Güncelleme Tarihi:
Fransa’da, Lille’de forma giyen Yusuf Yazıcı ‘milli ara’dan önce çıktığı ulusal lig ve UEFA Avrupa Ligi maçlarında tabiri caizse fırtına estirdi. Başarılı performansının ardından gol sevincini paylaşırkenki hareketi de çok konuşuldu. Yazıcı, kollarını kaldırıp açarak isminin ve soyisminin başharfi olan Y şekline geçmesi fikrinin kariyer koçu Okan Can Yantır’dan çıktığını söyledi. Peki sporcular için kariyer koçu ya da danışmanı ne anlama geliyor? Türkiye’nin ilk sporcu kariyer yönetim ajansı Possible’ın kurucusu Yantır’a sormak istedim...
Daha önce Esquire ve GQ başta olmak üzere birçok prestijli derginin yayın yönetmenliğini üstlenen Yantır, Possible’ı 2017’de kurdu. Yedi kişilik ekibiyle Türkiye’nin çok önemli spor insanlarına danışmanlık veriyor: Nuri Şahin, Yusuf Yazıcı, Cedi Osman, Furkan Korkmaz, Ferhat Arıcan, Mete Gazoz, Yasemin Ecem Anagöz, Cansu Köksal, Giovanni Guidetti ve eşi Bahar Toksoy Guidetti ile Ergin Ataman ve Abdullah Avcı.
“Nedir bu kariyer koçluğu” sorusu üzerine şunları anlattı: “Sporcuların hayatlarının ve kariyerlerinin gideceği yolu belirliyoruz. Bu iş aslında 1960’larda başladı. Mark McCormack’la... Kendisi bir avukat, IMG’nin de (International Management Group) kurucusu. Kitaplarında şöyle anlatıyor: ‘En çok iki şeyi seviyordum: Para ve golf. İkisini bir araya getirmek istedim.’ İlk örnek ünlü golfçü Arnold Palmer. Palmer, McCormack sayesinde yılda 40 milyon dolara yakın bir gelir elde etti, 80 yaşında bile Rolex’in yüzüydü...”
Bunun sadece sporcu ekonomisine dönük bir iş olduğunu sanmayın. Tabii ki para da çok önemli ama kariyer koçları sporcunun her şeyiyle ilgileniyor. Zaten Yantır da şunu üzerine basarak söylüyor: “İletişim çalışmaları, marka işbirlikleri, kriz yönetimi, kişisel gelişim, gelecek planları, sosyal sorumluluk projeleri bizim işimiz.”
Bilgi notları gönderiliyor
NBA’de mücadele eden Furkan Korkmaz örneğinden yola çıkalım... Okan Can Yantır ve ekibi sporcularla ilk toplantılarında mutlaka şunu soruyor: “Bir hayalin var mı, dünyaya nasıl bir iz bırakmak istiyorsun?” Verilen cevaba göre de terzi titizliğiyle bir kariyer planı çıkarılıyor. Furkan Korkmaz, Türkiye’nin kültürel varlıklarıyla ilgili bir şey yapmak istediğini söylemiş. Possible ekibi de Korkmaz için bir yol haritası çıkarmış. “Haftalarca Furkan’a ülkemizin kültürel varlıklarıyla ilgili yayımlanmış makaleler yolladık. Zaten çalıştığımız tüm isimlere her hafta ilgi alanlarına göre bilgi notları geçiyoruz” diyor Yantır. Bu önçalışmanın ardından da Korkmaz, Go Turkey’nin sosyal medya hesabını devraldı ve Türkiye’nin kültürel varlıklarını tüm dünyaya duyurdu. Hem Go Turkey büyük bir kitleye ulaştı hem de Furkan Korkmaz hayaline bir adım daha yaklaştı.
