Nisan SARIBAŞ
Oluşturulma Tarihi: Mart 16, 2011 22:32
Aslında bu balıkları bir camın arkasında görmek yerine okyanusta görmeyi daha çok isterdim. Ama okyanus burası kadar güvenli olmadığı için böylesi daha iyi. Bir gün dünyayı dolaşıp belgesel çekme hayalim var. Babamdan, bana bunun için bir kamera hediye etmesini istemiştim. Şimdi elimde o kamerayla, buradaki balıkları çekiyorum.
İlk yaptığım çekim, Turkuazoo olduğu için benim için çok önemli. Belki de, dünyayı dolaşırken çekeceğim belgesele, ilk bu görüntüleri koyarım. Çünkü, annem bana hayatın başlangıcının su olduğunu söylemişti. Dünya, su olmadan olamayacağına göre, iyi bir fikir olabilir. Turkuazoo’da her türlü balığı gördüm. Hepsi çeşit çeşit renklere sahip ve birbirinden farklı... Hızlı yüzdükleri zaman bana bir şey anlatmaya çalışıyorlar ya da dans ediyorlar gibi geliyor. Buraya gelen ziyaretçiler, balıkların fotoğraflarını çekiyorlar ama acaba kaç kişi, balıkların içindeki gizemi merak ediyor? Ben her balığın farklı gizemlere sahip olduğunu düşünüyorum. Acaba bir gün çözer miyim?
VATOZLAR YUKARIDAN BAKINCA ÇOK MUTLUYMUŞ GİBİ GÖZÜKÜYORTurkuazoo gerçekten çok güzel. Buraya gelmeden önce, herkesin köpekbalıklarını merak ettiğini duymuştum. Ama ben en çok vatozu sevdim. Çünkü yukarıdan bakınca, çok mutluymuş gibi gözüküyor. Yine de köpekbalıklarını da merak ediyorum. Ama National Geographic kanalında seyrettiklerim gibi, büyük olacaklarını düşünmüştüm. O kanallarda seyrettiğim anten gibi kafası olan çekiç köpekbalığı ya da hemşire köpekbalıkları da var mı diye merak ettim ama göremedim.
YENİ FARK ETTİM ANNE BABALARIN İŞİ ZORZiyaretçilerin büyük çoğunluğu çocuklar. Hepsi ya anneleri ya da babalarıyla gelmiş. İlk defa fark ettim ki, anne ve babaların işi bayağı zormuş. Çünkü bütün çocuklar, onların elinden kurtulup balıklara doğru koşmaya çalışıyordu. Hatta benden küçük bir çocuğa sinir oldum. Oradaki bütün balıkların ismini bağırarak söylüyordu. Üstelik bazılarını da yanlış söylüyordu. Bu yazıyı okuyorsa ondan özür dilerim ama böylece, birinin kendi hakkındaki fikrini öğrenmiş olur ve belki etrafı rahatsız etmeden dolaşmaya dikkat eder.
DENİZİ GÖRMEYEN ÇOCUKLAR DA BURAYA GELSİNBazen haberlerde, denizi hiç görmeyen çocukların, istanbul’u ziyaret ederek denizi gördüklerini ve çok mutlu olduklarını izliyorum. Deniz olan bir şehirde doğduğum için, o haberleri seyredene kadar, denizi görmeyen çocuklar olacağını düşünememiştim. Ama şimdi biliyorum. O çocuklar istanbul’a geldiğinde artık denizin ne olduğunu bilecekler ama denizin içinde ne olduğunu yine bilemeyecekler. O yüzden özellikle o çocukların, Turkuazoo’yu ziyaret etmesini isterim. Sadece onlar değil; denizlerde, okyanuslarda balıkları göremeyenler de burayı görsün. Ama denizleri temiz tutmazsak, balıkların hepsinin öleceğini ve belki artık akvaryumlarda bile göremeyeceğimizi de hatırlayalım.
25 bin deniz canlısı 100 kiloluk yem yiyorTurkuazoo, at nalı yengecinden nesli tükenmekte olan 90 kiloluk dev orfoza, sadece sebze ile beslenen vejetaryen balıklardan ürkütücü piranhalara kadar binlerce farklı sualtı canlısına ev sahipliği yapan dev bir akvaryum. Amazon Nehri, Sri Lanka, Güney Afrika gibi uzak ülkelerden getirilen 25 bin çeşit deniz canlısının yanında Türkiye kıyılarında yaşayan
balık türleri de var. Bu canlıların arasında dalmak ve hatta köpekbalıklarıyla yüzmek mümkün. 23 ayrı tatlı ve tuzlu su akvaryumu bulunan dev akvaryumda, 8 dalgıç ve 10 akürist; yani akvaryumun bakımı, temizliği ve balıkların beslenmesinden sorumlu kişi, gün boyunca çalışıyor. Bu uzmanlar, köpek balıklarını elle, diğer balıkları ise yukarıdan yem dökerek besliyor. Akvaryumdaki canlılar günde yaklaşık 100 kilo yem yiyor. Akvaryumda bir de tünel var. Bu tünel 80 metre uzunluğunda ve dünyanın en uzun üçüncü akvaryum içi su tüneli. Cam gibi görünen tünel, aslında 3 fili kaldırabilecek kadar dayanıklı bir malzeme olan akrilikten yapılmış. 270 derecelik açıyla balıklarla yüzüyormuş gibi hissediyorsunuz.
Aslanbalığı köpekbalığından bile tehlikeli Tehlikeli deyince aklınıza köpekbalıkları gelebilir ama akvaryumu gezerken öğreniyorsunuz ki aslında kayabalığı ya da aslanbalığı çok daha zehirli. Mesela bir aslanbalığının canını sıkarsanız, size attığı zehirli dikenlerden biriyle tanışmak zorunda kalabilirsiniz. Köpekbalıkları ise gerçekten karizmatik canlılar. Üzerinizden süzülerek geçerlerken aradaki camın dayanıklı olup olmadığını bir kere daha düşünmeden edemiyorsunuz.
450 milyon yıldır hiç değişmemişAkvaryumda dikkat çeken bir başka canlı da at nalı yengeci. Kanı mavi olan bu
yengeç, inanılması zor olsa da
yemek yemeden 1 yıl yaşayabiliyor. Kalamar ile beslenen bu sert kabuklu canlıların bir başka ilginç özellikleri de 450 milyon yıldan beri hiç değişmeden günümüze dek yaşamış olmaları. Müren balıkları ise kuvvetli çeneleri ve ürkütücü görüntüleriyle akılda yer ediyorlar. Saldırgan balıklar arasında sayılmakla beraber üzerine gidilmediği ve rahatsız edilmediği sürece saldırmayan bu “tatlı” balıklardan uzak durmakta yine de yarar var.
Turkuazoo biletiniz Hürriyet Çocuk Kulübü’nden! Forum istanbul’daki muhteşem sualtı müzesi Turkuazoo sizleri bekliyor. Türlü türlü deniz canlısı, dalgıçlar, köpek balıkları, mercanlar ve doyasıya eğlence... Turku azoo’ya bilet kazanmak için yapmanız gereken ilk şey, Hürriyet Çocuk Kulübü’nün internet sitesindeki ‘Üye Ol’ kısmından kulübe üye olmak! Daha önce üye olmuş olanlar, var olan üyelik numaralarını kullanabilirler. Daha sonra, size soracağımız sorunun doğru yanıtı, üyelik numaranızla birlikte yazi_isleri@hurriyet.com.tr e-posta adresine gönderip Turkuazoo’ya 2 kişilik bilet kazanabilirsiniz!