Güncelleme Tarihi:
Kahramanmaraş depremlerinden sonra artçılar, müstakil sarsıntılar derken herkes diken üzerinde ve çok tedirgin hissetmeye başladı. Ekip arkadaşımız Hazan Aköz Işık 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinden sonra Bilim Akademisi üyesi ve yerbilimci Prof. Dr. Naci Görür’le bir röportaj yaptı. Görür “Türkiye’de deprem konusunda en tehlikeli bölgelerden biri Marmara Bölgesi. Kuzey Anadolu fayının kuzey kolu, Marmara Denizi’nin kuzey kesiminden geçiyor. İstanbul ve Tekirdağ yerleşim alanları bu sebeple riskli bölgeler. Ayrıca Kuzey Anadolu fayının güney kolu çevresindeki Bursa, Balıkesir, Çanakkale ve Edremit de... İzmir aynı şekilde riskli. Daha önce konuşsaydık ‘Kahramanmaraş’ derdim. Bunu bugün yaşıyoruz. Hakkâri bir diğer ilimiz... Yedisu fayında deprem öngörüyoruz. Adana Havzası ve Hatay’ın İskenderun ilçesindeki faylarda stres artmış olabilir” dedi. Biz de olası bir depreme karşı ne kadar hazırlıklıyız diye adı geçenbu şehirlerde yaşayan 100 kişiye sorduk...
◊ Serena Karamızrak
(37, iletişim danışmanı, İstanbul)
Evet, hazırım. AKUT gibi güvenli derneklerin sayfalarını inceleyerek deprem sırasında neler yapılmalı araştırıyorum ve yakınlarımla paylaşıyorum. Ayrıca uyurken başımın ucuna bir çanta hazırladım. İçine su, düdük, fener, pil, powerbank, protein içerikli konserve, köpeğim olduğu için mama koydum. Bunun aynısını arabama da yapmayı düşünüyorum. Oraya kalın kıyafet, iç çamaşırı, ped, ilkyardım çantası ekleyeceğim. Ayrıca göçük altında kaldığımızda bize destek olabilecek telefon uygulamalarından AFAD Acil, Acil Yardım, Düdüğüm, Güvendeyim, Bridefy uygulamalarını indirdim. Yakın arkadaşlarımız ve ailelerimizle de WhatsApp grubu kurarak evimizin konumlarını, kişisel bilgilerimizi paylaştık. Binamızı da kontrol ettireceğiz.
◊ Melih Uslu
(46, seyahat yazarı, Muğla)
Eşimle birlikte Türkiye’nin deprem gerçeği konusunda bilinçliyiz. 2017’de İstanbul’dan Marmaris’e taşınırken deprem tek sebebimiz değildi ama önemli nedenlerimizden biriydi. İlçemizin ızgara (Hippomados) yerleşim planına, geniş caddelere, çok sayıda park, toplanma alanına ve pratik lojistik, insani destek olanaklarına sahip olması, yeni evimizin seçiminde etkili oldu. Az katlı binalardan birini tercih ettik. Zemin riski düşük bir eve yerleştik. Sivil toplum kuruluşlarına üye olup yangınlarla deneyim kazandık.
◊ Gamze Gündoğdu
(33, öğretmen, İzmir)
Evet, hazırız. Site yönetimimizden evimizin deprem raporları alındı. Evde ailemle deprem sırasında ne yapabiliriz diyerek senaryolar ürettik. Ayrıca hem evde
hem aracımızda deprem çantaları var.
◊ Bahri Ak
(24, internet editörü, Adana)
Depreme hazırım çünkü oturduğum binaya güveniyorum. Zeminin sağlam olduğunu biliyorum. Lakin bireysel hazırlığım henüz yok. En kısa zamanda bir deprem çantası hazırlayacağım.
◊ Çağdaş Bulut
(39, inşaat mühendisi, Muğla)
Ben meslek icabı hazırım. Hayatım deprem üzerine çalışmakla geçiyor.
