Güncelleme Tarihi:
Yolunuz Kapadokya’ya, Erciyes’e düşerse Hürmetçi Sazlığı’na da uğrayın. Erciyes Dağı’nın eteğinde, Kayseri şehir merkezine 10, Kapadokya bölgesine 40 dakika uzaklıktaki merada sürü halinde otlayan, özgürce koşan, tam 400 at göreceksiniz. Onlar, özgür yılkı atları... Koştuklarında yer sarsıntısı hissediliyor. Yüzlerce fotoğrafsever, onların tozu dumana kattığı yollarda, gün batımının kızıllığıyla birlikte ortaya çıkan eşsiz manzaraları ölümsüzleştirmek için buraya akın ediyor. Bu karalerde bir genç kız takılıyor gözümüze... ‘Yılkı atların kanatsız meleği’ olarak biliniyor. Adı Nazlı Karataş. Henüz 17 yaşında. Kayseri’de yaşıyor. Azeri asıllı. Babası pazarcılık yapıyor, annesi ev hanımı. İki çocuklu bir ailenin tek kızı. Her gün özgür atların koşuşuna eşlik ediyor. “Onlar benim hayatım” diyor: “Bundan 2.5 yıl önce bir arkadaşımla okçuluk eğitimi almaya gittim. Burada atları yakında görme, onlara dokunma şansım oldu. Onlarla tanışmam böyle başladı. O güne kadar atlardan çok korkardım, yanlarına bile yaklaşamazdım. Sonra binicilik eğitimi aldım, at binmeye başladım. Burada doğada özgürce koşan atları görünce tarifsiz bir duygu yaşıyorum, onlara eşlik etmek, onlarla arkadaşlık kurmak inanılmaz. At üstündeyken kendimi özgür hissediyorum.”Nazlı’nın en büyük düşüyse bir gün at sahibi olmak.
Peki, bu atlara kim bakıyor? Koyboy şapkası, dörtnala sürdüğü atıyla görülen Ali Kemer onların sahibi. ‘Atlara fısıldayan adam’ olarak nam salmış. 30 yıldır onlara bakıyor. ‘Vahşi’ olarak adlandırılmalarına karşı. Şöyle anlatıyor: “Herkes bu atları ‘sahipsiz ve vahşi olarak biliyor. Ama onlara çocuğum gibi büyütüp, bakıyorum. Doğada özgürce dolaşıyorlar, her geçen günde sürümüz çoğalmaya devam ediyor. Ama doğada tam tersi daralıyor, kontrolsüzce gelişen şehir, sanayi nedeniyle atların özgürce kullandığı alanlar daralıyor. Bu işi korumak, yaşamak ve turizmin bir parçası haline getirmek istiyoruz.”
‘YILKI’ ÖZGÜRLÜK DEMEK
‘Yılkı’ anlam olarak gece gündüz doğada bulunmak anlamına geliyor. Yılkı atları, köylüler tarafından kullanıldıktan sonra, kimi zaman maddi nedenlerle bakılamayarak doğaya salınan hayvanlar. Bir süre sonra doğaya uyum sağlayan bu atlar, vahşileşmeye ve insanlarda uzaklaşmaya başlıyor. Evcileştirilmesi, binilmesi için yeniden eğitimden geçirilmeleri gerekiyor.