İçimde bir rock canavarı var

* Yeni albümünüz “Yorum Farkı”nda ünlü sanatçıların şarkılarını yorumladınız. Albümdeki şarkıları nasıl seçtiniz?

- Albümde küçüklükten beri sevdiğim şarkıların yer almasını istedim. Sevdiğim tüm şarkıları albümümün müzik yönetmenliğini yapan Taşkın Bey’e sundum. Yüzde 90’ı seçildi ama yanlışlıklar da oldu tabii.
   �
* Nasıl yanlışlıklar?

- Mesela Serdar Ortaç’ın “Bilsem ki” şarkısını okudum. Şarkıyı bitirdik. Ama hocam Taşkın Bey, “Bu şarkı sesine olmadı” dedi. Bir de “Bilsem ki” düet şarkısı, muhakkak düet yapılması gerekiyor. O yüzden olmadı.

* Onun yerine hangi şarkıyı aldınız?

- Serdar Bey’e ulaşıp “Resim”i istedim. Bu, sahnemde de severek okudum bir şarkı, sahnede olmazsa olmazımdır. Serdar Bey “İstediğiniz şarkıyı alabilirsiniz” dedi. İlk kez bir Serdar Ortaç şarkısı okumak nasip oldu. Onun hem yeteneğine hem de uğuruna inanıyorum.

BENİM SESİMDEN SEVDİKLERİ ŞARKILARI DİNLEMEK İSTİYORLAR

* Sezen Aksu ve Ferdi Tayfur’un şarkıları nasıl girdi albüme?

- Sezen Aksu’ya da ulaştım, o da hiç ikiletmeden “Şu Saniye” şarkısını verdi. Şarkıyı 10 yıl önce “Ah İstanbul” albümünde dinlemiştim, çok köşede kalan bir şarkıydı. Benim içimde inanılmaz yer yapmıştı. “İnşallah okurum” diyordum hep. Ferdi Tayfur’un “Nisan Yağmur”unu da yıllarca hem İbranice hem de Türkçe okudum sahnede.

* Peki, neden yeni şarkılardan oluşan bir albüm yapmadınız?

- Ben televizyon programlarında hep canlı okurum, hep de bilinen şarkıları okurum. Ve o şarkılar, sosyal medyada tıklanma rekorları kırar. İnsanlar benim sesimi beğeniyor ama benim sesimden sevdikleri şarkıları duymak istiyorlar. Durum böyle olunca, biz de bilinen ve sesime yakışan şarkılardan albüm yapmaya karar verdik.

* Son çıkardığınız single’da sözlerini sizin yazdığınız şarkılar vardı. Onlar beklediğiniz ilgiyi gördü mü?

- Onları yaptık ama beğenilmesine rağmen yadırgandı da. “İnsanlar benden ne bekliyor?” diye çok kafa patlattım. Linet eşittir ses, yorum ve şarkı sonucuna ulaştım.

ARABESKİN DE AĞIRINI ÇEKEMİYORUM

* Gelelim “Şu Saniye” klibinize... Whitney Houston’ın “I Look to You” klibinden esinlenmişsiniz, doğru mu?

- Evet. Birebir olmasa da mümkün olduğu kadar uyarlamaya çalıştık. Türkiye’ye ilk geldiğimde de Whitney Houston’ın “Bodyguard”ını okurdum, hâlâ bilinir o. Ben yabancıların arabeskini de takip ediyorum. Adele, Whitney Houston, Mariah Carey gibi sanatçılar soul müzik yapıyorlar, bizim bildiğimiz alaturka bu. Müzik ayırt etmiyorum ama açıkçası arabeskin de çok ağırını çekemiyorum, dinleyemiyorum.

* Arabesk şarkıları da daha canlı okuyorsunuz sanki...

- Evet, bence içimde bir rock canavarı var. Ne tür şarkı söylersem söyleyeyim, kendi bildiğim gibi yoğurup ortaya koymam lazım. Ben enerjisi çok yüksek bir insanım. Yaya yaya okuyamam, mümkün değil, daralırım.

