Güncelleme Tarihi:
Hostluk, garsonluk ve tercümanlık yaptı. Modellik fikriyse Taksim metrosunda kuzenini beklerken ortaya çıktı. Orada tanıştığı iki model ona bu meslekte potansiyelinin olduğunu söylediler. Ardından bir ajansla anlaşan Ege Cihat Seyhun iki hafta sonra Prada’nın defilesinde yürümek için teklif aldı. Maalesef vizesi reddedildiği için bunu ancak 6 ay sonra başarabildi. Paris Moda Haftası ve Louis Vuitton, Hermès, Balmain, Egonlab gibi markalardan gelen teklifler derken kariyerinde sağlam adımlarla ilerliyor: “Prada defilesine gidince fark ettim ki burada profesyonellik 10 üzerinden 8 ise orada 30’du. Hataya yer yok!”
- Modellik öncesi neler yapıyordunuz?
21 yaşımdayım. Liseyi bitirdim ama üniversite sınavına girmedim. Seneye hazırlanırım dedim. Tabii para lazım. Garsonluk, Çırağan Sarayı’nda hostluk ve tercümanlık yaptım. Dil öğrenmek hobim gibi. Özbekçe, Türkmence, Arapça, İngilizce, biraz da Japonca biliyorum. Fransızca da öğreniyorum.
- Modelliğe ilginiz var mıydı?
Bu mesleği yapmak aklıma gelmese bile defile izlerdim. Ajansa başvuru yaparken hedeflerimin en başına ‘Prada’da yürümek’ yazmıştım. Aldığım ilk teklif de yurtdışında katıldığım ilk defile de o oldu.
- Bu serüven nasıl başladı?
Kuzenimle Taksim’de buluşacaktık. Beni 1 saat metro istasyonunda bekletti. Çok sinirliydim ama iyi ki beklemişim. Yanıma iki kişi geldi, modellik yapıyorlarmış. “İngilizce biliyor musun” diye sordular. Model olup olmadığımı merak ettiklerini söylediler. Telefon numaramı aldılar, fotoğraflarımı göndermemi tavsiye ettiler. Ben de yaptım ama o ajans beni reddetti. Vazgeçmedim, diğer ajansları araştırmaya başlayınca şu an çalıştığım Citizen’i buldum ve anlaştık. İki hafta sonra da Prada teklifi geldi.
- Kendinizi çok iyi hissetmiş olmalısınız...
Aslında büyüklüğünü tam kavrayamadım. Sandım ki bütün modeller işe böyle başlıyor, öyle değilmiş. Defile Milano’da olduğu için gitmem çok zor oldu, hatta önce vizem reddedildi. “Ocakta kış sezonunun defilesi olacak, ona katılırsın” dediler. 6 ay bekledim. O sırada Türkiye’de Damat, Les Benjamins, Lacoste, LC Waikiki gibi markalarla çalıştım. Ardından tekrar başvurdum ve sonunda gitmeyi başardım.
- Büyük markaların defilelerinde modellik yapmak zor mu?
Türkiye’de ilk kez Koza Genç Moda Tasarımcıları Yarışması’nda defileye çıkmıştım. Şaşırmıştım çünkü ayrıntılara çok dikkat ediyorlardı. Prada defilesine gidince fark ettim ki burada profesyonellik 10 üzerinden 8 ise orada 30’du. Hataya yer yok!
‘İYİ Kİ BEKLETMİŞSİN BENİ’
- Prada defilesinde podyumda yürürken aklınızdan neler geçti?
Ünlüler, oyuncular beni izliyor. Benim aklımda kuzenim vardı. Ulan Yasin, iyi ki bekletmişsin beni (gülüyor)!
- Sonrasında neler oldu?
Paris Moda Haftası’ndan; Louis Vuitton, Hermès, Balmain, Egonlab gibi markalardan teklifler gelmeye başladı. Bazıları olmadı ama Egonlab defilesinde ilk yürüyen bendim. Bu çok önemli bir şey!
- Şimdi neler hissediyorsunuz?
Prada’da yürüdükten sonra hâlâ mutlu değildim. Sindiremedim çünkü. N’oluyor oldum.
- Yurtdışındaki defilelerde sizden başka Türk model var mıydı?
Kadın olarak birkaç kişi biliyorum ama hiç erkek modele rastlamadım, daha önce de olmamış. Bu beni üzüyor. Aslında başta beni hor görecekler diye düşünüyordum. Ama “Ben Türk’üm” dediğimde insanların çok sevindiğini gördüm. Sonra bunun aslında bir avantaj olduğunu fark ettim, bizi egzotik buluyorlar.
“Kadın olmak her yerde olduğu gibi burada da zor. ‘Çirkinsin, şişkosun’ diye direkt yüzlerine söylüyorlar.”
- Sizce mesleğinizin zorlukları neler?
Daha önce çalıştığım işler gibi mesai saatleri yok. Maddi açıdan tatmin edici. Özgüveni arttırıyor. Fakat biraz dengesiz. Bir defilede çok kazanabilirsiniz ama eğer iş yoksa parasız da kalabilirsiniz.
- Kadın ve erkek model arasında ayrımcılık yapılıyor mu?
Kadın olmak her yerde olduğu gibi burada da zor. Sert bir güzellik algısı var. Çok ‘body shaming’ (bedensel özellikler nedeniyle aşağılama) yapılıyor. “Çirkinsin, şişkosun, basenin var” diye direkt yüzlerine söylüyorlar.
- Bedeninize ekstra dikkat etmeniz gerekiyor mu?
Cilt ve fizik çok önemli! Ajans ev ayarladığında biri Amerikalı, diğeri İtalyan iki modelle yaşadım. Bir baktım sabah 7’de kalkıyorlar. Banyoya giriyorlar; yüz maskesi, serum, nemlendirici... Onlar bunu yaparken ben uyuyorum. Cilt konusunda şanslıyım.
- Bundan sonraki hayalleriniz neler?
Şu an modelliğe odaklıyım. Daha çok yolum var. Ama en büyük hayalim dünyada iyi bir noktaya gelebilmek. Avrupa’da topmodel olmayı çok isterdim.
‘KÖTÜ YOLA DÜŞECEK DEDİLER!’
- Nerelisiniz?
Doğma büyüme İstanbulluyum. Anne-baba tarafım aslında Tokat’a dayanıyor, Orta Asya’dan göçmüşler.
- Bu sürece aileniz ve arkadaşlarınız ne tepki verdiler?
Arkadaşlarım destek oldular. Ailem de karşı çıkmadı ama korktular. “Kötü yola düşecek” dediler. Sonra ciddiyetini kavradılar. Hepsi defilemi canlı izledi.