Ülkü Hilal Çiftçi: ‘Sen gerçekten otizmli misin’ diye sordular... Doğa Karakaş: Adam bağırdı, ‘Sen normal misin’ dedi, normal ne demek ki?

Güncelleme Tarihi:

Ülkü Hilal Çiftçi: ‘Sen gerçekten  otizmli misin’ diye sordular... Doğa Karakaş: Adam bağırdı,  ‘Sen normal misin’ dedi, normal ne demek ki
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 27, 2023 07:00

Biri 14, diğeri 21 yaşında. İkisi de Kanal D’de yayımlanan ‘Dönence’ dizisinde asperger sendromlu gençleri canlandırıyorlar. O kadar iyi oynuyorlar ki gerçekten sendromlu olduklarını düşünen izleyiciler var. Ülkü Hilal Çiftçi ve Doğa Karakaş’la buluştuk; hayat hikâyelerini, role nasıl hazırlandıklarını ve şöhret olmayı konuştuk.

Haberin Devamı

Dizilerinin çekimleri Foça’da yapılıyor ama bu röportaj için bir günlüğüne İstanbul’a geliyorlar. ‘Dönence’ dizisinin çok beğenilen iki oyuncusu da çok genç. Ülkü Hilal Çiftçi 14, Doğa Karakaş 21 yaşında... İkisi de öyle hayat dolu, öyle enerjik ki... Mesleklerini çok sevdikleri de her hallerinden belli. Bana sorarsanız başarılarının sırrı da bu...

‘Dönence’de asperger sendromlu iki genci canlandırıyorsunuz. Sizin gerçekten bu sendroma sahip olduğunuzu düşünen izleyiciler var...

Ülkü Hilal Çiftçi: Evet, buraya gelmeden bir gün önce çekimlerin yapıldığı Foça’da kız kardeşimle yemeğe çıktık. Yanımıza bir adam geldi, “Fotoğraf çekilebilir miyiz” dedi. Sonra “Kızımda da sizinkine benzer bir durum var. Sende gerçekten var mı” dedi. Ardından biri geldi, “Sen gerçekten otizmli misin” diye sordu. Sanırım bunlar da rolün inandırıcılığını gösteren, iyi tepkiler.

Haberin Devamı

Doğa Karakaş: Foça’da kaldığımız otelin ikinci katından bir adam bağırdı “Sen normal misin” diye... “Normal ne demek ki” dedim. Gerçekten normal ne?

Ülkü Hilal Çiftçi: ‘Sen gerçekten  otizmli misin’ diye sordular... Doğa Karakaş: Adam bağırdı,  ‘Sen normal misin’ dedi, normal ne demek ki

Rolleriniz çok zorlu. Hiç yapamayız korkusu yaşadınız mı?

Doğa Karakaş: İşlerimde zorlayıcı karakterleri seçmeye gayret ediyorum. Korkudan ziyade heyecanlıydım. Bir meydan okuma gibi... Ama acaba kaçırdığımız noktalar var mı? “O durum aslında öyle değil, böyle” gibi seyirciden tepkiler gelir mi korkusunu başlarda yaşıyordum.

Ülkü Hilal Çiftçi: Ben senaryoyu ilk okuduğumda korktum, çok az örneği olan bir karakter. Üç hafta çalıştık, çok gayret ediyordum, seçmeler bitmemişti ve seçilmek istiyordum. Asperger sendromsuz birine göre çok az duygu ve beden dili sergileyebiliyoruz. Ağlıyordum yapabilecek miyim diye. Başlarda Gülce çok donuk ve hiç tepki vermeyen bir karakter olacaktı, sonradan değişti.

Rollere nasıl hazırlandınız?

Doğa Karakaş: Proje başlamadan önce gerekli kitapları ve filmleri izledik. Tohum Otizm Vakfı’yla çalıştık. 30’un üzerinde otizmli arkadaşlarla tanışıp bağ kurduk. Onlarla tanışmak, en büyük kazanç oldu.

