Güncelleme Tarihi:
İtalyanların medar-ı iftiharı Riva, heyecanla beklenen 63’ Virtus adlı yeni harikasını suya indirdi. 63’ Virtus’un tasarımı markanın daha önce de birlikte çalıştığı Officina Italiana Design’a ait. Ancak bu, bugüne kadar yapılmış en büyük model. Boyu 64 feet (19 metre). İkiz 1360mhp 12V motora sahip tekne 40.5 deniz mili hızına çıkabiliyor. Ancak en dalgalı denizlerde bile kullanımı kolay ve yumuşak. Motor sesi neredeyse hiç duyulmuyor.
Teknenin her detayında estetik var. Dış alanları, misafiri bol kişiler için düşünülmüş. Biri geminin önü, diğeri arkasında olmak üzere iki güneş güvertesi ve kaptan kısmında da üç kişilik bir oturma alanı bulunuyor. Böylece misafirler, teknesine kaptanlık yapmak isteyen ev sahibini   yalnız bırakmıyor.
SALONDA KOLTUK TAKIMI
Direksiyonun önündeki geniş cam, rüzgârı keserek kullanımda rahatlık sağlıyor. Kokpit, alışılanın aksine geniş bir alana sahip. İçeride bir buzdolabı, lavabo ve ızgara var. Seyir esnasında içeride oturmak isteyenler için salon L şeklinde üçlü koltuklarla döşeli.
EN ERKEN TESLİM 2013’TE
Kamaralar da lüks otel odalarını aratmayacak cinsten. Kaptan kabini, geminin arka tarafında ve diğer kamaralardan alçakta. Bu sayede çok daha geniş bir alana sahip. Misafir odalarındaki yataklar tıpkı salondaki koltuklar gibi L şeklinde. Bu sayede içerideyken bile suyun panoramik görüntüsünü izleyebiliyorsunuz. Teknenin pencereleri, içerinin mümkün olduğunca ışık alabilmesi için tasarlanmış.
Teknenin fiyatı 1 milyon 995 bin Euro’dan başlıyor. Eğer niyetlenirseniz en erken teslim tarihi Haziran 2013.
FÄ°LM YILDIZI TEKNE
Riva hayranları arasında çok sayıda ünlü isim var: Brigitte Bardot, Sophia Loren, Richard Burton, Aristotle Onassis, Prens Rainier, Peter Sellers, Sienna Miller, Naomi Campbell, Orlando Bloom, Nicholas Cage, Elton John, Matt Damon, George Clooney... Marka, meşhur aktör ve aktrislerin gözdesi olmakla kalmayıp, çok sayıda filmde de rol aldı: Some Like It Hot, James Bond, The Italian Job, Indiana Jones and The Last Crusade, Ocean’s Twelve, After Sunset.
ZARAFETİN SEMBOLÜ
Efsane, 1842’de Pietro Riva ile başladı. Pietro, teknelerdeki ahşap işçiliğiyle ün saldı. Aynı yıl Iseo gölünde çıkan büyük fırtınada zarar gören tekneler Como’ya getirildi ve Pietro Riva’nın mucizevi ellerine teslim edildi. Ardından Pietro, tekne üretimine geçti ve soyadını adını verdiği fabrikayı Iseo Gölü’ne, Sarnico’ya taşıdı. Daha sonra oğlu Ernesto, ilk kez içten yanmalı motorlu büyük tekne üretimine geçti; tekneler yolcu ve yük taşımada kullanıldı. Ernesto’nun oğlu Serafino ise olaya tamamen yeni bir bakış açısı getirdi ve ‘motorboating’e geçiş yaptı. 1950’lerde Carlo Riva’nın başa geçmesiyle Riva, zarafet, statü ve mükemmelliğin sembolü oldu.
