İhsan Yılmaz:Mürekkebi Kurumadan
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Mart 10, 2006 00:00
Tiffany’de Kahvaltı
Truman Capote
Çev. Meral Alakuş
Sel Yayıncılık
Bildiğiniz gibi bu yıl Amerikalı yazar Truman Capote’u canlandırdığı rolüyle en iyi erkek oyuncu Oscar’ını aldı aktör Philip Seymour Hoffman. Hayatını, ağırlıklı olarak ona büyük bir şöhret kazandıran kült romanı Soğukkanlılıkla’nın ekseninde anlatan bir film olduğu yazılıp çizildi. Vizyona girmesini beklemekten başka çaremiz yok şu onda ama Capote’un bir diğer önemli eseri yeni çevrimiyle yayımlandı şimdi: Tiffany’de Kahvaltı. Bir uzun öykü olan Tiffany’de Kahvaltı da 1961 yılında beyazperdeye aktarılmış ve Audrey Hepburn ile George Peppard filmin başrollerini üstlenmişlerdi. Kitap, evde verdiği partilerle ünlü Holly Golightly’nin neşeli görünen ama içten içe hüzünlü dünyasını komşusu genç yazarın gözünden anlatıyor. Holly aslında bir eskort kız, zaten partiler de bunun bir gereği. Ama sakladığı önemli bir sırrı var ve genç yazar da onun hüzünle kapladığı bu sırrının peşine düşüyor. Geçtiğimiz yüzyılın ortalarında, New York’un eğlence dünyasından renkli kesitler de bulabilirsiniz kitapta. Bu yıl Capote yılı olacak anlaşılan, vakit geçirmeyin derim. Tiffany’de Kahvaltı da iyi bir başlangıç.
Cool Anılar V
(2000-2004)
Jean Baudrillard
Çev. Ayşegül Sönmezay
Ayrıntı Yayınları
Fransız toplumbilimci ve felsefeci Jean Baudrillard’ın günce niteliğindeki notları ve aforizmalarından oluşan Cool Anılar serisinin yenisi 2000-2004 yılları arasını kapsıyor. Yaşadığımız zamanın bir düşünür tarafından yorumlanmasından ve somutlaşmış cümlelerle önümüze sunulmasından oluşuyor kitap. Kötülüğün, cinselliğin, metalaşan dünyanın felsefesini yapan Baudrillard’ın günlükleri hemen her kitabından izler taşımakla beraber çok daha ötesini de götürüyor bizi. Altına imza atacağınız pek çok tespit ve aforizmayı arka arkaya okumak aslında büyük bir keyif, kitaptaki bütün satırların altını çizesi geliyor insanın: "Büyük otellerdeki piyanistlerin incelikli oyununu, yararsızlık bakımından geçecek tek bir şey var: Cankurtaran yeleğinin nasıl kullanılacağını gösteren uçak hostesinin gösterisi." Ölümsüzlük üzerine söylediğine ne dersiniz: "Ölümsüzlük fantazması her tür bedeli ödemeye hazırdır, ölümsüzleşmek için kendini yok etmek de dahil." Hadi tanıtım yazısını Batılılaşmak üzerine söylediği müthiş aforizmayla kapatalım: "Bütün dünya Batılı olduğunda, güneş nereden doğacak?"
Truman Capote
Çev. Meral Alakuş
Sel Yayıncılık
Bildiğiniz gibi bu yıl Amerikalı yazar Truman Capote’u canlandırdığı rolüyle en iyi erkek oyuncu Oscar’ını aldı aktör Philip Seymour Hoffman. Hayatını, ağırlıklı olarak ona büyük bir şöhret kazandıran kült romanı Soğukkanlılıkla’nın ekseninde anlatan bir film olduğu yazılıp çizildi. Vizyona girmesini beklemekten başka çaremiz yok şu onda ama Capote’un bir diğer önemli eseri yeni çevrimiyle yayımlandı şimdi: Tiffany’de Kahvaltı. Bir uzun öykü olan Tiffany’de Kahvaltı da 1961 yılında beyazperdeye aktarılmış ve Audrey Hepburn ile George Peppard filmin başrollerini üstlenmişlerdi. Kitap, evde verdiği partilerle ünlü Holly Golightly’nin neşeli görünen ama içten içe hüzünlü dünyasını komşusu genç yazarın gözünden anlatıyor. Holly aslında bir eskort kız, zaten partiler de bunun bir gereği. Ama sakladığı önemli bir sırrı var ve genç yazar da onun hüzünle kapladığı bu sırrının peşine düşüyor. Geçtiğimiz yüzyılın ortalarında, New York’un eğlence dünyasından renkli kesitler de bulabilirsiniz kitapta. Bu yıl Capote yılı olacak anlaşılan, vakit geçirmeyin derim. Tiffany’de Kahvaltı da iyi bir başlangıç.
Cool Anılar V
(2000-2004)
Jean Baudrillard
Çev. Ayşegül Sönmezay
Ayrıntı Yayınları
Fransız toplumbilimci ve felsefeci Jean Baudrillard’ın günce niteliğindeki notları ve aforizmalarından oluşan Cool Anılar serisinin yenisi 2000-2004 yılları arasını kapsıyor. Yaşadığımız zamanın bir düşünür tarafından yorumlanmasından ve somutlaşmış cümlelerle önümüze sunulmasından oluşuyor kitap. Kötülüğün, cinselliğin, metalaşan dünyanın felsefesini yapan Baudrillard’ın günlükleri hemen her kitabından izler taşımakla beraber çok daha ötesini de götürüyor bizi. Altına imza atacağınız pek çok tespit ve aforizmayı arka arkaya okumak aslında büyük bir keyif, kitaptaki bütün satırların altını çizesi geliyor insanın: "Büyük otellerdeki piyanistlerin incelikli oyununu, yararsızlık bakımından geçecek tek bir şey var: Cankurtaran yeleğinin nasıl kullanılacağını gösteren uçak hostesinin gösterisi." Ölümsüzlük üzerine söylediğine ne dersiniz: "Ölümsüzlük fantazması her tür bedeli ödemeye hazırdır, ölümsüzleşmek için kendini yok etmek de dahil." Hadi tanıtım yazısını Batılılaşmak üzerine söylediği müthiş aforizmayla kapatalım: "Bütün dünya Batılı olduğunda, güneş nereden doğacak?"