‘Türk futbolu için gurur vesilesi’ Arda Güler

Arda Güler’in Real Madrid’e imza atması bu yazın en büyük transfer hikâyelerinden biri oldu. İspanya’nın iki büyük kulübü Barcelona ve Real Madrid yarıştı, mutlu sona başkent ekibi ulaştı. Aslında Arda Güler’in öyküsü de kariyerinde bu seviyelere çıkan her futbolcuyla paralel ilerliyor. Birkaç gün önce babaannesi Adiye Güler, Demirören Haber Ajansı’na (DHA) şöyle demişti: “Eline sadece top ver, başka bir şey istemezdi. Yaz aylarında köye geldiğinde de hep top oynardı. Beni de kaleye geçirirdi.”

Arda Güler 25 Şubat 2005’te Ankara’da doğdu. Ailesi orta gelirli, mütevazıydı, Fenerbahçeliydi. Babasıyla Sarı-Lacivertlilerin Ankara’daki maçlarını da takip etti. Futbol tutkusu adım adım büyüdü, babaannesiyle top oynadığı günler geride kaldı. Altyapı için tercihini Gençlerbirliği’nden yana kullandı. O yıllarda kulübün altyapısındaki çocuklarla ilgilenenler hemen farkı görmüştü.

Genç yıldızın Real Madrid transferi kesinleştikten sonra o yıllardan antrenörleriyle konuştuk. Kemal Yıldırım, Güler’i şöyle anlattı: “Küçük balıkların olduğu havuzda balina gibiydi. Herkesin fark edebileceği motor becerilere sahipti.” Erol Tokgözler ise “İlk gördüğümüzde farklı olduğunu hissettik, kendinden büyüklerle oynarken bile profesyonel oyuncu gibiydi. Yedekte olmayı dert etmedi, olumsuz hisleri o pozitif yaşadı. Özgüveni yüksekti, yıllardır aynı işi yapıyor gibiydi ve heyecanını kaybetmedi” dedi.

Kime niyet, kime kısmet

Bir diğer antrenör Muharrem Barutçu’yu etkileyense U11 takımında bile kendisine bir taraftar kitlesi yaratabilmesi olmuş: “Oyun zekâsıyla hepimizi büyülemişti. Görselliğiyle çevresinde taraftar oluşturmuştu. O yaş grubunda şenlik havasında geçen turnuvalarda kulübümüz namağlup şampiyon oldu. Turnuvanın en fazla gol atan oyuncusuydu.”

Güler 14 yaşında Fenerbahçe’nin dikkatini çekti. Scout (yetenek avcısı) Serhat Pekmezci aslında başka bir genç oyuncu için Ankara’ya, Gençlerbirliği-Osmanlıspor maçını izlemeye gitmiş ancak Arda onun tüm dikkatini üzerine toplamıştı. Pekmezci bir DVD hazırladı, başkan Ali Koç ve dönemin sportif direktörü Damien Comolli’ye sundu. Fenerbahçe’nin Güler için hazırladığı veda videosunu izlemişsinizdir. Başkan Ali Koç o günleri anlatıyor: “Bağdaş kurmuş, yatakta bir çocuk, arkasında Alex (de Souza) posteri ve Fenerbahçe’yle ilgili şeyler vardı. Hayalinde Alex olmak olduğunu söylemişti.” Koç bu hayale inanmış olacak ki Fenerbahçe 2019’da 150 bin lira karşılığında Güler’i transfer etti.

Fenerbahçe altyapısında da kısa sürede kendini gösterince 16 yaşında A takıma kadar yükseldi. Teknik direktör Vitor Pereira onu ilk önce Ağustos 2021’de UEFA Avrupa Ligi play-off turunda Helsinki karşısında kullandı. 16 yaşında ilk lig maçında asist yaparak tarihe geçti. İlk 11 ve ilk gol için de fazla beklemedi. Şubat 2022’de Hatayspor karşısında ilk 11’e girdi ve maçın oyuncusu seçildi.

Mart 2022’de Alanyaspor maçındaysa ligde ilk golünü attı. Sezon sonunda takımdan ayrılan Mesut Özil’in 10 numaralı formasını sırtına geçirdi. Beklentiler iyice yükselmişti. Hem Avrupa’da hem de ligde mücadelesini sürdüren Fenerbahçe’nin yıldızı oldu. Tribünler artık onun için doluyordu. Sezonu Türkiye Kupası ile taçlandırdı. Babalar Günü vesilesiyle bu başarıyı babasına ve dedesine adadı. Ona bu renkleri onlar sevdirmişti çünkü. Sezon biter bitmez Arda’nın da transfer trafiği başladı. İlk önce Barcelona olacak dendi ama işler değişti. Real Madrid’e transferi büyük ölçüde doğrulayansa babası Ümit Güler’in WhatsApp uygulamasında ‘Çocuklar Duymasın’ dizisinden bir kesit paylaşması oldu: “Gitsem gitsem, Real Madrid’e giderim!” Transfer perşembe açıklandı. Güler Fenerbahçe’ye veda ederken “Veda etmek zor, bana inananları daha fazla gururlandırmak, vazgeçmek üzere olanlara ümit olabilmek, Türk gençlerinin her şeyi başarabileceğini kanıtlayabilmek için bu kararı alıyorum” dedi: “Bugün olduğum kişi olmama yardımcı olan herkese teşekkür ederim.” Cuma günü düzenlenen imza törenine damga vuransa onun heyecanı ve herkesi duygulandıran annesi Serap Güler’in gurur gözyaşları oldu.

