Güncelleme Tarihi:
Yasemin Allen, 80’li yılların önemli sanatçılarından annesi Suna Yıldızoğlu’nun adeta kopyası gibi. Güzel oyuncu, 18 yaşında Avustralya’dan Türkiye’ye geri dönmeye karar veriyor ve ondan sonrası belki de doğru projelerde yer almasıyla kendiliğinden gelişiyor.
Allen’ın Avustralya’da aldığı drama, sinema ve TV eğitiminin de bugünkü oyunculuk serüvenine katkısı var tabii ama güzel oyuncunun esas şansı kendi deyimiyle “Kaliteli bir iş yapmak istediğini karşı tarafa belli edersen sonuçlar öyle oluyor” sözlerinde saklı.
RAHATLAMAK İÇİN ÇİZİM YAPIYORUM
Allen’ın şu sıralar reklam filmi, fotoğraf çekimleri ve rol aldığı dizi “Merhamet” ile gündemi epey yoğun. Hızlı giden bu sürecin güzel oyuncuyu çok mutlu ettiğini şu sözlerinden de anlamak mümkün: “Oldukça yoğun bir tempoda çalışıyorum ama sanırım pek çok oyuncunun beklediği nokta da bu ve o dönem geldiği zaman aynı zamanda kendini de hazır hissediyorsun. Kesinlikle sanatımı geliştirmenin ve kariyerimin peşindeyim.”
Çocukluğundan bu yana sanatın pek çok farklı alanıyla haşır neşir olan güzel oyuncu her ne kadar bu özelliğini şimdilik geri planda tutsa da çizimler yaptığını söylüyor ve ekliyor: “İçimden geldiği zamanlar, kafamı rahatlatmak için çiziyorum. Şimdi boya yapmaya başladım, beni rahatlatıyor. Ama tam istediğim şeyi göremeyip bir kenara attığım zamanlar da olmuyor değil.”
KIŞIN BİRAZ ERKEKSİ GİYİNİRİM
Oyunculuğu ve güzelliğinin yanı sıra Allen stiliyle de dikkat çekiyor. Genç oyuncu stilinden söz ederken de ‘cool’ tavrını koruyor: “Modayla ilgileniyorum ama obsesif derecede, beni diğer modayı takip eden insanlarla rekabet içerisine sokacak kadar değil. İnsanlar bu konularda biraz daha rahat olmalı diye düşünüyorum. Benim kış ve yaz tarzlarım farklıdır. Kışın biraz erkeksi giyinirim, mesela çizme giymeyi çok severim. Modada rahatlığı, keskin hatları ve çizgileri ön planda olan kıyafetleri üzerimde taşımayı tercih ediyorum. Tasarımcı olarak Jean Pierre Braganza’yı ve Alexander McQueen’i çok severim. Türkiye’de de bir sürü muhteşem tasarımcı var; Arzu Kaprol, Zeynep Tosun ve Elif Cığızoğlu benim yakından takip ettiğim isimler arasında.”
NAZAR DEĞDİRMEK İSTEMİYORUM
Yasemin Allen’ın tüm röportaj boyunca var olan netliği, dobralığı aşkla ilgili soruları cevaplarken de değişmiyor: “Aşkı belki terimlerle anlatabilirim. Kendimden başkası için sabretmeyi göze aldığım zaman aşık olduğumu anlıyorum sanırım. Tutkulu ama illa ki tutkulu yaşamayacaksam o duyguyu yaşamanın anlamı yok, dolayısıyla saygı çerçevesinde o bastıramadığın ruh halini de dengelemeye çalışıyorsun. İlişkime dair çok detaylı konuşmak, nazar değdirmek istemiyorum ama artık saklayacağımız bir şey de yok. Onur (Tuna) ile arkadaş olarak başladık ve her zaman onu koruma çabasındayız. Çok mutluyuz, hayatımda ilk defa aşık olduğumu söyleyebilirim.”