yer almıyorlar.
Altunizade: Hilal Konakları. İslami burjuvazinin en yoğun yaşadığı site. Belediyeye ait arsada kurulu bu konaklarda, haremlik - selamlık yüzme havuzu ve sauna bulunuyor.
Ömerli: Kasaba Evleri. Şehre olan uzaklığı nedeniyle son yılların en çok tercih edilen evleri arasında yer alıyor.
Küçük Çamlıca: Müstakil villalar tercih ediliyor. Bu semtte daha çok siyasetçiler yaşıyor. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın da burada bir villası bulunuyor.
Sarıyer: Boğaziçi Malikaneleri. Sarıyer’de ama gözlerden çok uzak bir site.
Beylerbeyi: Yalılar.
Florya: Ultra lüks villalar. Yoğun olarak Şenlikköy’de yaşıyorlar.
YEMEKLER LÜKS RESTORANDAAkşam yemekleri genellikle dışarıda lüks restoranlarda, 5 yıldızlı otellerde yeniliyor. Pazar kahvaltıların da tercih ise Türkiye’nin önde gelen otelleri ve kasırları oluyor. İslami kesim içkili restoranlara gitmezken, burjuvazi böyle bir koşulu umursamıyor. Tercih edilen mekanlarda da "Halk" olmaması isteniyor. İşte İslam burjuvazisinin mekanları;
Beşiktaş: Swissotel, Çırağan Sarayı
Florya: Kaşıbeyaz, Beyti
Çamlıca: Beste
Bağdat Caddesi: Cafe Crown
Çengelköy: Kuleli Martı
Nişantaşı: Armani Cafe
Beykoz: Hidiv Kasrı
Özel davetler: Son günlerin en çok tercih edilen organizasyonları, yatlarda ve evlerde verilen davetler. Bu davetler için catering şirketleriyle anlaşılıyor ve özel dekor ve garsonlar tutuluyor. Bu genellikle Ramazan ayında İftar yemekleri için tercih edilen bir yöntem. Yaz aylarında ise havuz partileri düzenliyorlar. Keyif aldıkları en büyük sosyal etkinliklerden biri de nargile içmek. Kadın-erkek Sultanahmet ve Tophane’deki kafelerde nargile içiyorlar.
TATİLDE DUBAİ DE VAR MALDİV DE...Tatil söz konusu olunca sadece Türkiye tercihleri arasında yer almıyor. Kendilerini daha rahat ve özgür hissettikleri yerleri seçiyorlar. Gözlerden uzak bir tatil denilince de akla yurtdışı geliyor. Lüks tatil geçirmenin kıstası para olunca da 7 yıldızlı oteller ilk tercihler arasında yer alıyor.
Dubai: 7 yıldızlı Burj El Arab Oteli
Maldiv adaları
İspanya: İbiza ve Barcelona.
Avrupa: İngiltere, İtalya, Fransa’yı tatilin yanı sıra alışveriş için de tercih ediyorlar.
Amerika: Los Angeles ve New York en çok tercih ettikleri yerler.
Antalya: 7 yıldızlı Rixos Premium villa seçenekleriyle bu kesime hitap ediyor. Ayrıca Alanya’da yer alan Şah Inn oteli tamamen haremlik - selamlık yapısıyla burjuvazinin olmazsa olmaz otelleri arasında yer alıyor.
Didim: Caprice Otel. Didim’de yer alan otel tamamen İslami içtihatlara uygun mimarisiyle özellikle tesettürlü bayanların en sık gittiği otel olarak biliniyor.
Tekne: Özel tekneleri olanlar ise mavi yolculuğa çıkarak gözlerden uzak rahat bir tatil yapıyorlar.
SOSYETENİN TEMELİ ÖZAL’LI YILLARDA ATILDIİslami burjuvazinin temelleri Özal’lı yıllarda atıldı. Özal döneminde zenginleşen kesim, hayat standartlarını değiştirmeye başladı. Bu değişim önce erkeklerde başladı. Daha çok para kazanınca paranın gerektirdiği yaşam biçimlerine yöneldiler. Giyimlerinden araçlarına her şeylerini zenginliğin gereklerine uygun hale getirdiler. Ancak daha kendi halinde ve mütevazi bir hayat sürüyorlardı.
İslami burjuvazinin varlığından haberdar oluş tarihimiz 1990’ların ikinci yarısıyla başladı. Erbakan’ın çocuklarının lüks otellerde düğünlerini yapılması ve oraya gelen seçkin davetlilerin giyim kuşamları İslam burjuvazisine yöneltti.
Son 4 yıldır iktidarda muhafazakar Ak Parti var. İslam burjuvazisi de kendini en çok bu dönemde ortaya çıkardı, amiyane tabiriyle bu dönem de "Biz de varız." dediler.