* Rock şarkılar da söylüyor musunuz?

- Sahnede hiç şarkı ayırt etmiyorum. Şebnem Ferah’ın şarkılarını da okuyorum.

NEDEN KİMSE BANA GÜZELSİN DEMİYOR?

* Bir dönem İsrail’e dönmüştünüz, niye gittiniz?

- Dinlenmeye gittim. O dönem işkadınlığını da denedim, Haribo sattım. Ben biraz geri çekileyim, belki evlenip çoluk çocuğa da karışırım dedim. O geri çekilme ve dinlenme süreci yedi sene sürdü.

* Dinlenebildiniz mi o süreçte peki?

- Ben büyüdüm o süreçte. İçimdeki eksikleri tamamlamaya, fazlalıkları atmaya çalıştım.

* Nelerin eksik olduğunu hissediyordunuz ve neler fazlaydı?

- Fazla kilolarım vardı, onlardan kurtuldum. Dış görüntümle kafayı bozmuştum. “Neden kimse bana güzelsin demiyor?” diyordum. Sonra gördüm ki insan hayal ettiği, hedeflediği her şeye ulaşabilir.

* Şu anda o hayal ettiğiniz görüntüye sahipsiniz o zaman...

- Fazlasıyla hem de. Her gün daha da güzelleşiyor, iyiye gidiyor.

TÜRKİYE’DEN GİTMEK ZORUNDA KALDIM

* İsrail’e giderken Türkiye’ye geri döneceğinizi biliyor muydunuz?

- Bilerek gitmedim, hayal ederek gittim. Bir telefonla her şey değişti. Beni bir iş için davet ettiler ve yedi yıl sonra yeniden İstanbul’a ayak bastım.

* Peki o yedi yıllık süreçte İsrail’de sahneye çıktınız mı hiç?

- Tüm dünyada sahneye çıktım. Albüm bile yaptım.

* E “Dinlenmek için gittim” dediniz, orada da albüm çıkarıp konserler vermişsiniz... Yoksa burada kötü bir şey mi oldu?

- Deprem döneminde biraz ekonomik sıkıntıya düştüm açık söylemek gerekirse. Uzun bir süre her şey durdu. O dönem çok tutuluyordum ama iş konusunda çok zorlanıyordum. Çünkü köşeleri tutan çok önemli sanatçılar vardı ve o pastayı kimseyle paylaşmak istemiyorlardı. Gitmek zorunda kaldım açıkçası...

* Şimdi o pastadan hakkınızı alabiliyor musunuz?

- Buna da şükür diyorum. İşverenler de artık sahnede yüzlerini kara çıkarmayacak sanatçılar istiyor. Balon gibi popüler olan insanların sahnede bir şey yapamadıklarını fark ettiler. Zor günlerim oldu ama kimseye muhtaç olmadım.

YILBAŞINDA KIBRIS’TAYIM

* Yılbaşında neredesiniz?

- Kıbrıs’ta. Rocks Hotel’de sahneye çıkacağım. Bütün sevenlerimi de oraya bekliyorum.

HAREKETLİ ŞARKILAR OLMASA HERKES KOMALIK OLURDU!

* Yeni albümde yer alan şarkıları “damar” diye niteleyebiliriz sanırım. Damar şarkılar söylemeyi çok mu seviyorsunuz?

- Bayılırım! Bu şarkılar ses aralığımı çok iyi ortaya çıkarıyor. Balık burcuyum. Yükselenim de balık. Bu burç için “çok duygusal, gözleri yaşlı” derler. Benim duygusallığım da sesime yansımış. Haykırış ve ağlama durumu, şarkı söylerken patlıyor. Dua edin yine üç hareketli şarkı var albümde, yoksa herkes komalık olurdu!

* Damar dinlemeyi sever misiniz peki?

- Ben daha çok yabancı müzik dinliyorum. Adele’i takip ediyorum şu sıralar.