Güncelleme Tarihi:
Haftanın ilk çalışma günü... Yine zifiri karanlıkta uyanmış, uykulu gözlerle işe doğru yola koyulmuşsunuz. Sıcak poğaça dışında heyecan verici hiçbir şeyi olmayan bir sabah daha... Ofisin enerjisi durgun. Henüz beyin dalgalarının aktive olmadığı hissediliyor. Bilgisayar açılır açılmaz, sürpriz bir e-posta düşüyor gelen kutusuna. Üstelik patrondan... “Sevgili çalışanım, kaç saat çalıştığının artık bir önemi yok. Bundan böyle işe uykunu alıp gelmeni istiyorum çünkü böylesinin ikimiz için daha verimli olacağını biliyorum.” O sırada telefonun alarmı çalmaya başlıyor, yeniden uyanıyorsunuz. Neyse ki son bir ‘erteleme’ hakkınız kalmış.
Uykumuzu almamızı isteyen yöneticileri ancak rüyalarımızda mı göreceğiz? Son bilimsel bulgular, kış aylarında mesai saatlerini yeniden düzenleyen ofislerin daha çok kazanacağını gösteriyor. Yılın en karanlık günlerinin oluşturduğu ocak ve şubat aylarında verimliliğin büyük oranda düştüğü biliniyor. Mesai başlangıcını bir saat ileri almayı öneren uygulama, mevsimsel değişimlere ayak uyduramadığı için özellikle sabahları ‘sürünen’ çalışanların verimliliğini artırmayı amaçlıyor.
Mevsimler değişiyor, sosyal düzen hep sabit
“Karanlık bir kış günü bedenimiz sabah 9.00’da kalkmayı istiyorsa ve biz kendimizi 7.00’de kalkmaya zorluyorsak tamamlanmış bir uyku döngüsü yakalayamayız” diyor Avustralyalı kronobiyoloji profesörü Greg Murray. Kronobiyoloji bilimi, bedenimizin uyku ve uyanıklık düzenini inceliyor. Bu bilime göre kış aylarında uyku ihtiyacımız ve tercihlerimiz doğal olarak değişiyor. Çalışma hayatının getirdiği kısıtlamalar özellikle bu aylarda beden ve yaşam dengesinin bozulmasına neden olabiliyor.
Günün akışına göre metabolizmayı düzenleyen mekanizmaya ‘sirkadiyen saat’ adı veriliyor. Vücut saati olarak bilinen sirkadiyen ölçütü, 24 saati kapsıyor. Acıkma, sindirim gibi çeşitli olayları ve en önemlisi uyku ve uyanma saatlerini düzenliyor. Wired dergisine konuşan Murray’ye göre, “Bedenimiz bu eylemleri vücut saatiyle eşzamanlı yapmayı seviyor. Vücut saati, bedenimizin ve davranışlarımızın Güneş’e uygun hareket etmesini sağlıyor.”
Bilimsel çalışmalar insanların kışın daha çok uykuya ihtiyaç duyduğunu doğruluyor. Kapalı havalarda güneş görülmese bile aydınlığı algılayan fotoreseptörler vücut saatine bildirimde bulunuyor. Gözün arka kısmında yer alan fotoreseptörler mavi ışığa duyarlı. Mavi ışığa maruz kaldıkça bedenin uyku ilacı olarak bilinen melatonin hormonu yeterince salgılanmıyor. Yine aynı nedenle yatmadan bir süre önce telefon ve tablet ekranlarına bakmayı bırakmak gerekiyor.
Münih Üniversitesi’nden kronobiyoloji profesörü Till Roenneberg, hormonal etkiyi, “İnsanların melatonin profili kış aylarında çok daha geniş ölçülüyor. Sirkadiyen saatler bu nedenle iki mevsime farklı tepki veriyor” şeklinde açıklıyor. Mevsimler değiştiği halde dünyadaki sosyal düzenin sabit kalması, insan bedeninde tepkiye yol açıyor. Roenneberg, biyolojik saatin istediğiyle sosyal saatin istediği arasındaki uyuşmazlığa ‘sosyal jetlag’ adını verdiklerini anlatıyor.
