Güncelleme Tarihi:
Akıbetlerine gelince... İyi haber: Birçok kurum ve bilim insanı bir araya geldi ve denizlerimizdeki balinalarla ilgili proje başlattı. ‘Derin Denizlerin Dev Koruyucuları’... Hedefte balinalar olsa da asıl amaç onları koruyarak denizlerimizin bereketini ve çeşitliliğini korumak. Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF-Türkiye) destekli projede Boğaziçi Üniversitesi, Akdeniz Koruma Derneği, Archipelagos Institute of Marine Conservation, University of Bari, Department of Biology, CIMA Research Foundation ve Antalya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü gibi ulusal ve uluslararası kurumlar yer alıyor. Ayrıca projeye çok sayıda bilim insanı çalışıyor. Doğu Akdeniz’de 15 ay boyunca sürecek çalışma boyunca hedef türler olan ‘Kaşalot’ ve ‘Gagalı’ balinaların nüfusları ve ne durumda oldukları araştırılarak onları tehdit eden konular belirlenecek ve bu doğrultuda koruma önlemleri hayata geçirilecek. Projenin nihai amacı ise balinalar için önemli olan alanlara koruma statüsü kazandırmak.
Dünya denizleri ve tatlı sularında 85’ten fazla cetacea (yunus ve balina) türü bulunuyor. Türkiye’de ise günümüze kadar 12 tür kayıt edilmiş durumda.
Genel olarak büyüklük açısından 4 metreden uzun olanlar balina, küçükleri ise yunus olarak adlandırılıyor.
Onlar giderse deniz biter
Proje Koordinatörü Dr. Aylin Akkaya Baş, balinaların denizlerde besin zincirinin en üstündeki canlılar olduğuna dikkat çekerek “Onların varlığı denizlerin sağlığı hakkında önemli bir gösterge. Ancak yeterli araştırma yapılamadığından nerede yaşar, ne yer ne içer, sıkıntıları nelerdir tam olarak bilmiyoruz” diyor. Proje ile Türkiye’de ilk kez hedef türlere özel uluslararası sistematik ve uzun soluklu bir çalışma başlatıldığına dikkat çeken Baş, şunları söylüyor:
“Sayısı hızla azalan birçok deniz canlısı gibi balinaların sayısı da hızla azalıyor. Ülkemiz sularında görülen balinaların hemen hemen hepsi ‘Kırmızı Liste’de. Yani küresel ölçekte yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. En büyük dertleri ise aşırı deniz trafiği nedeniyle deniz araçlarının çarpması, askeri deniz araçlarının sonarları, küresel ısınma ve kirlenmeyle birlikte suların yapısındaki değişimler, denizlerde başıboş dolaşan ağlar ve elbette ki yaşam alanlarının yok olmasıyla birlikte besin bulmanın giderek zorlaşması.”
Dr. Aylin Akkaya her şeye rağmen yine de umutlu. Daha fazla araştırıp haklarında daha fazla şey öğrenerek hem balinaların hem de denizlerimizin durumunu düzeltmenin mümkün olduğunun altını çiziyor. Baş, projenin ve elde edilecek başarıların balıkçılığa da olumlu katkıları olacağını vurguluyor.
Kaşalot
Türün Türkçe karşılığı ‘Koca Kafa’. ‘Moby Dick’ hikâyesinde anlatılan hayvanın ta kendisi. Bu türün dişileri yunus sınıfına giriyor. Akdeniz ve Ege’de görülüyor. Dünya üzerinde yaşayan en büyük etçil hayvan olarak kabul ediliyor. Boyu 18 metreye, ağırlığı 24 tona kadar çıkıyor. 140 dakikaya kadar suyun altında kaldıkları ve 3000 metreye kadar daldıkları tahmin ediliyor. Erkekleri hırgürü seviyor.
Gagalı balina
Gagalı balinaların (Ziphiidae) 19 türü bulunuyor. Adını gagayı andıran ağızından alıyor. Açık denizleri seviyorlar. 80 dakika suyun altında kalarak 2000 metre derinliğe kadar indikleri biliniyor. İnsanlara çok nadir göründükleri için haklarında en az bilgimiz olan tür.