Yabancı dil öğreniyor, uyku koçu da var
Yusuf Yazıcı’ya dönelim... Talihsiz sakatlığının ardından sahalara hızlı performansla dönmesinde de Okan Can Yantır ve ekibinin payı var. Bisiklet sporuyla yakından ilgili olan Yantır, Yazıcı için dünyaca ünlü Move to Cure ekibiyle bağlantı kurmuş. Hedef Yusuf’un dayanıklılık kapasitesini arttırmak... İlk üç metre hızlanması için de bir hocayla çalışıyor. Bir yandan da Fransızca ve İngilizce öğreniyor. Bir de çokça konuşulan uyku koçu var. Ezcümle; başarısı, Fransızca röportaj vermesi tesadüf değil. Genç sporcuların hayatlarını işin uzmanlarına bırakması ülke sporu açısından umut verici. Meyvelerini umarım gelecekte toplayacağız.
‘Mete Gazoz’a sponsor olduk’
“Milli okçumuz Mete’yi ilk kez Rio Olimpiyat Oyunları’nda izledikten sonra kalktık gittik yanına. Sporcu aileleri haklı olarak endişe ediyor, ‘Bunlar acaba çocuğumdan nasıl faydalanacak’ diyor. Direkt ‘Mete’nin tüm kariyer yönetimini yapmaya talibiz. Sponsor olmak istiyoruz’ dedik. Çok sevimli bir adam, soyadı da çok özel. Farklı da bir karakter: Final atışına gidiyor, rakibi buz gibi. Mete şaka yapıyor: ‘Okan Abi yakışıklı çıkıyor muyum’ diyor. Başarımızın sırrı şu, sporcuların her müsabakasını mutlaka izleriz. Ekipten birinin canlı olarak takip etmediği herhangi bir müsabaka yoktur. Ancak o zaman kendisi için bir iletişim kurgulayabiliriz.”
Harvard’dan kabul aldı, Afrika’da su kuyuları açtı
“Dünyaya nasıl bir iz bırakmak istiyorsun” sorusu milli futbolcumuz Nuri Şahin’e de sorulmuş. Cevap: “Oğlum Ömer, Harvard Üniversitesi’nde okusa çok mutlu olurum.” Ancak Possible ekibi önce Nuri Şahin’i bu okula göndermek istemiş. Bunun için tüm şartları zorlamışlar: “Okulla konuştuk. Anlattık onu... Bize çok önemli bir şey söylediler: ‘Oyuncunuz bizden çok şey öğrenecek. Peki biz ondan ne öğreneceğiz?’ Nuri altı ay makale okudu, çalıştı. Okul, referans mektubu istedi. Çok önemli isimlerden aldık; Liverpool Teknik Direktörü Jürgen Klopp, Borussia Dortmund CEO’su... Ve sonunda kabul aldı. Spor ve eğlence işletmeciliği okudu.”
Nuri Şahin’in hikâyesi bu kadar değil. Şahin, Neven Subotic Vakfı’yla birlikte Etiyopya’nın Tigray bölgesinde temiz su kaynaklarına ulaşamayan insanlar için çalışmalar yürüttü. Hatta bu sayede Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi tarafından ‘Toplumsal Fair Play’ ödülüne değer görüldü.
Hem sahada hem saha dışında...
“Vakıfbank ve Kadın Voleybol Milli Takım antrenörü Giovanni Gudietti’yle iki sene önce bir sosyal sorumluluk projesi başlattık. Amacımız Türkiye’nin dezavantajlı bölgelerine gidip kız çocuklarını voleybolla tanıştırmaktı. Bitlis ve Elazığ’da iki yılda yaklaşık 500 kız çocuğuyla buluşup onlarla bire bir antrenmanlar yaptık. Eşi, milli voleybolcu Bahar Toksoy Guidetti’yse iki senedir Bahar Toksoy Guidetti Academy’yi yönetiyor. Amacı kız çocuklarının sadece saha içinde iyi bir sporcu değil, saha dışında da kendi ayakları üzerinde duran iyi bireyler olarak yetişmesi.”