Muğla, Dalyan’da yaşıyorum. Burada
2 katlı yapılardan fazlası yasak. Bir Japon biliminsanı “Yanınıza gece uyurken bir düdük koyun. Ancak kapalı bir poşetin içinde olsun çünkü deprem anında çok büyük bir toz ve duman altı olduğu için düdükler çok tozda çalışmıyor” dedi.
◊ Doç. Dr. Hakan Gündoğmuş
(43, öğretim üyesi, Hakkâri)
Kişisel olarak hazırım. Binamın raporunu jeolog ve inşaat mühendisi arkadaşlarla görüştüm. Deprem
çantası hazırladım. Toplanma alanımı da biliyorum.
◊ Ece Gülşen
(36, dış ticaret uzmanı, İzmir)
Evet, hazırım. Kişisel olarak tedbirler aldım. Deprem çantası hazırladım ve evde yakalanırsak nerede cenin pozisyonu alacağımızı belirledik.
◊ Nur Günüşen
(56, çalışmıyor, Adana)
Depreme hazırız. Binamızı güvendiğimiz bir mühendise kontrol ettirdik. Deprem çantamızı hazırladık. Deprem gece olursa yatağımızın yanına, gündüz olursa kanepenin yanına başımızı koruyacak şekilde oturup sakince beklemek gerektiğini konuştuk. Telefonumuzu yanımızda bulunduruyor, yatarken başucumuza su koyuyoruz.
◊ Ahsen Nur Özdoğan
(23, öğrenci, İstanbul)
Her aile bireyinin odasına çanta
hazırladım. İçine temel gıdalar, fener, düdük, kimlik fotokopisi, temizlik hijyen malzemeleri ve kedim için mama
koydum.
◊ Sevim Yıldız
(53, ev kadını, Muğla)
Hazırız. Evimizin zemin etütü yapıldı. Bina kendimize ait olduğundan sürekli denetimimizdeydi. güçlendirme yaptırdık. Çeşitli yerlere deprem çantası koyduk.
◊ Begüm Gündüz
(34, pazarlamacı, İstanbul)
Depreme hazır değilim. Hem kendim
hem de köpeğim Odin için hazırlık yaptım ancak hiçbir zaman hazır hissedeceğim bir durum değil bu. Evde yatağımın yanına bir deprem çantası hazırladım. Daha kapsamlısını arabamın bagajına yaptım. Kapalı otoparka değil, açık alana park etmeye başladım.
◊ Betül Temiz
(28, öğretmen, Elazığ)
Evimizde yaşam üçgeni olabilecek alanlarda uyumaya ve vakit geçirmeye başladık. Deprem çantası hazırladık. Enkaz altında kalma durumuna karşı belirli alanlara erzak ve su bıraktık.
◊ Gül Soytorun İmrek
(31, tasarımcı, Adana)
Depreme hazır hissetmiyoruz. İki büyük depremden sonra hiçbir hazırlık yapamadık. Çünkü eve girişlerimiz yasak, benim binam hasarlı. Annemlerin evinde bir çanta yaptık, o kadar.
◊ Betül Yavuz
(30, hemşire, Tekirdağ)
Deprem çantası hazırladım. Evdeki eşyaları duvara monte ettim. Depreme hazır mıyım? Hayır. Çünkü uykumda üstüme inen bir evim olursa bu önlemlerin hiçbiri işe yaramayacak. Asıl beni tedirgin eden bu.
◊ Sünbül E.
(52, emekli, Bingöl)
Hazırlıklı olduğumuzu düşünmüyorum. En basitinden deprem çantamız yok. Küçük bir bağ evimiz var ve oraya sığındık.
◊ Gülşah Oğur
(38, perakendeci, İstanbul)
Deprem çantası hazırlamıyoruz, saçma geliyor. Telefonumu başucumda şarja koyuyorum, düdük ve şişe su başucumuzda... Deprem anı için evin her alanında yer belirledik.
◊ Vildan Arslan
(60, emekli öğretmen, Balıkesir)
Depreme hiç hazır hissetmiyorum. Yüreğimiz ayakta. Ama şu var, evimizin zemini sağlam, taşlık bir yerde. Binamızı da kontrol ettireceğiz. Bir deprem çantası hazırlayacağız. Düdüktü, fenerdi, battaniye koyacağım.