Haberin Devamı

Ülkü Hilal Çiftçi: Oyuncu koçuyla çalışmalara başladım; yürüme, koşma, konuşma ve ağlama bile çalışıyorduk. Tohum Otizm Vakfı’nda, Gülce karakterine çok yakın biriyle tanıştım, onu çok gözlemledim. Çok ansiklopedik konuşuyordu, konuşma tarzı, göz kırpışı, göz göze gelememesi veya bir şey anlatırken el hareketleri, tableti tutması bile bana çok ilham verdi.

Ülkü Hilal Çiftçi: ‘Sen gerçekten  otizmli misin’ diye sordular... Doğa Karakaş: Adam bağırdı,  ‘Sen normal misin’ dedi, normal ne demek ki

‘Dönence’ dizisi yeni bölümleriyle her salı saat 20.00’de Kanal D’de.

Asperger sendromlu çocukların dünyasına girdikçe sizi en şaşırtan ne oldu?

Ülkü Hilal Çiftçi: Ailelerin sabrına çok şaşırıyorum, çok zor.

Doğa Karakaş: Bazı arkadaşlar gerçekten çok filtresiz, içinden sadece iyilik fışkırıyor ve inanılmaz bir kafa yapıları, yaratıcılıkları var. Herkes böyle olsa, her şey daha mı iyi olurdu diye düşünüyorum. En çok şaşırtan şey buydu.

Haberin Devamı

Diziyi Foça’da çekiyorsunuz. Orada kendinize nasıl bir hayat kurdunuz?

Ülkü Hilal Çiftçi: Otel odası benim için artık ev oldu. İstanbul’daki hayatımı Foça’ya taşıdım. Çok çabuk alıştım zaten, küçük ve çok tatlı bir yer.

Doğa Karakaş: Öyle alıştık ki döndüğümüzde İstanbul’da ne yapacağız, İstanbul’da yaşayabilecek miyiz derecesine geldik. Çok huzurlu bir yer. Bu karakteri oynarken açıkçası zorlandığım olabiliyor, yoğun duygulara ve hiç alışık olmadığım bir düşünce yapısına kendimi sokmam gerekiyor. Hele zor bir sahne çektiysen bütün günün etkileniyor. Ama Foça’da olmak, kafamı dağıtıp biraz huzur bulabilmek çok iyi geliyor. Bu yüzden şanslı hissediyorum kendimi.

Haberin Devamı

Ülkü Hilal Çiftçi: ‘Sen gerçekten  otizmli misin’ diye sordular... Doğa Karakaş: Adam bağırdı,  ‘Sen normal misin’ dedi, normal ne demek ki

Nasıl bir ikili oldunuz?

Ülkü Hilal Çiftçi: İlk tanıştığımızda ben biraz soğuk biriydim. Herkese karşı öyleydim. Ama şimdi otelde sürekli iç içeyiz, iyi de anlaşıyoruz, ama aramızda yaş farkı da var tabii. Ben 14 yaşındayım, Doğa 21 yaşında.

Birinizin abisini Caner Topçu ve diğerinizin ablasını Sümeyye Aydoğan canlandırıyor. Nasıl onlarla çalışmak?

Doğa Karakaş: Caner’le çok güzel bir bağ kurduk, projenin öncesinde de çalışmalar yaparken beraberdik, iş dışında da çok güzel arkadaş olduk. Bu bence işe yansıdı, aramızdaki arkadaşlık dizideki abi-kardeş ilişkisini de besledi.

Ülkü Hilal Çiftçi: Benim Sümeyye’yle aramda 10 yaş var, aramızda bir abla-kardeş ilişkisi var. İyi anlaşıyoruz, onunla çalışmak eğlenceli.

Haberin Devamı

Çiftçi: “Proje başlamadan önce Tohum Otizm Vakfı’yla çalıştık. Otizmli arkadaşlarla tanışıp bağ kurduk.”

UYUMLUYUM, AKSİYON SEVERİM

Ülkü Hilal Çiftçi: ‘Sen gerçekten  otizmli misin’ diye sordular... Doğa Karakaş: Adam bağırdı,  ‘Sen normal misin’ dedi, normal ne demek ki

Doğa Karakaş

Sen kimsin?

