Güncelleme Tarihi:
Balon balığı sorununun en ağır yaşandığı yer Akdeniz. Profesyonel balıkçı, Mersin Aydıncık Çevre Koruma Derneği Başkanı ve geçmişte Aydıncık Balıkçılar Kooperatifi Başkanlığı yapmış olan Mehmet Sarı, “Şu an akya mevsimindeyiz. Ama denizden çıkan her 10 balığın beşi balon balığı. Bu balığın üç çeşidi var ve üçü de burada yaşıyor. Hatta sıfıra kadar indi, kıyıdan bile yüzlercesi görülebiliyor” diyor.
Söz konusu olan hayli tehlikeli bir tür. Sarı, “O kadar vahşi bir balık ki, bazen tuttuklarımdan birini oltaya takıp denize bırakıyorum ve onu yemek için onlarca balon balığı geliyor. Kediler, tavuklar dahi yemiyor bu balığı zehirli olduğu için. 10 yıldır yakından takip ediyorum balon balıklarını. Onların sayısı arttıkça tuttuğumuz balıkların, tuttuklarımız azaldıkça da teknelerin sayısı azaldı. Şu an kooperatifte 10 tekne kaldı” diye anlatıyor.
Sualtı Araştırmaları Derneği Başkanı Cem Orkun Kıraç da Ege Denizi’nde de balon balıklarının çok hızlı çoğaldığını, Foça civarlarında görülme sıklığının arttığını belirtiyor: “Şu durumda ve bu düzeyde duyarlılıkla bu istilacı türün yayılmasının önüne geçmek hemen hemen imkânsız.”
Karadeniz’de balon balığını keşfedip makalesini yazan akademisyenlerin başındaysa İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi ve Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk bulunuyor. Karadeniz’in, her ne kadar zarar görse de halen Türkiye’nin balık deposu olduğuna dikkat çeken Öztürk, “Balon balığı hem denizdeki balıklarla hem de onların yaşam alanlarında çok fazla besleniyor. Bu durum balık stoklarına çok ciddi zarar verebilir ve bundan karadaki canlılar da etkilenir” diyor.
Doğu Karadeniz’e ulaşır mı?
Peki mücadele için ne yapılmalı? Öztürk’e göre bundan sonra atılması gereken üç adım var:
1. İlk yapmamız gereken, henüz sayıları azken nüfusunu yapabildiğimiz kadar aşağı çekmek. Biz Batı Karadeniz’de bulduk balon balıklarını. Doğu Karadeniz taraflarına ulaşabilecek mi henüz bilmiyoruz.
2. İkinci olarak, durumun sürekli takip edilmesi gerekiyor.
3. Üçüncü olarak da balıkçıları ve insanları bilgilendirmeliyiz. Bunlar zehirli balıklar. Herkesin dikkat etmesi gerekiyor. Bakanlık, balıkçılar, herkes birlikte çalışmalı. Hatta bu mücadele Karadeniz’e komşu diğer ülkelerle işbirliği içinde yürütülmeli.