İkizler yeniden sahnede

Güncelleme Tarihi:

İkizler yeniden sahnede
Oluşturulma Tarihi: Mart 21, 2012 00:00

1995’te yaptıkları albümden sonra bir daha sesi soluğu çıkmayan, şov dünyasından el çeken ikiz kardeşler Hüseyin ve Cevahir, yeniden sahnede... İkili, “İkizs Show” adlı bir programla televizyona çıkmaya hazırlanıyor.

Haberin Devamı

Şimdi reklam ajansı sahibisiniz, ama bir zamanlar şov dünyasının tanınmış isimlerindendiniz. Ne oldu da hem müzik hem de modellik kariyerinizi silip attınız?  

- Hüseyin: Biz müziği de, modelliği de çok önem vererek yaptık. Hep hedef büyüttük. Ama bir gün Cevahir’le birlikte oturup “50 yaşına geldiğimizde de şarkı mı söyleyeceğiz?” dedik. Yanıtımız net bir şekilde “hayır”dı! 26 yaşımızdan sonra üniversiteye girdik. Devamında kendi reklam ajansımızı açtık.

Bu radikal karar, alışık olduğunuz ilgiyi kaybetmenize yol açtı tabii... Bu durum sizi mutsuz etmedi mi?

- Cevahir: Tarih birçok şeyi deneyip de başaramayan adamlarla dolu. Belki biz bir albüm daha yapacaktık ve sevilmeyecekti. Belki başka bir şarkı o sırada daha çok tutulacağı için bizimkisi es geçilecekti. Kader diyelim...

- Hüseyin: Bizim şöhret olmak gibi bir derdimiz de yoktu. Daha 18 yaşındayken Blue Jean dergisi için modellik yapmıştık. kızlar bizi görmek için camlardan sarkıyor, dergideki sayfalarımızı sallıyorlardı. Müziğe başladığımızda da aynısı oldu.

Peki bunca yıl sonra yeniden bir program yapma fikri kimden çıktı?

- Cevahir: Aslında hep aklımızda vardı. Biz de internette başladık ilk... Tabii o ilkel şartlarda yapılan bir işti. Koltuklarımızı bile ajanstan kendimiz getirmiştik.
- Hüseyin: O şov başladıktan sonra Facebook ve mail adreslerimize gelen mesajlar bizi daha da cesaretlendirdi. şimdi ulusal kanallardan arıyorlar, biz en iyisi olsun diye seçim yapmaya çalışıyoruz.

RENKLİ VE ÇAPKIN BİR HAYAT YAŞADIK

Şöhretten, hele de 20’li yaşlarınızdayken nasıl vazgeçebildiniz?

- Cevahir: Bilmem... Biz, 1990-2000 arası gerçekten hem renkli hem de çapkın bir hayat yaşadık. Kızlar bunu çok iyi bilir. Ama ne bizi karakoldan almışlıkları, ne bir kavgamız, ne de bir taşkınlığımız vardır o dönemden.

- Hüseyin: Ben eşime anlatıyorum o günleri, “mütevazı ol” diyor. Evimizin kapısına çiçek sepeti bırakır, bazen de kapıya sprey boyayla yazı yazıp kaçarlardı. Güzel günlerdi evet... Ama artık bizi bir adım yukarıya taşıyacak işler yapmak istiyorduk.

- Cevahir: Daha o zamanlar aklımızda bir televizyon şovu yapmak vardı ama öncesinde bilgi birikimi ve deneyim edinmemiz gerekiyordu.

- Hüseyin: Reklamcılık bizi fikir yaratma, markaya hayat verme konusunda da eğitti. Bu süre zarfında bizi “Var mısın Yok musun”dan, “Canlı Para”dan falan aradılar ama kendimizi oralarda görmedik. Yapmak istediğimiz şey bu değildi.

- Cevahir: Ailemizde popülerlik var. Kadir ınanır, Soner Arıca bizim alimizden. Dolayısıyla insanlar provakasyon amaçlı da bizi davet edebiliyor.

PARA PEŞİNDE KOŞSAYDIK BAŞKA YERLERDE OLURDUK

Aslında kapılar size kendiliğinden açılmış o zamanlar... Bildiğime göre reddettiğiniz bir de Paris teklifi var...

- Hüseyin: Evet, defile için Paris’e gittik, orada kalmamızı istediler. Ama biz kalmadık. Karadenizli bir aileyiz, birbirimize bağlıyızdır. Ayrı kalamayız.

- Cevahir: Babamı küçük yaşta kaybettik, annem bizi büyüttü. Kabataş’ı kazanmasaydık bu yola hiç girmeyecektik muhtemelen. Belki Erdoğan dayım futbolcu olmasaydı, Soner (Arıca) dayım da gelmeyecekti. Çok da sorgulamayacaksın aslında...

- Hüseyin: Engin Koç, Merve ıldeniz, Tarık Tarcan bizim zamanımızın modelleri. Engin Koç’u televizyonda izlerdik, ilk onunla podyuma çıktık. Bunların hiçbiri küçümsenecek şeyler değildi, varsın Paris olmasın dedik. Bir de biz para peşinde koşmadık. Koşsaydık bambaşka yerlerde olabilirdik. ıstedik ki insanlar bizi iyi hatırlasın.

Haberin Devamı

KADİR DAYIM BİZİ DESTEKLİYOR

Nasıl bir şov hazırlıyorsunuz?

- Hüseyin: Yapacağımız şov programında sahip olduğumuz tüm yetenekleri göstermek istiyoruz. Aytunç Bentürk’ten dans dersleri almaya devam ediyoruz mesela... ızleyenlere “iyi iş çıkarıyorlar” dedirteceğiz. Bazen konuk alacak, bazen almayacağız. şov bizim üzerimizden yürüyecek tamamen, başkaları bu şova dahil olacak. Gelen konuklara dayalı bir program değil yani.

Bu şovla ilgili aile büyüklerinizden fikir aldınız mı? Mesela dayınız Kadir ınanır’dan?

- Hüseyin: Sinemaya hayatını vermiş, televizyonculuğu ve kamera arkasını bilen birine tabii ki fikrini soracağız. Kadir dayım bizi her açıdan destekliyor. Öte yandan 40 yaşındayız... Evlenmiş, işi gücü olan insanlarız. Bu noktadan sonra neyi nasıl yapacağımızın kararını verebiliriz.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!