Güncelleme Tarihi:
Öğle saatinde hayli kalabalık bir Nişantaşı kafesindeyim. Normalde telefonla göz temasını kesmeyen kalabalık, röportaj yapacağım Kıvanç Talu içeri girdiğinde pürdikkat kesiliyor. Bu gözler, bu ses, bu bıyık? Evet, bu ifadeyi daha önce eltisi Kate Middleton’ı yerden yere vuran ‘Megan’da ya da halası 10 TL harçlık verdiği için Ibiza’ya tatile gitmeyen 7 yaşındaki Baturalp’te gördüler. Keskin bakışlardan sonra onun olduğu anlaşılıyor, ardından ver elini story’ler selfie’ler... Bu ilginin odağı, 2016’dan beri aktif olan ‘Var Böyle Tipler’ adlı Instagram hesabının yaratıcısı 31 yaşındaki Kıvanç Talu...
“Nasıl yaptıklarını bilmediğim bir şekilde insanlar beni çok çabuk tanıyorlar” diyor: “Tepkiler de iyi ama ilk olarak duyduğum cümle: ‘Aaa ben böyle birini beklemiyordum.’ Daha tıknaz, şişman, yaşlı, göbekli birini bekliyorlarmış...”
Hayır, tıknaz değil, göbekli değil. Ama çok komik. Hesabındaki kadar komik. Hatta gayet ciddi şeylerden, hayat hikâyesinden bahsederken bile nedense gülesim geliyor.
Bir komedi hayratı yaratayım....
WhatsApp paylaşımlarının, etiketlemelerin neredeyse vazgeçilmez adresi konumundaki Talu başlıyor anlatmaya: “İlk başta arkadaşlarımla dalga geçmek için yapıyordum. Yüzümü onların karelerine monte edip onlar gibi konuşuyordum. Olay büyüdükçe büyüdü, bir gün WhatsApp grubundan benim çektiğim video dönüp dönüp dolaşıp alakasız bir insandan bana yollanınca ‘Tamam, buradan bir şey çıkabilir’ dedim. Bunları komedi hayratı gibi Instagram’a koyayım, millet sebeplensin dedim. Hedefim sadece insanların sebepsizce bir şeye gülmesi “ diyor.
Talu, birbirinden farklı tiplemeleriyle halkın her kesimine inanılmaz hâkim. Ama özellikle ‘altın günü’ ya da ‘gıybet’ kültürüne. Meghan Markle ve Kate Middleton arasında geçen bir diyaloğa ‘elti savaşları’ diyebilecek kadar halktan. Peki tüm bu malzemenin kaynağı ne? Hikâyeyi başa sarıyoruz: “Ankaralıyım, çekirdek ailede yetiştim. Memur bir ailenin tek çocuğuyum. Bizim hayatımızda hiçbir zaman altın günü olmadı. Ama bir şekilde beynimde kodlar var herhalde. 11 senedir reklamcılık yapıyorum. Artık bir şey satmaya çalışmadığım bir hedef kitle kalmadı. Dünyanın çamaşır suyunu satmaya çalıştım, iyi kötü biliyorsun o dünyada neler oluyor. O dili konuşuyorsun.”
BKM’deki gösterisine hazırlanan Talu, ‘Beni kelli felli ve göbekli sanıyorlar” diyor.
Ankara o kadar sıkıcı ki...
Reklamcılığa gelince... Talu ne iş yapmak istediğini çok erken yaşta anlamış: “Güzel Sanatlar Lisesi’nde okuyordum. Çizgi filmle ilgileniyordum ve animatör olmak istiyordum. Ama lise 1’e başladığımda Türkiye’de animasyoncuların hayatta kalamayacaklarını fark ettim. ‘Peki ne yapayım’ diye düşünürken, reklamcı olmaya karar verdim. Ankara’da yapacak o kadar bir şey yok ki. Sıkıntıdan insan artık elindeki avcundaki şeye sarıyor. Ben de reklamcılığa sardım.” Okul boyunca ajanslarda çalıştıktan sonra soluğu Okan Bayülgen’in Disko Kralı’nda almış: “2010’da Disko Kralı’nda Alper diye bir şarkıcıyı canlandırıyordum, gelen konukların şarkılarını abuk subuk sözlerle filan yorumluyorduk. Çok eğlenceliydi.”
Eltiler toplantısı diye arıyorum
Çok merak edilen ‘Var Böyle Tipler’in tekniğine geliyoruz: “Verdiğim her röportajda bazı konular hakkında alakasız şeyler söylüyorum. Özellikle videoları nasıl yaptığımla ilgili, teknik bilgilerle ilgili. Mesela bir röportajımda ‘patates baskıyla yapıyorum’ demiştim. Seni de uyarıyorum; çaktırmadan bazı şeyleri sallayabilirim.” Hayırlısı...
“Tek başıma yazıyorum metinleri. Proje yönetimini de eşim Beril yapıyor. Hepsi bu.” Ama fotoğraf seçimi, montaj hatırı sayılır bir zaman alıyormuş: “Bazen fotoğraf hikâyesiyle geliyor bazen benim de hikâye için uygun kare bulmam gerekiyor. ‘Şimal’le Eski Sevgili Astrolojisi’ gibi... Aklımda öyle bir şey vardı, ona uygun bir fotoğraf buldum.”
Aklıma yarattığı karakterlerden astrolog Şimal’den “Akrep burcu tam bir kaşaroş” cümleleri geliyor. İlham kaynaklarından bahsediyor: “İnternetin çok karanlık sokaklarında yürüyorum. Google’a ‘köy muhtarı, eltiler toplantısı’ falan yazıyorum. Birileri gelip son aramalara baksa bu nasıl bir psikopatın bilgisayarı der.
Artık hedef oyunculuk
Yeni şovundan bahsediyoruz. BKM’de 29 Haziran’da stand-up şovu için hayli heyecanlı: “BKM benden bir gösteri hazırlamamı istemişti; benim de aklımda bir içerik vardı. Ama interaktif bir şeydi; teknolojik olarak biraz zorlayıcıydı. Yarattığım tiplemeler, karakterlerimle Skype ile röportaj yapıyorum. Soho’da oynadım geçenlerde. Anladım ki oluyor. Ortaya iki perdelik bir gösteri çıktı. İnsanların benden duymayı beklediği türden şeyler var işin içinde. Hem fenomen dünyasına olan iritasyonumla dalga geçiyorum hem de insanları insanlara anlatıyorum.”
Peki sonra? Talu’nun hedefinde oyunculuk var: “Bundan sonraki hedefim oyunculuk. Kendi yazdığım bir sinema filmi var. Sonbahar gibi çekimine başlayabileceğiz. Kariyerdeki dümeni oyunculuğa kırmak istiyorum. “
Peki “Var Böyle Tipler” devam edecek mi? Şimdilik evet. Ama nereye kadar? Talu şöyle özetliyor durumu: “Var Böyle Tipler” bir gün bitecek ama bu ülkede malzeme hiç bitmeyecek. Türkiye’de malzeme sonsuz. Yarayı kaşımak gibi, kaşımaman gerekiyor ama tatlı geliyor. Eski sevgili astrolojisi kafede otururken yan masadaki kızların gıybetinden çıktı. Sınıf farkı gözetmiyorum: Düğün telaşında olan gelinlere de bayılıyorum, ‘Burning Man’cilere de. Onlar da bana diyebilirler ki; Sen çok bir şey misin? Değilim. Ama sen apaçi kostümüyle çölün ortasına gidersen ben ne yapayım yani!”