Güncelleme Tarihi:
Eşim amatör telsizci; deprem haberini alır almaz evdeki telsizi dinlemeye başladık. Çünkü telefonlar yetersiz kalıyordu ve GSM üzerinden bilgi sınırlı akıyordu... Ülkenin dört bir yanındaki amatör telsizciler ilk anda toparlanıp rölelerini (tekrarlayıcı, aktarıcı) açtı. Böylece uzak mesafelerden onlarca kişi radyo dalgaları aracılığıyla baz istasyonlarına ihtiyaç duymadan haberleşti. Anbean toplanma bölgelerindeki acil ihtiyaçlardan dağ köylerinde gerekli çadır sayısına, tıkanmış ya da yarılmış yol uyarılarından enkazdan ses geliyor çağrılarına hiç durmadı muhaberat, yani haberleşme...
AFAD Afet Radyosu yayındaydı ama Hatay’daki telsiz altyapısı çökmüştü. Amatörler oraya da koştu ve seyyar rölelerini kurdu. Türkiye Radyo Amatörleri Cemiyeti (TRAC) bu alanda çalışan en eski derneklerden biri. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), Türkiye Afet Müdahale Planı’nda ‘haberleşme’ başlığından sorumlu. TRAC da onun çözüm ortağı. TRAC’ın genel başkan yardımcısı ve Adana Bölgesi Başkanı Eyüp Ünsal ile konuştuk.
Ünsal neler yaptıklarını anlattı: “Hatay’daki haberleşme altyapısı çöktü. Seyyar rölelerimizi hemen kurduk, çalıştırdık. Vali dahil tüm kurumlar bizim sistemimizle haberleşti. Bu bir gönüllülük işi. Şu ana kadar Bursa’dan İzmir’e 150’den fazla üyemizle deprem bölgelerinde telsizlerimizin başındayız.
Çok önemli bir uyarıda da bulundu Ünsal: “İnsanlar telsizi demode, zamanı geçmiş buluyor. ‘WhatsApp var ya’ diyor. Gördük! Amatör telsizci eğitimi alamıyorlarsa bile en azından lisanssız kullanılabilen özel mobil radyo telsiz (PMR), hatta aile üyeleri için birer tane marketlerde satılan ‘walkie talkie’ bile bulundurabilirler.”
Lisanssız yapılamıyor
Amatör telsizci olmak zor değil. A, B ve C sınıfı lisanslar Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nün sınavına girip alınabiliyor. Lisanssız telsizcilik yapılamıyor ve yasadışı. Ama 12 yaşından büyük herkes bu sınavlara girebiliyor. İlgili dokümanı amatör telsizci derneklerinin internet sitelerinde bulabilirsiniz.
45 kente kesintisiz yayın veriyor
Depremden sonra uzunca bir süre telsizi dinlemeye devam ettim. İlk andan itibaren TA4P (Tango Alfa 4 Papa) koduyla çağrı cevaplandırıp yönlendiren bir kullanıcı dikkatimi çekti. Arayıp buldum haberi yazarken. Harun Erin, Afyon merkezde yaşayan bir amatör telsizci. Bakmayın ‘amatör’ sıfatına, bu işe gönül vermiş, 35 senedir yapıyor. Afyon’daki rölesiyle 45 kente kesintisiz yayın veriyor.
‘Her eve bir telsizci’
Harun Erin, 99 depreminde de deprem bölgesiyle Ankara arasındaki karasal haberleşme bağını ayakta tutmuş. 6 Şubat sabahı deprem haberini alır almaz telsiz başına geçtiğini söylüyor ve şunları anlatıyor:
“Maraş, Diyarbakır ve Adana yayınları kesilmişti. Yedek server’ları devreye aldık, o yayınları uzaktan ayağa kaldırdık. Bölgelerle haberleştik, el cihazı olan herkes sesini duyurdu. Telsiz kullanımına hâkim olmayanları uyardım, enkaz altında olup son şarjıyla çağrı geçmek isteyenler varsa diye haberleşme trafiğini yönettim. ‘Her eve en az bir tane amatör telsizci’ kampanyası yapılmalı. Evinde telsiz olan önce kendisi ve ailesi, sonra çevresi için mücadele eder. Depreme hazırlıklı olan Japonya gibi ülkelerde her evde bir telsiz var muhakkak. Amatör ruh önemli. Projelerimi 30 yıldır amatör ruhla sürdürüyorum. 8-9 zirve belirledim, buralara aktif verici koyarsak 81 il kesintisiz iletişimde olur.”
Harun Erin, deprem sırasında yayını Anadolu Radyo Amatörleri Derneği (ANARAD) İstanbul şubesi rölesinden verdi.
Bu ekipteki TA1TW Engin Alpaslan’ın desteğini belirtmeden geçemiyor. Depremde enkaz altında bir akrabalarını kaybeden Erin ailesi, aile boyu telsizci. Telsizin başında yorgunluktan uyuyan Harun Erin’in yerine eşi Hacer Erin (TA4AEH), o yorulduğunda da kızları Nisanur (TA4NNE) ve Ayşegül (TA4AAE) geçmiş ve iletişim 6 Şubat’tan itibaren aralıksız sürüyor bu sayede...
‘Lütfen daha sonra tekrar deneyiniz!’
Depremlerin üzerinden üç hafta geçti... 10 ildeki afetzedelerin, kurtarma ekiplerinin ve gazetecilerin en ciddi sorunu iletişimdi. GSM şebekeleri çöktü, iletişim güçlükle sağlandı. Türkiye’de hizmet veren üç GSM şirketi Turkcell, Türk Telekom ve Vodafone’a, bu iletişim kriziyle ilgili şu soruları sorduk:
*Bölgedeki altyapınızı nasıl anlatırsınız?
*Afet zamanları için ne tür planlarınız vardı?
*Depremde iletişimin kesilmesinin sebepleri neler? Bunların olmaması için neler yapılabilirdi?
*Depremzedelerden ‘kota aşımım için uyarı aldım, enkaz altında kalan modem cihazım talep edildi’ gibi şikâyetler geldi. Bunlar doğru mu?
*10 ildeki aboneleriniz için ne tür kolaylıklar planladınız?
Bu sorulara yanıt vermeleri için yeterince süre tanıdık ancak üç kurumdan sadece Vodafone ‘Neler yapıldı’ sorusuna yanıt gönderdi:
“Depremlerden etkilenen 10 ilimizde toplam 3.050 baz istasyonumuz bulunuyor. 6 Şubat’ta meydana gelen deprem felaketi sonrası servis dışı kalan 1.200 istasyonumuzdan 1.070 tanesini çalışır hale getirdik. Takviye amacıyla ülke genelindeki tüm mobil baz istasyonlarımızı afet bölgesine sevk ettik. Bölgede şu anda 190 mobil baz istasyonumuz çalışır vaziyette. Baz istasyonları elektrikle çalışır. Elektrik kesintileri sebebiyle şebekeden beslenemeyen baz istasyonlarımızın çalışabilmesi için toplam 1.056 jeneratörü devreye aldık. Saha ekiplerimiz, bölgede iletişimin devamlılığını sağlamak için tüm gücüyle çalışmaya devam ediyor.”