TV ‘izlerken’ hatlar karıştı

Yine döndük başa... Geçen yıl bu zamanlarda yeni başlamıştık evde kalmaya... Her şey değişmişti. Bu kez antrenmanlıyız. Herkes sistemini kurdu. Kimi çevrimiçi eğitimde, kimi mutfakta... Bana da TV kaldı.

Gündüz kuşağında bir sürü aile dramı... Atladım. İlginç bir şeyler ararken eski dizilerin yayımlandığı bir kanal buldum. Tam nostalji... Bazen güldürdü, bazen duygulandırdı. Ancak izledikçe dikkatimi bir şey çekti: Birçok dizide aynı kişi oynuyor.

“Neresi garip” diyebilirsiniz. Tabii ilginç olan bir oyuncunun birden çok dizide oynaması değil, aynı ses birden çok dizide farklı oyuncuların sesi olmuş. Benim açımdan bakınca olay başka bir yere gidiyor tabii. Merak edip aldım elime tableti ve araştırdım. Eğlence çıktı, zaman da geçirdim...

DİREKT SORMAK LAZIM

Sadece eski dizilerde de değil, güncellerde de aynı durumla karşılaşabiliyorum. Ben oyuncuları sesinden tanıdığımı sanıp hava atarken biri çıkıp diyor ki: “Hayır, senin dediğin kişi değil, bu falanca...” Ben de “Olur mu, şu dizide de şu roldeydi” diyorum. O da tutmuyor. Seslendirme yapanı da tanımak gerekiyor. Ya da en kolayı, sesi dikkate almadan direkt sormak “Kim bu” diye...

Neyse ki artık eskisi gibi çok değil seslendirmeler... Artık her oyuncu kendi sesiyle oynuyor. Bir-iki sevdiğim oyuncuyu kendi sesiyle dinleyince çok daha samimi geldi rolleri bana. Küçük bir de anım var... Geçen yıl metrobüsle yolculuk yaparken çok tanıdık bir ses duydum. Arkadaşıma da bahsettim, “Arkadan gelen sesi dinler misin?” Ona da tanıdık geldi ama sormaya karar verdik. “Siz falanca kişi misiniz?” “Hayır” dedi ama devam etti: “Onun sesiyim.” Kocaman gülümsedik arkadaşımla. Hanımefendiyle sohbet ettik. Bir oyuncuyla konuşmak gibiydi bizim için...