Yine de biz vatandaşın çok bir şey yapabileceğini sanmıyorum.
◊ Özgül Kal
(50, esnaf, Çanakkale)
Ben kendi adıma depreme hazır olduğumu düşünmüyorum. Evim birinci katta. Çocuklarıma “Camdan atlayıp kaçarız” diye tembih ediyorum. Kendi adıma hazırlığımı böyle yaptım. Deprem çantam bile yok henüz.
◊ Gülbin Bağcı
(46, yönetici, İstanbul)
Hazır olmak istiyoruz ama maalesef istesek de yapamıyoruz. Çaresizce kaderimizi bekliyoruz. Değerli eşyamı başucuma koymakla yetindim.
◊ Melis İzel Yeni
(32, dış ticaret uzmanı, İstanbul)
Hiçbir şey yapamıyoruz ve dolayısıyla depreme hazır hissetmiyorum. Çok yeni taşındım ve buranın kontrol ettirileceğini duydum. Binamız riskli çıkarsa başka bir yere nasıl geçerim bilmiyorum. Yeniden evimi değiştirecek maddi gücüm yok. Kiralar almış başını gidiyor, 15-20 binden aşağı ev yok. Şimdi bir de yeni bina olması, depreme dayanıklı mı hepsine tek tek bakılması gerekecek.
◊ İsmet Akıncı
(58, gazeteci, Çanakkale)
Depreme ne ben ne de memleketim hazır. Yıllardır bizi sadece oyalayıp duruyorlar. Ben yazlık evimi sağlam yapmıştım. Kendim yaptırdığım için gönül rahatıyla yazlıkta kalabiliyorum ama şehir merkezindeki evimi satın aldım. Satın aldığım kişinin gerekli şeyleri yaptırdığına eminim ama müteahhitten emin olamıyorum. Bitişiğimdeki evin kirişini kesmişler. O yıkılsa benim bina da gidecek. Eşimle oturduğumuz evi satıp şehir merkezinde 2,5 katlı bir ev yapmayı düşünüyoruz.
◊ Zeynep Özel
(33, servis danışmanı, Tekirdağ)
Henüz hazır olduğumu düşünmüyorum. Belediyeye başvurup binamızı denetlemeleri için randevu aldık. Evde de önlemler alıyoruz.
◊ Dilan Ataş
(32, sekreter, Elazığ)
Hazır değiliz. Daha önce yaşadığımız depremden dolayı evimizde bir hasar olmadığı için önlem alma gereği duymadık.
◊ Petek Açıkgöz
(22, öğrenci, Adana)
Depreme hazır değiliz. Sağlam bir sitede oturduğumuz için şu anda mağdur olmuş durumda değiliz ancak korkumuz günden güne artıyor. Zemin katta yaşıyoruz ve salonumuzun balkonunda ikinci bir çıkış var. 4 kişilik bir aile olarak her gün korkuyla acil bir tahliye durumu olursa diye salonda uyuyoruz.
◊ Emre Karaağaç
(28, öğretmen, Malatya)
Depreme hazır değildik ama binamızın sağlam olduğunu düşünüyorduk. Hasar aldı maalesef. Artık binanın sağlamlığı ve çok katlı olmaması gibi kriterlerimiz olacak. Deprem çantası bulundurmaya dikkat edeceğiz. Su, doğalgaz, elektrik gibi vanaların nasıl kapatılacağını ilgili aile bireylerine öğreteceğim.
◊ S.Ü.
(56, inşaat mühendisi, İzmir)
Hayır, hazır değiliz. Çünkü bir inşaat mühendisi olarak durumun ciddiyetinin farkında olmamıza ve oturduğumuz binayı defalarca kontrol ettirmemize rağmen durumun psikolojik boyutu için hazırlıklı değiliz.
◊ Muharrem Tekin
(42, Hakkâri Esnaf Odaları Birliği Başkanı)
Maalesef hazır değiliz. Hakkâri olası bir depremde en büyük sorunu ulaşımda yaşayacak. Yapılaşma zayıf.
◊ Sena Ö.
