İnanç turisti

Gönül gözüm açıldı
2006 benim için hayatımda yeni başlangıçların yılıdır. Hayata karşı gönül gözüm açıldı, hayatım yeniden başladı. Tanrıya dönük yaşamanın keyfini çıkardığım bir dönem bu... Huzur, huzur, huzur... İşte tüm mesele bu... Güzelliğimin sırrını soruyorlar; çok klişe ama inanın çok çok mutlu olmak, düzenli yaşam, ibadet ve aşk...

Güne dua ederek başlıyorum
İsrail'e Ağlama Duvarı'na, Rav Ashlag'ın mezarına, Osho'nun kampına ve Mekke'ye gitmek en büyük dileğim. İnsanlar kopuk yaşıyorlar. Tanrı'nın bir sureti olduklarını hatırlasalar, hayatlarının dizginlerinin ellerinde olduğunu fark edecekler. Ben güne meditasyon yaparak, dua ederek ve şükrederek başlarım. Hüzünlensem de mutlu olsam da şükrederim.

Deniz Akkaya, "Her sorun, her sıkıntı için Tanrı'ya şükrederim" diyor.

En büyük hayalim Mekke’ye gitmek
Deniz Akkaya, çarpıcı fotoğrafları ve açıklamalarıyla HELLO dergisine konuk oldu. 2006’yı Tanrı’ya dönük yaşamanın keyfini çıkardığı bir yıl olarak değerlendiren Akkaya, "İsrail’e Ağlama Duvarı’na, Rav Ashlag’ın mezarına, Osho’nun kampına ve Mekke’ye gitmek  en büyük hayalim" diyor.

Size göre bu yıl nasıl geçti? Bu yılın en kötü olayı ne idi?
- Bu sene Türkiye için sevindirici gelişmelerin başında Orhan Pamuk’un Nobel ödülünü alması ve Papa’nın ülkemizi ziyareti gösterilebilir. Fakat aynı zamanda aile içi şiddetin örnekleri her geçen gün artmakta ve minik yürekler haksız yere ömürlük yaralar almakta. Toplum olarak iki olanak var; ilk olarak görevimiz aile içinde başlamakta; geleceğe yakışır, toplumu geriye değil ileriye götürecek gençler yetiştirmek için biraz daha özenli olmayı ihmal eder olduk son zamanlarda. Dünya için de durum pek farklı değil; savaş yanı başımızda hızla canlar almaya, yuvalar yıkmaya devam ediyor. Hoşgörü unutulmuş, iktidar tek dilek olmuş... Bana gelince; 2006 benim için hayatımda yeni başlangıçların yılıdır. Hayata karşı gönül gözümün açıldığı yıldır.

Yeni yıldan neler bekliyorsunuz?
- Medya dünyasında çok keyifli projeler masamda beni bekliyor. Yeni yıl "Çok çalışmak lazım çok" diyor!

Hayatınızdan memnun musunuz bu dönemler?
- Hayatım bu yıl yeniden başladı. Tanrı’ya dönük yaşamanın keyfini çıkardığım bir dönem bu. Huzur huzur, huzur... İşte tüm mesele bu.

En zayıf kaldığınız an neydi?
Ben zayıf kalmam ki, her sorun ve sıkıntı için Tanrı’ya şükrederim, bilirim yeni günle yeni bir mutluluk kapıda demektir.

Güzelliğiniz için yaptığınız özel bir şey var mı?
- Çok mutlu olmak, düzenli yaşam, ibadet ve aşk...

Çok merak edip gitmek istediğiniz bir yer var mı?
- İsrail’e Ağlama Duvarı’na, Rav Ashlag’ın mezarına, Osho’nun kampına ve Mekke’ye gitmek en büyük hayalim.

Beğenilen bir kadın olmayı nasıl yaşıyorsunuz?
- Şükrederek, bana verilen bu özelliklerin bir gün geri alınabileceğini bilerek...

ERKEK GİBİ DAVRANMAYAN ERKEKLERDEN NEFRET EDERİM
Sizce insanlara ne hata yaptırıyor. Hayat, para, aşk, bencillik...
- İnsanlar gerçekten kopuk yaşıyor, Tanrı’nın bir sureti olduklarını hatırlasalar hayatlarının dizginleri onlarda olduğunu fark edecekler. İnsanlara tüm bu yukarıda saydıklarınız hata yapmaları için birer araçtır.

Bir röportajınızda "Gerçek aşkı bulamadım. Biri için her şeyden vazgeçerim" demiştiniz. O kişi ne kadar uzakta?
- Tek gerçek, insan olarak her birimizin ne kadar değerli olduğudur. O cümlenin doğrusu şudur; "Hiçbir şeyden vazgeçmemi talep etmeyen biri için her şeyden vazgeçebilirim".

İlişkiler; tanışmak, sevişmek ve ayrılıktan mı ibaret günümüzde. Aragon gibi siz de ’mutlu aşk yoktur’ mu diyorsunuz?
- Aşkı güzel kılan bitebilir oluşudur...

En çok hangi tür erkeklerden nefret edersiniz?
- Erkek gibi davranmayan erkeklerden.