Güncelleme Tarihi:
Spermsiz ya da iki yumurtalı embriyo nasıl elde ediliyor?
- Temmuz ayı başında Londra’da yapılan Avrupa Üreme Sağlığı Kongresi’nde ana başlıklardan biri cinsiyetten bağımsız üremeydi. İki kadının ya da iki erkeğin üremesi felsefesi üzerine bir seminer düzenlendi. Bu seminerde lezbiyen ya da homoseksüel evliliklerde çocuk sahibi olmak mümkün mü? konusu üzerinde duruldu. Tabi ki tıp, pek çok farklı yöntem ve çalışmanın gerçekleşmesine imkan tanıyabilir ancak “imkanın olması her şeyin yapılabilir olduğu anlamına mı gelmeli” sorusuna Avrupalı meslektaşlarımızla birlikte yanıt aradık. Klinik olarak iki yumurtanın birbiriyle döllenmesi üzerine yapılan araştırmalar var. Teknik olarak da mümkün. En basit anlatımla, yumurta bir dış kabuk ve bir çekirdekten oluşuyor. Bir yumurtanın çekirdeğini çıkarıp, diğer yumurtaya naklettiğimizde kabuk içinde iki çekirdek elde ediyoruz. Döllenmeyi başlatabilmek için de hafif bir elektrik akımı kullanılıyor. Bu elektrik akımı ile çekirdekler harekete geçiyor ve birleşiyor. Bu şekilde bölünme başlamış oluyor. Sonrası normal embriyo gelişimi şeklinde devam ediyor. Teorik olarak aynı yöntemle iki spermin birleştirilmesi de mümkün. Tabi yine bir yumurtaya ihtiyaç olacak. Çekirdeği alınmış 2 sperm hücresi, çekirdeği çıkarılmış bir yumurtaya nakledilebilir ve yine hafif bir elektrik akımı ile çekirdeklerin birleşmesi mümkün olabilir.
Yumurtalar kimden ve nasıl elde ediliyor?
- Bu yöntem, klinik çalışma aşamasında... Geçtiğimiz aylarda Danimarka’da iki lezbiyenin bu şekilde bebek sahibi olduğunu anlatan bir gazete haberi okumuştuk ama ne kadar bilimsel ve bebek ne şekilde elde edildi bunu tam olarak bilmiyorum...
- Çalışma iki ayrı kadının yumurtalarının kullanılmaları üzerine yapılıyor. Bu durumda evet, iki anneli ama babasız bebekler olabilir. Ancak henüz klinik çalışma aşamasında. Doğum olacak mı bunu hep beraber göreceğiz.
Peki aynı kadından iki yumurta alınır ve bebek elde edilirse?
- Aynı kadının iki yumurtası kullanılırsa bu başka bir canlı olmaz teknik olarak. Kadın klonlanmış olur.
YUMURTA GENÇLEŞTİRMESİ TARTIŞMALI
Yumurtaların içinden genetik materyaller vs. çıkarılıyor mu?
- Yumurtaların içinden genetik materyallerin çıkarılmasına ihtiyaç duyulan durumlar olabilir. Bu klinik çalışmada bir yumurtanın çekirdeği çıkarılıp diğer yumurtanın içine nakledildiğini biliyoruz. Çalışmanın ortaya çıkış amacı yumurta gençleştirmekti. Yumurta yaşla birlikte yaşlandığı için gebelik şansı düşüyor. ABD’de bir bilim adamı yaşla birlikte yumurtaların enerjileri düştüğü için döllenme gerçekleşmiyor iddiasını ortaya attı. Bu nedenle yaşlanmış kadının yumurtasının “çekirdeği” alınarak genç kadının “çekirdeği çıkarılmış yumurtasına” naklediliyor. Bu işleme, çekirdek transferi deniyor. Elde edilen bu yumurta sperm ile birleştirilince genç yumurta enerji kaynağını harekete geçiriyor ve dölleme gerçekleşiyor. Ancak bu durumda genç kadına ait genler de embriyoya geçmiş oluyor. Yani oluşan embriyo 2 ayrı kadının ve erkeğin genlerini taşıyor bu da etik açıdan bazı tartışmaları beraberinde getiriyor.
Yöntemin geleceği ne olur? Erkeksiz üreme mümkün mü olacak?
- Bilimsel tartışmalar, cinsiyetten bağımsız üremenin mümkün olup olmadığına yönelik sürdürülüyor. Eğer klinik çalışmalarda başarı elde edilir ve uygulamaya geçerse o zaman lezbiyen bir çift bebek sahibi olabilecek anlamına gelir.
Bu yumurtalardan sadece kız bebekler mi doğar? Kromozom XY nasıl taşınacak?
- Teorik olarak evet, sadece kız bebek doğar. Y kromozomunun taşınabilmesi için devreye yine bir sperm hücresinin girmesi gerekir.
Bu yöntemin gelişmesi halinde hangi infertillerin yüzü gülecek?
- Her klinik çalışma bilimadamlarının o konuda fikir edinmesini sağlar. Bu nedenle bu çalışma gerçekte uygulanmayacak olsa da araştırma sonucunda elde edilecek bilgiler biz hekimlere yeni ufuklar açacaktır. Bunun dışında daha pek çok farklı klinikte pek çok farklı çalışma yapılıyor. Tüm bu çalışmaların nedeni, tüp bebek başarısını yüzde yüze çıkarma ve hastayı en az rahatsız edecek şekilde bu tedaviyi tamamlama gayreti. Son 35 yılda bu hedef doğrultusunda çok önemli adımlar atıldı. Örneğin eskiden tedavi süresi 45 gündü, şimdi sadece 15 gün. Eskiden tedavi sırasında 60-70 iğne yapılırdı şimdi 20 iğne yapılıyor. Bir sonraki aşama tüm bu iğnelerin hap şeklinde olması ve ağızdan alınması. Bazı teknik sorunlar var ama yakın gelecekte bugün iğne formunda olan ilaçlar hapa dönecek ve hastanın tedavi sürecini daha kolay atlatmasını sağlayacaktır. Sonuç olarak bu gibi klinik çalışmalara bu gözle bakmak gerekiyor.