(25, asistan, Bingöl)
Bingöl deprem bölgesi olduğu için sık sık artçı depremlere maruz kalıyoruz. Çok şiddetli olmadığı müddetçe dikkate alınmıyor. Kentimizde çok katlı yapılara izin verilmiyordu fakat son 10 yıldan beri katlar artmaya başladı.
◊ Şirin Öner
(55, ev kadını, Balıkesir)
Deprem çantası hazırladık. Ama olası bir depreme karşı kendimi güvende hissetmiyorum. Apartman sağlam mıdır değil midir bilmiyoruz. 5 katlı bir apartman; ama tam karşımızda Susurluk Parkı var. Çok şükür... Açık, ferah bir alan... Büyük şehirler gibi tıkış tıkış binalar yok. Ona güveniyoruz ama bina açısından tedirginiz.
◊ Derya Güler
(34, sekreter, Tekirdağ)
Bir afet çantası hazırladım. Daha sonra yaşadığım bölgedeki toplanma alanları nerelerde, onlar hakkında bilgi aldım. Araştırma yapmaya devam edeceğim.
◊ Emel Arslan
(53, ev kadını, Bursa)
Kendi çapımızda hazırlık yapıyoruz ama apartmana baktırmak için birlik olması lazım. Geçen sene kentsel dönüşüme girmek istedik, ev sahipleri dükkânlarını düşünüyor. Alt katta fırın var, apartman 30 yıllık, yorgun... Ama gidip söyleyince “Ben oturuyorsam sen de otur” deyip, yürüyüp gidiyorlar. Vebalini kim çekecek? “Dua edeceğiz, oturacağız” diyorlar! Çaresiz kaldım. Şimdi apartman toplantımız var. Onları ekarte edip kendi başımıza bir şeyler yapmaya çalışacağız. Deprem çantamı tabii ki hazırladım. Telefonumu şarj ediyorum, gece yastığımın altında. Bir de suyumuz var. Toplanma alanı da belirledik ama o an toplanma alanına gidebilirsek tabii...
◊ Eyüphan Özdemir
(24, diş hekimi, İstanbul)
Hazır değilim. Oturduğum binanın depreme dayanıklı olduğunu düşünmüyorum. Telefonumu yatarken yakınıma koyuyorum, siren aplikasyonu indirdim.
◊ Hediye Demir
(25, ev kadını, Adana)
Çantalarımız kapıda ama depreme hazır hissetmiyorum. Nasıl olacak bilmiyorum, ilk defa yaşıyorum bu duyguyu. Çok korkuyorum. Sadece çocukların kıyafetlerini, bezlerini, biberonlarını, mamalarını çantalara koydum. Binayla ilgili bir şey yapmadık, evim yeni yapı ama insan ister istemez korkuyor.
◊ Berrin Kıvrak
(46, turizmci, İstanbul)
Depreme tam hazır hissetmiyorum. Aslında küçük bir deprem çantası hazırladım. Ama fener, düdük gibi eksiklerim var. Çantayı hazırlamaya başladığımda moralim bozuluyor. Uykum kaçıyor. AKUT ve AFAD’ın telefon uygulamalarını yükledim. Komşumla deprem olunca dışarıda buluşma noktasına karar verdik. Geceleri yatarken daha uygun giyiniyorum. Kapıda ayakkabı ve mont var.
◊ Zeynep Sera Tekedereli
(23, üniversite öğrenci, Malatya)
Ne evim ne de psikolojik olarak ben depreme hazırım. Deprem sigortası yaptırdık eve. Zaten Elazığ depreminden sonra almıştık. Bakanlıktan sağlam raporu olmasına dikkat etmiştik. Deprem çantası hazırlamamıştık ama bundan sonra yüzde 100 olacak.
◊ Göknur Demir
(30, sekreter, İzmir)
Tam olarak hazır değilim. Evimiz için herhangi bir şey yapılmadı büyük depremden sonra, belirli yerlerde çatlaklar var. Ben kendimce bir çanta hazırladım ve girişe koydum. Tek yaşıyorum ve kendimi güvende hissetmiyorum.