İstanbulluyum. Annem eski reklamcı, babam maden mühendisi. 

Hangi noktada “Bu benim mesleğim olacak” dedin?

Tiyatro yaptıktan sonra... Oyun iyi geçtiyse, çıkışta seyircilerin gelip konuşması, yorum yapması şahaneydi.

Ne okuyorsun?

Bilgi Üniversitesi’nde sahne sanatları yönetimi okuyorum. İkinci sınıftayım.

Bir gün okulda, ertesi gün kırmızı halıda, ekranda… O dengeyi nasıl sağlıyorsun?

İlkokulda ve ortaokulda ’Böyle Bitmesin’ diye bir dizi yapmıştım. Ama o diziyi genelde 60 yaş üstü izliyordu. Sınıf arkadaşlarım bile bilmiyordu dizide oynadığımı. Ama her yemekhanedeki ablalar ve teyzeler arasında müthiş bir ünüm vardı.

Seni hiç tanımayan birine kendini nasıl anlatırsın?

Uyumluyum. Aksiyon severim.

YAZIYORUM, ŞARKI SÖYLÜYORUM

Ülkü Hilal Çiftçi: ‘Sen gerçekten  otizmli misin’ diye sordular... Doğa Karakaş: Adam bağırdı,  ‘Sen normal misin’ dedi, normal ne demek ki

Ülkü Hilal Çiftçi

Yeni bir sinema filmin var, ‘Yurt’. Festivalleri geziyor. Film ve karakterini anlatır mısın?

Üzerinde iki yıl çalıştığımız bir iş. Venedik Film Festivali’nde dünya prömiyerimizi yapıyoruz. Orada farklı kategorilerde de yarışacak. Babasının fikirlerinin değişmesiyle hayatı tamamen değişen ve başka zorluklarla da mücadele etmeye çalışan bir genci anlatıyor.

Nasıl bir ailede büyüdün?

Zonguldaklıyım. Annem hemşirelik kazanmış ama okuyamamış, babam pastaneci.

Sen ne zaman oyunculuğu mesleğin olarak görmeye başladın?

Birkaç ay öncesine kadar biraz karamsarlıklar yaşıyordum, ya iş bulamazsam ya kötü giderse diye... Sonra ‘1923’ isimli müzikalde oynamaya başladım. Ana karakter oldum. O sahnede olmak en büyük tutkum haline geldi.

Seni hiç tanımayan birine kendini nasıl anlatırsın?

Ben de kendimi daha çok iyi tanımıyorum, büyümeye devam ettikçe her şeyim değişiyor. Mesela birkaç ay önceki benle şu anki ben çok farklı.

Eğitimini oyunculuk üzerine mi yapmak istiyorsun?

Evet, liseye geçtim. Mimar Sinan’da okuyacağım, kayıt yaptırdım.

2009 doğumlusun. Senin kuşağını nasıl anlatırsın?

Her şeyi biraz oldubittiye getirmeyi seven bir kuşağız. Oysa her şey biraz çaba, çalışma gerektiriyor… Ben aslında bu neslin insanı değilim sanırım, duygulara, hislere çok önem veriyorum. Bir de bizim nesil, kaos, drama gibi günlük duyguları seviyor, ben kalıcı duyguları seviyorum.

Oyunculuk dışında neler yapıyorsun?

Yazıyorum, şarkı söylüyorum, bağlama ve ukulele çalışıyorum.

NE USTA OYUNCULAR VAR, BAZILARI SOSYAL MEDYA KULLANMIYOR

Yeni nesil oyuncular arasında büyük bir rekabet var...

Doğa Karakaş: Kendi içimde bir hırsım var ama bu beni yaşıtlarım arasındaki bir rekabete, yarışa sokmuyor. Bütün odağımı kendime vermeyi tercih ediyorum.

Ülkü Hilal Çiftçi: Bence de hırs ve rekabet çok ileriye kaçmadıkça gayet okey. Ama aşırıya kaçtığı zaman sette büyük uyumsuzluklar ya da sıkıntılar çıkabilir, o yüzden gerek yok.

