Güncelleme Tarihi:
Çevremizde kendisi ya da bir tanıdığı uyuz olanların sayısı artıyor. Hastalığın salgına dönüştüğünü söyleyebilmek için henüz açıklanmış bir rakam yok ama Yeditepe Üniversitesi’nden deri hastalıkları uzmanı Dr. Özlem Akın da uyuz hastalığında son dönemde bir artış olduğunu belirtiyor. Adını duyduğumuzda bile kaşıntıya neden olan bu hastalığı kapmak sandığımızdan kolay; toplu taşımada bile bulaşabiliyor.
‘Kendiliğinden geçmez’
Pandemide hızının azaldığını ama yasakların gevşemesiyle yine arttığını ifade eden Dr. Akın: “Eskiden bu kadar kolay bulaşmıyorken zamanla uyuza neden olan ‘sarcoptes scabiei’ adlı akar güçlendi ve bulaşıcılığı arttı. Hatta tedavi için kullandığımız ‘permetrin’ kreme karşı ciddi direnci gelişti. Uyuz çok ciddi bir sorun olmasa da yaşam kalitesini düşürüyor. Tedavi edilmezse yıllarca sürüyor. Yani kendiliğinden geçmiyor.”
Hastalığın en temel belirtisi uyutmayan, geceleri ya da sıcaklıkla artan bir kaşıntı. Kaşıntının yanında gözle görülen lezyonlarla da karşılaştıklarını belirten Dr. Akın “El parmakları, avuç içi, el bileği çevresi, ayak tabanı, ayak bileği, çevresi, genital bölge, meme başı, göbek çevresi ve koltukaltı gibi alanlarda hayvanın bulunduğu tüneller olabilir. Ayrıca alerjik reaksiyon sonucu lezyonlar; kaşınma sonucu ‘ekskoriasyon’ adını verdiğimiz yaralar gelişebilir” diyor.
Bulaşta ‘uzamış temas’ın önemine dikkat çeken Dr. Akın “Bir uyuz hastasıyla el sıkışınca hastalık bulaşmaz ama uzun süre temas; aynı koltuğu, eşyayı, kıyafeti, yorganı kullanmak bulaşa
neden olur. Yani toplu taşıma araçları, taksiler, kafeler, sinemalar ve mağazada kıyafet denemek riskli” uyarısında bulunuyor.
‘Psikoloji bozuluyor’
Bu yıl uyuzun çok dirençli olduğunu söyleyen yazarımız Dr. Ecz. Metin Uyar da “İlaç kullanılmasına rağmen geçmediğine tanık oluyoruz. Uzun süren uyuz sebebiyle psikolojisi bozulanlar bile gördüm. Geç iyileşmesi bulaşın artmasına da neden oluyor. Doktorlar artık iyileşmeyen vakalara ‘majistral’ reçeteler (formüle göre eczacılar tarafından hazırlanan ilaçlar) yazmaya başladı” diye anlatıyor.
Tanı alınca ne yapmalı?
◊ Önce tırnaklar kesilmeli. Yoksa tedavinin başarısı düşebilir.
◊ Parazit cildin en üst katmanında yaşar. Keseli bir banyo sayesinde mekanik olarak parazitin önemli bir kısmı uzaklaştırılabilir. Ancak bu hamam veya sauna gibi ortak kullanım alanlarında değil, evde yapılmalı.
◊ Banyo sonrası önerilen ilaç tüm vücuda sürülmeli. 72 saat boyunca, 24 saatte bir tekrarlanmalı. Eller yıkanınca ya da duş alınınca bu işlem tekrar uygulanmalı. Kısacası vücut hiç kremsiz kalmamalı.
◊ Yatak, yorgan, nevresim, giysi gibi hastanın temas ettiği ve hatta temaslı giysinin temas ettiği tüm eşya 60 derecenin üzerinde yıkanmalı. Yıkanamayacak eşyalar hava geçirmeyen bir poşete sarılıp 7 gün insan derisiyle temas etmeden bekletilmeli.
◊ Hastanın temas ettiği otomobil koltuğu gibi alanlar da 7 gün izole edilmeli.