Güncelleme Tarihi:
NATALIE PORTMAN'IN YENİ FİLMİNE SANSÜR GELDİ
Yola çıkış noktası yeni dönemde giderek yaygınlaşan “cinsel arkadaş” kavramı. Ivan Reitman’ın yönettiği filmde Siyah Kuğu ile Oscar alan Natalie Portman’a Ashton Kutcher eşlik ediyor.
Hani bazı insanlar vardır ya, ilişki dendiğinde tüyleri diken diken olur.
Randevulaşmak.
Birlikte sinemaya gitmek.
Ele ele yürümek.
Akşam aynı evde uyuyup, sabah kahvaltı yaptıktan sonra günü planlamak.
Bunların hepsinden ölesiye nefret ederler. Daha doğrusu korkarlar.
İlişkiye girdiklerinde büyünün bozulacağını düşündüklerinden, başaramayacaklarına emin olduklarından uzak dururlar ilişkilerden.
Cinselliklerini yaşar, sadece sevişmek için bir araya gelirler ve arkalarını dönüp, hayatlarına devam ederler.
Ta ki bir sonraki sevişmeye kadar.
Tasasız, dertsiz, sorumsuz ve rahat...
Şu meşhur ‘cinsel arkadaş’ kavramı da buradan doğmuştur zaten.
İşte Bağlanmak Yok da bu kavramdan yola çıkıyor. İlişkilerden korkan, ona cinsellikten başka anlam yüklemeyen iki gencin hikâyesini anlatıyor.
Yıllar sonra yolları yeniden kesişen Emma ve Adam, aynı gece kendilerini yatakta sevişirken buluyorlar.
Üstelik bu, her ikisi için de iyi bir sevişme.
Devamlı ilişki konusunda alerjisi olan Emma, babası eski kız arkadaşıyla birlikte yaşamaya başladığı için hayata küsmüş olan Adam’ın ısrarlarına rağmen sevgili olmayı reddediyor.
Kendini işine verdiğini söyleyen doktor Emma ve prodüksiyon asistanı Adam’ı bu tuhaf ilişkisi inişli çıkışlı olarak devam ediyor.
GÜZEL VÜCUTLU ASHTON VE YETENEKLİ NATALIE
Bağlanmak Yok, sırtını iki güçlü oyuncuya dayamış olması açısından kurnaz bir film.
Taze Oscarlı Natalie Portman, onu yakın bir zamanda Siyah Kuğu’daki depresif ve değişken balerin olarak izleyenleri çok farklı bir rolle karşılıyor.
Ben buradaki Natalie Portman’ı da en az Siyah Kuğu’daki kadar beğendim. İyi oyuncu her yerde iyi demek ki...
Ashton Kutcher ise güzel vücudu, kıvrak gülüşü ve hiç olgunlaşmayacak gibi duran çocuksu ama çekici erkekliğiyle, elmanın diğer yarısı olarak, Portman’a başarıyla eşlik ediyor.
Kevin Kline’ın azgın teke rolünün filmde öne çıkan performanslardan olduğunu da hatırlatayım.
Film, oyuncularını bir kenara koyarsak, sıradan romantik komediler arasında kaybolup gidebilir belki.
Ama sadece seks ilişkisi olur olmaz mı üzerine kafa yordurması ve bunu bir de kimyaları tutan iyi oyunculuklarla yapması kulağa ve göze hiç de fena gelmiyor.