Güncelleme Tarihi:
Sunuculuğunu İpek Durkal ve Yelda Kırçuval’ın üstlendiği program, bugünden itibaren hafta içi her gün yayınlanacak. İlk konuk ise Nihat Doğan olacak.
Star TV, yeni programı “Duymayan Kalmasın” ile magazine yeni bir soluk getirmeyi hedefliyor. Sunuculuğunu İpek Durkal ve Yelda Kırçuval’ın üstlendiği program, hafta içi her gün 16.45’te ekranda olacak.
İpek Durkal:
Rahatsız ederek magazin yapılmaz
İpek Hanım, siz uzun süre çeşitli gazetelerde magazin müdürlüğü yaptınız, geçen yıl da Hürriyet’in hafta sonu eklerini hazırlayan ekibe katıldınız. “Duymayan Kalmasın” ile magazine dönüyorsunuz diyebilir miyiz?
- Ben hiç kopmadım ki magazinden. Hayatın içinde değil mi magazin? Hiç uzaklaşmış değildim zaten, bir yanımla takip ediyorum magazini. Sonuçta gazeteciyim, beni nereye koyarsanız orada çalışırım.
Bu sizin ilk televizyon programınız, değil mi?
- Daha önce kamera arkasında çok çalıştım ama kamera önünde olduğum ilk program bu. Program yapmak gibi bir düşüncem yoktu açıkçası. Kendi baktığım açıdan magazin yapabilecek olmam beni cezbetti...
Sizin baktığınız o açıyla şu an yapılan magazin arasındaki fark ne?
- Bana göre Zuhal Olcay’ın selülitleri haber olmaz, magazin haberi bu değildir. İnsanları rencide ederek ve üzerek, onları rahatsız ederek magazin yapılmaz. Son dört-beş senedir çok kırıcı haberler yapılıyor. Ben o haberleri okumaktan da izlemekten de zevk almıyorum. Ben, haber değeri olan şeyleri izlemeyi, okumayı ve konuşmayı seviyorum. Programımızın adı “Duymayan Kalmasın” ama içeriği de bu. İçinde duyulması, konuşulması gereken her şey olacak.
İLK KONUK NİHAT DOĞAN
İlk konuğunuz Nihat Doğan olacakmış, doğru mu?
- Evet, hiçbir yere çıkmadı “Survivor”dan sonra. Televizyonda ilk kez bizim programımıza konuk olacak. Çok eğlenceli bir program olacağını düşünüyorum. “Survivor” ve özel hayatıyla ilgili merak edilenleri soracağız.
Siz Ayşe Özyılmazel-Ali Taran çiftinin olay yaratan düğününe de katıldınız. Taran çiftini konuk etmeyi düşünüyor musunuz?
- İlerleyen günlerde belki...
Konuklarınız gündemde yer alan kişiler olacak sanırım...
- Evet, gündemde olan, haklarında her şeyin konuşulduğu ama bizim birebir kendisiyle konuşmak istediğimiz, gerçekleri anlatacak, dürüstlüğüne inandığımız kişileri konuk etmek istiyoruz.
Ünlü konuklar dışında neler olacak “Duymayan Kalmasın”da?
- Büyük bir ekibimiz var. Onların çektikleri görüntüleri ekrana taşıyacağız. Programda röportajlar da yer alacak. Flört edene “Evlenecek misiniz?”, evlenene “Çocuk yapacak mısınız?”, çocuk yapana “Boşanacak mısınız?” soruları olmayacak bu programda. Konuğumuz da programa dahil olacak, haberleri birlikte konuşacağız.
Yelda Kırçuval:
Hiç kimsenin selüliti bizi ilgilendirmiyor
Siz habercilikten geliyorsunuz. Habercilerin çok tercih ettiği bir alan değildir magazin. Siz nasıl ikna oldunuz?
- Benim toplam 13 yıllık bir televizyonculuk geçmişim var. Radyolarla başladım, dublaj yaptım, ardından haber merkezinde çalışmaya başladım. Aslında haber spikeriyim, daha sonra programa geçtim. Programa geçişim de TRT ile oldu. Televizyon sektöründe çok esnek olunması gerektiğini düşünüyorum. İlla haber spikeri olacağım dememelisiniz. Ben Show Haber’de çalıştığım dönemde haber de yaptım, magazin de. Hepsi iç içeydi. “Haber şov” yapıyorduk. Haberin içinde magazin var, magazinin içinde de haber var...
Nasıl bir program olacak “Duymayan Kalmasın”, bir de sizden dinleyelim...
- “Duymayan Kalmasın”ı salt magazin programı olarak düşünmemek lazım. O gün manşete düşen, tüm Türkiye’yi ilgilendiren, gündemi sarsacak haberlere de yer vereceğiz. Türkiye’nin her noktasından canlı bağlantılarımız da olacak. Gündemde ne varsa, hepsi programda yer alacak.
İzleyici de bağlanabilecek mi programa?
- Hayır ama Twitter yoluyla bize ulaşabilecekler.
İpek Hanım, “Magazin Zuhal Olcay’ın selülitelerini haber yapmak değildir” diyor, siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?
- Çok doğru söylüyor İpek. Hiç kimsenin selüliti bizi ilgilendirmiyor ama birinin başkasıyla ilgili yaptığı yorum, söylediği söz bizi ilgilendirecek. Zaten kadınların selülitleriyle uğraşmasınlar. Biz de programı sunan iki kadınız, herkesin selüliti var, gayet normal.
Siz diksiyon dersleri de veriyorsunuz. Programda ağırladığınız konukların konuşmalarına da müdahale eder misiniz acaba?
- Eskiden herkesi düzeltmeye çalışırdım, şimdi bundan vazgeçtim ama ünlülerde bir “e” problemi var. Konuklarımın diksiyonunda sorun olursa bunu söylemem ama o an yüreğimden geçer yanlış olduğu. Yaklaşık yedi-sekiz yıldır diksiyon dersleri veriyorum. Şu anda da Mimar Sinan Güzel Sanatlar Lisesi’nde eğitim vermeye devam ediyorum. Programın deneme çekimleri sırasında arkadaşlarım “Yelda, argoda bazı kelimeleri yuttuğun oluyor, argo konuşurken sende sıkıntılı bir hâl görüyoruz” dediler. Ne acı ki onu aşmaya çalışıyorum. Çok düzgün konuştuğum için bazen komik oluyor, ekip arkadaşlarım benimle dalga geçiyor.
O zaman bu programla konuşmanız bozulur mu dersiniz?
- Yok öyle demeyelim, bozmayacağım ama haber sunar gibi de olmayacak.