Karanlıkta uyanma konusu aynı zamanda önemli bir sağlık sorunu. Örneğin, Avrupa’nın batısındaki İspanya gibi ülkelerde gündoğumu, kıtanın doğusundaki aynı saat dilimini kullanan ülkelere göre bir-iki saat geç gerçekleşiyor. Saat dilimlerinin batısında yaşayan insanlarda meme kanseri, obezite, diyabet ve kalp hastalıkları daha sık görülüyor. Araştırmacılar, bunları büyük oranda sirkadiyen ritmin kronik bozulmasına ve sürekli karanlıkta uyanmaya bağlıyor. Karanlıkta uyanmak zorunda kalan İspanya halkının ciddi uyku sorunları çektiği bildiriliyor. Ülkede sık görülen işe gitmeme, stres, iş kazaları ve okulda başarısızlık gibi sonuçlar uyku eksikliğine bağlanıyor. Söz konusu okullar olduğunda mevsimlere ek olarak yaş faktörü devreye giriyor.
Ergenlerin ritmi farklı, yetişkinlere göre
birkaç saat ilerideler
Ergenlik döneminde geç yatıp geç kalkmayı severiz. Sebebi sirkadiyen ritmin yetişkinlere göre birkaç saat ileride olması. Bunu gözeten ABD’deki kimi okullar ders başlangıç saatlerini ileri alarak öğrencilerin daha enerjik olmasını sağlamış. İngiltere’de bir okul, sabah zilini 08.50’den 10.00’a almış ve hastalık mazeretiyle okula gitmeme oranında ciddi düşüş olmuş. Öğrencilerin sınav başarıları ve performansları da artmış.
Çalışanların verimliliğini artırmak adına yeni yöntemler deneyen şirketler için uyku uygulaması kolay yöntemlerden biri. Mesai saatlerini kışa göre düzenlemenin verimliliği olumlu etkileyeceğini bilimsel bulgular açıkça gösteriyor. Bir saat kısaltmak veya ileri almak bile yeterli. Havalar da iyice griye dönmüşken, denemekten
ne çıkar?
Mışıl mışıl uyutan uygulamalar
Uykunun hangi fazında uyandığınız performansınızı etkileyen bir başka unsur. Uyku döngünüzü kontrol ederek doğru anda uyandıran uygulamaları kullanabilirsiniz. ‘Pillow’ ve ‘Sleep Cycle’ uyku sırasındaki hareketlerinizi ve seslerinizi takip ederek uyku durumunuzu öğreniyor ve sizi doğru anda uyandırıyor. Uykuya dalmayı kolaylaştırmak istiyorsanız uyku sesleri sunan uygulamalar ve meditasyon faydalı. Psikoakustik bilimine dayalı geliştirilen ‘Pzizz’, derin sesleriyle uzun uykuya veya güç toplamak için kestirme uykusuna (‘power nap’) hızlıca dalmayı kolaylaştırıyor.
Apple uydusundan iPhone’lara direkt internet
Geçen hafta internete sızan bir bilgiye göre Apple, beş yıl içinde kendi internet uydusunu yörüngeye yerleştirmeyi planlıyor. Henüz tasarım aşamasında olan proje gerçekleşirse iPhone ve iPad kullanıcıları GSM operatörlerine bağlı kalmadan doğrudan internete bağlanabilecek. Apple bu girişimiyle gökyüzünden interneti tüm dünyaya ulaştırmayı hedefleyen Facebook ve Google’ın izinden gidiyor.
castAway Case ile ekranı ikiye katlayın
Katlanabilir telefon furyası dünyayı sarmaya hazırlanırken alternatif ürünler de ortaya çıkmaya başladı. castAway Case, Android cihazınızın ekranını iki katına çıkaran gelişmiş bir telefon kılıfı. PC’lerdeki ikinci monitör mantığı gibi ekran ekleyerek telefonun kullanım alanını genişletiyor. WiFi veya bluetooth üzerinden bağlanan dokunmatik ekranın ön ve arka yüzünde fazladan kameralar ile 32GB ekstra hafıza mevcut. indiegogo.com’dan ulaşabilirsiniz.