TERCİHLERİ 4x4 CİP
Son yıllarda 4x4 ciplerde tessettürlü kadınlar dikkat çekiyor. Mercedes öncelikli marka özelliğini koruyor. Son yıllarda spor arabalar öne çıkmaya başladı. Özellikle BMW ve Jaguar modelleri.
KADINLAR FERRE GİYİYOR
Giydikleri kıyafeti herkesin üzerinde görmek istemeyenler kişiye özel tasarımları tercih ediyorlar. Gençlik daha çok hazır giyimi tercih ediyor. Sadece Türk markaları değil dünya sosyetesinin markaları da camiada kabul ediliyor.
* Takım elbise: E. Zegna, Ninna Ricci, Prada ve Cerutti.
* Spor giyim: Paul Shark ve Tommy Hilfiger
* Eşarp: Dior, Longchamp, Hermes. Versace hayvan figürleri kullandığı için tercih edilmiyor. Vakko herkes de olduğu için istenmiyor. Ama her kadının dolabında bir Burberrys eşarp bulunuyor.
* Pardesü: Escada, Ferre ve Burberrys
* Ayakkabı ve çanta: Gucci, Dior, Armani, Channel, Louis Vuitton, Tod’s ve Ralph Lauren.
* Takı: Gilan
* Saat: Rolex, Dior, Longines, Tag Heure, Chopard.
İslami sosyete haşema giymezKişiye özel tasarımlar yapan Rabia Yalçın şu ilginç açıklamalarda bulundu: "Ben İslami sosyeteyi giydiren bir modacıyım. Benim müşterilerimi sanat dünyasından siyasetçiye, sanayiciden sosyete olan bir kesimi oluşturuyor. Genellikle çok parlak renkler tercihleri arasında yer almıyor. Bu yıl siyah kadife ve ördek başı yeşili moda. Eşarplarını da genellikle düz renklerden yana kullanıyorlar. Ama kadınlar arasında bir davete katılıyorlarsa en açık, en dekolte kıyafetleri de diktiriyorlar. Çünkü onlar kadın ve kadın her yerde dikkat çekmeyi seviyor. 30 yaş üstü bayanlara genellikle elbise dikiyorum. Kıyafetlerinde taş işleme istemiyorlar. Elbiselerinin bağırmamasını ama konuşmasını istiyorlar. Genellikle tekneyle açıldıkları için islami sosyete haşema giymez...".
OJE BİLE SÜRDÜRÜYORLAR
Florya, Beylerbeyi ve Bahçelievler’de yer alan sosyete tesettür kuaförlerinde solaryumdan cilt bakımına, saç boyatmaktan türban bağlatmaya her çeşit hizmet veriliyor. İstanbul Bahçelievler’de yer alan Nokta Güzellik Merkezi bunlardan biri.
Nokta Tesettür Kuaförü yetkilisi Esra Karababa şunları söylüyor:
"Açık bir kadınlara ne yapıyorsak tesettürlü kadınlara da aynısını yapıyoruz. Balyajdan röfleye, kesimden topuza her hizmeti sunuyoruz. Özellikle düğünlerde burası dolup taşıyor. Bakan eşleri de bizi tercih ediyor. Bugüne kadar Emine Erdoğan, Zeynep Babacan gibi isimlere de hizmet verdik. Ama bize Beykoz Konakları’ndan da Beylerbeyi’nden de gelen müşterimiz var. Müşterilerimiz arasında oje sürdürenler bile var. Ama genellikle açık renkleri tercih ediyorlar.
NE DİYORLAR?
Ali Bayramoğlu (Eski MÜSİAD Başkanı)
Tutuculuk zaman içinde dünya eğilimlerini, İslamın eğilimlerini analatik yaklaşımla değerlendirdiği için daha modern bir yapıya çevirdi. Bu durum genel ekonomik gelişmeyle ilgili. l Nur Vergin (Sosyolog)
Dini vecibelerini yerine getirmekten utanmıyorlar, meşreplerini gizlemeye de gerek duymuyorlar. Zengin olmaları özgüvenlerini arttırdı ve bunu göz önünde yeşemeye başladılar.
Mehmet Şevket Eygi (Milli Gazete yazarı) Çok zengin de olsa, Müslüman kadın sorumsuzca yaşayamaz. Ülkede bunca aç ve sefil varken beş yıldızlı otellerde fink atmak bir Müslümana yakışır mı?
Ali Bulaç (Yazar)
Bir müslüman büyük servete sahip olsa dahi servetini dilediği gibi harcama hakkına sahip değildir. Çünkü Kuran açısından baktığınız zaman ferdin veya bir kurumun elinde olsa da zengilik, aslında topluma aittir.