Gucci’nin yeni modeli
Ä°talyan moda devi Gucci, uzun bir aradan sonra yepyeni bir modeli piyasaya çıkardı: Stirrup. Ä°lk kez, Gucci’nin CEO’su François-Henri Pinault’nun eÅŸi, ünlü yıldız Salma Hayek’in kolunda görülen çanta, asalet sembolü sayılan binicilik sporunun izlerini taşıyor. Çantanın adı da zaten Ä°ngilizce’de ‘üzengi’ anlamına geliyor. Stirrup’ın iki farklı modeli var. Daha klasik ‘Lady Stirrup’ ve yumuÅŸak kıvrımlarıyla rahat ‘Soft Stirrup’. Ayrıca krokodil, devekuÅŸu, piton, tay gibi deÄŸerli derilerden yapılan versiyonları da mevcut. Stirrup’ların Türkiye’deki fiyatı 3 bin 670 liradan baÅŸlıyor.Â
Marilyn’in izinde Los Angeles
Marilyn Monroe’nun 36 yaşında, Kaliforniya’daki evinde ölü bulunmasının üstünden tam 50 yıl geçti. Amerikan Condé Nast Traveler dergisinin editörü, aynı zamanda Monroe’nun ölümünü anlatan ‘The Empty Glass’ (Boş Bardak) romanının yazarı J.I. Baker, bu vesileyle Los Angeles’ta Monroe’nun ayak izlerini takip etti.
5 ÇAYIYLA BAŞLAYIN
Bir günlüğüne Marilyn Monroe gibi yaşamak için Baker’ın ilk önerisi; yenilenen Hotel Bel-Air’daki Wolfgang Puck’ta öğleden sonra çayı. Marilyn, gizemli ölümünden altı hafta önce ünlü fotoğrafçı Bert Stern’in ‘The Last Sitting’ (Son Oturum) adlı koleksiyonu için bu otelde poz vermişti.
Bir sonraki durak, Westwood Village Mezarlığı. Marilyn’in mezarını ziyaret ettikten sonra biraz ilerideki Santa Monica iskelesine gidebilirsiniz. 1960’larda Marilyn parka gelir ve eğlenen mutlu aileleri kıskanarak izlerdi.
Burada oyuncu Peter Lawford’un meşhur yazlığının önünden geçebilirsiniz. Yazlık meşhur; çünkü Monroe’nun burada John ve Robert Kennedy’yle flört ettiği söylentileri var!
Daha sonra Canter’s Delicatessen’e gidin. Marilyn, 1950’lerde bu tarihi mekâna üçüncü kocası Arthur Miller’la akşamüstü içkisini yudumlamak için gelirdi. Canter’s Delicatessen’in yalnızca altı dakika uzaklığındaysa Marilyn ve ikinci kocası Joe DiMaggio için çok özel olan bir yer var: Villa Nova. Şimdiki adı The Rainbow Bar and Grill olan restoranda Monroe, DiMaggio’yla ilk randevusunda buluşmuştu.
Yolculuğun son durağındaysa Formosa Cafe var. 1932’den beri açık olan, West Hollywood’daki bu restoranın bugün de Brad Pitt gibi çok meşhur müdavimleri bulunuyor. Karanlık, kırmızı ve siyah iç tasarımıyla 1950’ler tarzını yansıtsa da mönüde Çin yemeği servis ediliyor.
Louboutin’den masal ayakkabıları
Kadınlar artık Sindirella’nın cam ayakkabılarına imrenmeyecek! Masal kahramanının prensten kaçarken tekini düşürdüğü ayakkabıları Paris’te yeniden can buldu. Walt Disney Studios ve kırmızı tabanlı ayakkabılarıyla meşhur Christian Louboutin işbirliğiyle cam ayakkabılar, modern zamanların Sindirella’sına ithafen yeniden yaratılarak Paris Couture Haftası defileleri sırasında sunuldu. Ayakkabının uç kısmında iki kelebek ve kristal kaplı topuğu var. Tabii tabanlarında da ikonik Louboutin kırmızısı.