‘Genç oyuncularımıza ilham kaynağı olacak’
Stefan Kuntz, A Milli Takım Teknik Direktörü

Arda oyun okuma kabiliyeti yüksek bir futbolcu. Oyunda boş alanların nerede oluşacağını hissedebiliyor ve sahada nasıl problem çözeceğini biliyor. Harika bir top kontrol yeteneği var. Gerek şut veya pas atarken gerekse asist veya gol vuruşlarında çok iyi bir sol ayağa sahip. Fiziğini de güçlendirdi. Daha da önemlisi, Real Madrid’e transferi sayesinde antrenman ve maçları artık en üst düzeyde yapacak. Bu da bireysel gelişimi anlamında çok olumlu. En iyi dileklerimi sunuyor ve yeni takımında başarılar diliyorum. Arda’nın transferi Türk futbolu için bir gurur vesilesi ve bütün genç oyuncularımıza ilham kaynağı olacak. Kendisini yetiştiren, geliştiren Gençlerbirliği ve Fenerbahçe kulüplerindeki meslektaşlarıma teşekkür ediyorum. Tabii ki bizler de diğer tüm oyuncularımızı olduğu gibi kendisini milli takım çatısı altında geliştirmek için çabalarımızı sürdüreceğiz.

‘Onun potansiyelinden şüphem yoktu’
Vitor Pereira, eski Fenerbahçe teknik direktörü 

16 yaşındayken Fenerbahçe’yle ilk antrenmanını hatırlıyorum. Kişiliği, özgüveni, topu alışı, şut tercihleri, son pas kararları... İlk günden beri onun potansiyelinden şüphem yoktu. 

Ona bir tavsiye vermeye gerek yok. İyi bir aileye sahip, çok iyi bir oyun zihnine, kişiliğe sahip. Fantastik bir gelecek onu bekliyor.

En önemli özelliği oyun zekâsı ve karar alma yeteneği. Son paslarla çalımlarda bu özelliğini kullanıyor. “Bende özel bir şey var” dedirtiyor.

Teknik kapasitesi, gol becerisi, defansif etkisi yüksek, birçok pozisyonda oynayabilir.

‘Arda’yı seyretmek için mesaiye kalırdık’
Sezai Yıldırım, dönemin Gençlerbirliği altyapı sorumlusu

Yeteneği Allah vergisi. Bize 10 yaşında geldi, en büyük özelliği kişiliği. 10 yaşındaki çocuk karakterini belli etmişti, liderlik vasfını ele aldı, yeteneğiyle birleştirdi. Okuldan çıktıkları zaman antrenmana geliyordu, benimle birlikte grup hocaları Arda’yı seyretmek için özel mesai yapıyorduk. Görelim, zevk alalım diyorduk. Albenisi vardı, çalışmayı çok severdi, antrenman sonrası soğuk havalarda bile frikik çalışırdı.

‘Hocası ileri üçlüde şans verebilir’
Uğur Meleke, Hürriyet spor yazarı

Arda belki gidebileceği en zor takıma gitti. Real Madrid’de o bölge gerçekten kalabalık. Manchester United, Liverpool’a gitseydi hatta Barcelona’ya gitseydi bile daha fazla dakika alma şansı olabilirdi. Luka Modric, Toni Kross bir süre daha oynayacak. 100 milyon euro’ya Jude Bellingham’ı aldılar. Eduardo Camavinga ve Aurelien Tchouameni sırada bekliyor. 

Tahminim Real Madrid’in onu bu sezon kiralama yoluna gideceği çünkü oynamayan oyuncunun gelişmeyeceği ortada.

Kiralanmazsa... Carlo Ancelotti bir yıl daha orada, sonra Brezilya milli takımına gidecek. Dakika vermek için birçok oyuncuyu farklı pozisyonlar deneyen bir hoca Ancelotti. Camavinga’yı sol bek yaptı, Valverde’yi ileri üçlüde kullandı. Arda’yı da belki çokyönlü bir oyuncu olmasından dolayı ileri üçlüde oynatabilir.

‘Efsane 10 numara olarak izleyebiliriz’
Veli Yiğit, spor programcısı

Vinicius Jr, Rodrygo ve Camavinga... Hepsi tıpkı Arda Güler gibi ilk kez Real Madrid forması giydiklerinde 18 yaşındaydılar. Özellikle yetenekli hücum oyuncuları Vinicius ve Rodrygo’daki Real Madrid planlaması Arda’nın kariyer yolculuğu hakkında bilgi verebilir. İlk sezon maç başına ortalama 25-30 dakika, sonraki sezon 40’lı sayılar ve ardından Modric’in de bırakmasıyla Real’in efsane 10 numarası olan bir Arda Güler izleyebiliriz.

‘Real Madrid’in uzun vadeli planının en özel parçalarından’
Erbatur Ergenekon, spor programcısı

Bu tarz sporcular nadir yetişir. Oyuna koyduğu akıl ve yetenek normal akışı değiştiren frekansta... O, futbolu ‘güzel oyun’ mertebesine ulaştıran isimlerden. Hayatı sıradanlık sınırları dışına çıkaran insanlar özeldir. Dünyayı ve bulundukları çevreyi daha keyifli hale getirirler. İşte bu yüzden Arda Güler henüz bu genç yaşta dünyanın en büyük kulüplerinden birinde. Arda, genç ve özel yetenekli oyuncularla hazırlanan Real Madrid’in 10 yıllık planının en özel parçalarından. Modric sonrası bu dev makinenin beyni olması bekleniyor. Arda’nın doğru çalışma prensipleri çizgisinde kaldığı sürece bu yetenek yelpazesi ve doğru planlama çerçevesiyle Madrid fi