Oluşturulma Tarihi: Mart 11, 2004 00:00
KASIM ayı faciasından sonra terör İstanbul'da yine hortladı. Bundan sonra da sık sık eylem yapacakları anlaşılıyor. Daha önce yaptıkları hariç! Uğur Mumcu, Çetin Emeç, Muammer Aksoy gibi nice değerleri onlar öldürdü, aramızdan onlar aldı. Bu kez hedef Mason Derneği idi ve ‘‘ucuz’’ atlatıldı. Masonlar kimdir, necidir? Masonlukla ilgim olmadığı için ayrıntılarını bilemem. Bildiğim tek şey, Allah'a inanırlar ve üç semavi dine (Müslümanlık, Hıristiyanlık, Musevilik) aynı ölçüde saygı duyarlar. Derneklerinde Kuran, İncil ve Tevrat vardır.
Atatürk ilkelerine bağlı, laik bir kesimdir. Masonlar ülkemizdeki şeriatçı kesimin ve onların temsilcisi olan irticacı medyanın her zamanki boy hedefidir. Onları ‘‘Allahsız kitapsız’’ olarak tanıtırlar, nefret ederler ve hedef gösterirler. Hele bunların günlük bir gazetesi vardır ki, kimi hedef gösterse öldürülmüştür. Cumhuriyet'in savcıları bu yayınların üzerine nedense gitmezler. Yaptıkları görmezden gelinir. ***Mason Derneği baskınında üzerlerindeki bombaların çoğu patlamadı. Ama bu demek değildir ki aynı eylemler bundan sonra olmayacak. Siz teröristin toprağını gübrelerseniz, onları yönlendiren yayınları görmezden gelirseniz, şeriatçı kesimlerin laik cumhuriyet ilkelerine saldırışlarına karşı tavır koymazsanız, olacağı işte budur. Din ticaretinin, din sömürüsünün, dini siyasete alet etmenin, türbanı malzeme yapıp oy peşinde koşmanın sonucu da budur. İslamcı terör sadece bizim değil, dünyanın belası oldu. Türkiye'de ne yazık ki yaygın inanışlar var.‘‘Benim hırsızım iyidir.’’‘‘Benim teröristim iyidir.’’ Hiçbir iktidar kendi hırsızının üzerine gitmez. Teröristin üzerine zorunlu olarak gidilir. Hiç kimse, hiçbir yayın organı açıkça ortaya çıkıp bunlara övgü düzmez. Ama özellikle İslamcı teröristi gübreleyen ortamın, bu doğrultuda yapılan yayınların üzerine de gidilmez. ***İntihar bombacıları Mason Derneği binasına dalarken tekbir getiriyorlar. Adamın üzerinde bomba patlamış, içi dışına çıkmış, eli kolu kopmuş, hastaneye götürülürken sedyede bile slogan atıyor. Adının Abdullah İslam olduğunu söylüyor. Kod adı bile anlamlı!Türkiye bu işlerin, bu beyin yıkama faaliyetinin üzerine gitmek zorunda. Bu bombacılar, intihar saldırısı yapanlar bu ülkeye başka gezegenlerden gelmiyor. Onları biz yetiştiriyoruz. Eğitim sistemi laçka. Kuran kurslarında, arka bahçe imam hatip okullarında küçücük bebelerin, gencecik çocukların pırıl pırıl beyinleri yıkanıyor. Adamların gazetelerinde açıktan köşe yazıları yazılıyor,
haberler yapılıyor: ‘‘Medeni nikah kaldırılsın, imam nikahı geçerli kılınsın... Kuran kursları serbest bırakılsın... Türbana özgürlük... Sizi gidi laikçiler...’’Sadece onlar değil, bir de onlara sahip çıkan Nazlı Ilıcak gibiler ve onların gazeteleri. Tarikat liderleri ekranlarda, sayfalarda. Hatta şimdi TRT ekranlarında programlarda! Atatürk'le, laiklikle, cumhuriyet ilkeleriyle alay ediliyor, hakaret ediliyor, tehditler savruluyor. Hedef gösterilenler arasında Masonlar da var. Ülkeyi yönetenler bunları görmüyor mu? Görmez olurlar mı! Elbette görüyorlar da, üzerine gitmek işlerine gelmiyor. ***Teröristi yakalarsınız. Siz yakalarsınız, ardından yeni eylemler gelir. Önemli olan, terörü yaratan, teröristi besleyen, tohumları toprağa atıp sonra yeşerten ortamları yok etmektir. Bunu kim yapacak, hangi hükümet yapacak? Bataklık kurutulmadıkça bugünü kurtarırsınız, yarın aynı şey yeniden karşınıza çıkar. Çıkacaktır da! Adam bombaları üzerine sarmış, içeriye tekbir getirerek dalıyor. Adam hastane kapısında, sedyede bile slogan atıyor. Bu beyinleri kimler yıkamış, kimler nerelerde oluşturmuş? Her İslamcı eylemden sonra açıktan yayın yapamayıp içinden bile olsa ‘‘Helal olsun bu arkadaşlara’’ diyen kesimler orada! Bundan sonra kimleri, nereleri hedef gösterecekler? Bekleyin, görürsünüz.Ülkemizi ‘‘tarikat-siyaset-ticaret’’ üçgeninden kurtarmak zorundayız.
button