Güncelleme Tarihi:
Ege kıyılarının belki de en bakir yerlerindendir Karaburun. Kıvrıla kıvrıla giden sahillerindeki manzara, kış ayazında bile içinize bir sıcaklık katar. Otomobilin camından bakarken tam da böyle hissediyordum.
Karaburun Gerence Körfezi’ne vardık. Amacımız hem orkinosların nasıl ‘hasat’ (ava hasat deniliyor) edildiğini yerinde görmek hem de durumları hakkında bilgi sahibi olmak. Denize açıldıktan yaklaşık 10 dakika sonra dev bir havuzun önüne yanaştık. Dairenin çapı 66, suyun derinliği ise 33 metre.
16 dalgıç hızlıca hazırlığını yaptı ve birer birer suya atladı. Başdalgıç uyarısında gecikmedi: “Çok dalış yapmış olabilirsin ama bu balıklar biraz büyük... Ürkmezsin değil mi?”
Sualtındaki ‘kamyonlar’
Suya dalınca ürkmemek mümkün değildi. Çünkü zaten dev gibi olan balıklar, yüzümdeki maskenin ve suyun da etkisiyle birer kamyona benziyordu. Koca koca orkinoslar ağır ağır daireler çiziyordu. Tam temas edecekken yollarını değiştiriyorlardı. Yanlışlıkla size çarpsalar oracıkta kalırsınız; neyse ki böyle bir şey olmadı.
Dalgıçlar büyük havuzu ağlarla daralttı. Balıklar bir araya toplandı. Her şey hazırdı. Sıra geldi ava...
Geçen hafta Karaburun’daki bu hasadın amacı; Amerika, Avrupa, Rusya ve Ukrayna’dan gelen siparişlerdi. Her biri için kaçar kilo balık vurulacağı belliydi. Önce 300 kiloluk dev bir balık belirlendi. Zıpkına benzer, domuz kurşunu atan aletlerle av başladı. Kafadan tek atışla vurulan 13 balık, teknedeki deniz suyundan yapılmış buzlu kapların içine kondu.
Prof. Dr. Saadet Karakulak: Avlanma kotası zamanla artırılmalıydı
İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Avlama Teknolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Saadet Karakulak’ın verdiği bilgilere göre orkinoslar yıllarca aşırı avlandı. Ülkelere ilk kota 1998’de uygulandı. 2006’ya kadar miktar 32 bin ton olarak belirlendi. Türkiye geç üye olduğu için 2008’e kadar hiç kota alamadı. Bu arada yasadışı avcılık çok fazla olduğu için, 2010’da bir karar daha alındı ve kota 13 bin 500 tona indirildi. Orkinos avcılığı yapan tekne sayısı düşürüldü; Türkiye’de de 110’dan 15’e indi. Ve 15 yıllık koruma planı oluşturuldu.
İşte bu plan işe yaradı. Kasım ayında Fas Marakeş’te yapılan Uluslararası Atlantik Tonbalıklarını Koruma Komisyonu (ICCAT) toplantısında Akdeniz’deki üreyebilecek orkinos sayısının 100 binden 500 bine çıktığı tespit edildi. Bu nedenle kotalar da kademeli artırıldı.
İyimser artış tablosuna karşın Prof. Karakulak buna dikkat çekiyor: “ICCAT balıkçılığın verilerine göre hareket ediyor. Yani balıkçı ne kadar tutuyorsa bakanlıklara iletiyor, oradan da ICCAT’a geliyor. Kurumun içinde bilim komisyonu var, bilimsel araştırma da yapılıyor ancak henüz tamamlanmadı. Eğer bu çalışma sonucunda da balık miktarının bu kadar arttığı tespit edilirse kotanın artırılmasında sorun yok. Birdenbire yükseltmek ne kadar doğru? Bunda biraz şüpheler var. Takip edilmesi lazım. Birden değil, zamanla artırılması gerekiyordu.”
Doç. Dr. Şükrü Yıldırım: Dünyada da bu yöntem kullanılıyor
Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Şükrü Yıldırım ise balıkların domuz kurşunuyla havuzlarında vurulması konusunda şunları söylüyor: “Hasat operasyonu balığın çok hızlı öldürülmesi esasına dayanır. Böylece hem balığın et kalitesinin en iyi seviyede tutulması hem de mümkün olduğunca az acı çekmeleri sağlanıyor. Dünyada da en çok bu yöntem kullanılıyor. Ayrıca çiftliklerin denize kalıcı zararlı etkileri söz konusu değil. Bulundukları deniz sahalarının su kriterleri ve deniz zeminine etkileri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından düzenli takip ediliyor.”
1950’lere geri dönüldü
Dalış yaptığım çiftliğin sahiplerinden Akua Group’un ortaklarından Nedim Ambar, orkinos sayısında son 10 yılda 1950’li yıllara geri dönüldüğünü belirterek, Akdeniz’deki stokun 300 bin tona ulaştığını söyledi.
Kotalarda son durum
Tüm Akdeniz’de kota 2018’de 28 bin, 2019’da 32 bin, 2020’de 36 bin ton olarak belirlendi. Türkiye içinse rakamlar 2018’de 1414, 2019’da 1824, 2020’de 2 bin 240 ton.
Dikkatli olunmazsa savaş kaybedilebilir
ICCAT’ın 14-22 Kasım’daki toplantısında yeni avlanma kontenjanları da ele alındı. Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) bu durumu endişeyle karşılayanların başında. Onlara göre stoklarda iyileşmeye yaklaşılmışken kotaların hızlı artırılması (2020’ye kadar 36 bin ton), son 10 yılda alınan tedbirlerde geriye dönüşü gösteriyor. Bilim insanları mavi yüzgeçli orkinos stokunun henüz güvenilir şekilde geri kazanılamadığını ve böyle bir yakalama oranıyla popülasyonda azalma beklendiğini belirtiyor.