Ülkü Hilal Çiftçi: ‘Sen gerçekten  otizmli misin’ diye sordular... Doğa Karakaş: Adam bağırdı,  ‘Sen normal misin’ dedi, normal ne demek ki

Ulusal bir kanalda, gayet etkili rollerde oynuyorsunuz. Şöhret korkutuyor mu?

Ülkü Hilal Çiftçi: Oyunculuğu zevk aldığım için yapıyorum ama şöhreti de seviyorum. Ama tabii arkadaşlarımla özgürce dolaşamıyorum. Hemen “Şunu bunu yaptı” deniyor. Çok takmamak lazım.

Doğa Karakaş: Hayatta yapmayı en çok sevdiğim şey oyunculuk. Müthiş bir şöhret isteğim de yok galiba.

Çocuk yaşta ünlü olup yok olan çok isim var. Hiç sonrasını düşünüyor musunuz?

Ülkü Hilal Çiftçi: Doğru kişilere güvenip kariyerini doğru yönetirsen sorun olmaz.

Sizce güçlü sosyal medya, popülerlik ve iyi oyunculuk birbirine denk şeyler mi?

Doğa Karakaş: Ne usta oyuncular var, bazıları sosyal medya bile kullanmıyor. Bu yüzden bence oyunculuk ve kendi kişisel sosyal medya hesaplarınızın hiçbir alakası yok.

Ülkü Hilal Çiftçi: ‘Sen gerçekten  otizmli misin’ diye sordular... Doğa Karakaş: Adam bağırdı,  ‘Sen normal misin’ dedi, normal ne demek ki

BU SEKTÖR AŞIRI ZOR VE ACIMASIZ

Kaç yaşında bu işe başladınız?

Doğa Karakaş: 10.

Ülkü Hilal Çiftçi: Ben 4 yaşımdaydım. İlk kez bir bebek bezi reklamında oynamıştım.

O yaşta çocukların vereceği bir karar değil oyunculuk. Ailelerinizin talebiyle bu işe başlayan proje çocuklar mıydınız?

Doğa Karakaş: Yok, tamamen tesadüf. Annemin bir arkadaşı ajanstan bahsediyor, “Çocuğunun fotoğraflarını göndersene” diyor ve başlıyoruz.

Ülkü Hilal Çiftçi: Zonguldak’ta yaşıyorduk. İstanbul’a gelince ailem beni bir ajansa yazdırmış. Aslında yaşım büyüdükten sonra çok istememişler çünkü o zamanlar oyunculuk, figüranlık çok zordu. Çok düşük bütçelere çalışıyordunuz ve bu kadar çok kanal alternatifi olmadığı için çok az iş oluyordu. Ama ben çok istemişim. Hatta bir gün babam sette “Gidelim artık lütfen” demiş, ben ağlamaya başlamışım “Yapmak istiyorum” diye..

Ülkü Hilal Çiftçi: ‘Sen gerçekten  otizmli misin’ diye sordular... Doğa Karakaş: Adam bağırdı,  ‘Sen normal misin’ dedi, normal ne demek ki

Yerinizde olmak isteyenlere bu işin perde arkasını nasıl anlatırsınız?

Doğa Karakaş: 10 yıldır neler yaşadığımızı bilmiyorlar. Bazen “Çocuğum oyuncu olmak istiyor, ne tavsiye edersiniz” diyorlar, “Olmasınlar” diyorum. Çünkü kolay bir meslek değil. Zaten “Şöhret olacağım” diye bu sektöre girenler genelde başarısız oluyor, ancak oyunculuk aşkı olanlar bir yere gelebiliyor.

Ülkü Hilal Çiftçi: Bu sektör aşırı zor ve acımasız. Bir gün çok iyi bir iş bulabiliyorsan, ertesi gün beş parasız kalabiliyorsun. Bir de ne kadar kaliteli insanlarla iş yaptığın çok önemli. Çetin Tekindor’la çalıştım; set ahlakı, set disiplinini gördüm. Çok küçüktüm ve onu kendime örnek almıştım.

 

BAKMADAN GEÇME!