Güncelleme Tarihi:
Kaldırımların çatlaklarından kendine yol bulan otlar takılıyor her sabah ayağıma ve bastonuma. Tabii ki bu beni rahatsız etmiyor, aksine iyi de hissediyorum. Minik bir doğa yürüyüşü yapıyormuşum gibi geliyor bana. Yüzüme vuran güneş daha da pekiştiriyor küçük mutluluğumu. Aynı zamanda karşımdaki caminin gölgesinden çıktığımı, yaya yoluna yaklaştığımı anlıyorum. Köşeyi dönünce kulağıma çimenleri sulamak için kullanılan fıskiyenin sesi çalınıyor. Biraz ilerliyorum ve merdivene doğru geliyorum. İki kat aşağıya inmem gerek ve sağda, biraz ileride durak olmalı. O anda bir ses çalınıyor kulağıma. Bir erkek çocuğu ağlıyor, hem de bağıra çağıra. Acaba merdivenden mi düştü diye hemen yanına ulaştım. “Ne oldu çocuğum sana, neden ağlıyorsun” diye sordum. Sustu birden ve “Abi, ben kayboldum” dedi. Omzuna dokundum, “Ağlama dur, nereye gidiyorsun” diye sordum. Okula giderken yolunu kaybettiğini anlattı. “Kaldım ben burada” diye tekrar koyuverdi yaygarayı. Çantamdaki suyu verdim biraz sakinleşsin diye. Sonra telefonumu çıkardım ve evinin numarasını bilip bilmediğini sordum. “Telefon yok abi evde” dedi. Anne ve babasının nerede olduğunu soramadım. Kim bilir, belki yoktur ve daha çok üzülür. Ama okulunun ismini söyleyince kızımın okulu olduğunu anladım. “Ağlama, ben biliyorum o okulu” dedim. İşyerime mesaj attım biraz geç kalıyorum diye. “Yürü bakalım” dedim. Yolda ona dükkânların ismini okutarak yolu buldum ve böylece okula ulaştık. “Koş, geç kalma” deyince fırladı birden. Güvenliğe de eğer gelip çocuğu kimse almazsa diye telefon numaramı bıraktım. Sonra işe daha fazla geç kalmamak için yola koyuldum. Otobüs durağına nasıl gidebileceğimi oradaki esnaftan birine sordum. Çırağına “Abini durağa götür ve hangi otobüse binecekse bindir” dedi. Girdim genç arkadaşımın koluna ve ardından otobüse atlayıp işime döndüm.
Günün ilerleyen saatlerinde aklıma takılan şey şu oldu; o çocuk orada ağlarken bir sürü veli ve öğrenci yanından geçiyor olmalı. Neden kimse sormadı “Ne oldu” diye. İlla gözle görülür bir eksikliği olana mı destek oluruz? Yardım anlayışımız çok zedelenmiş, insanlar birbirini görmezden geliyor diye moralim bozuldu. Büyükler olarak biz demek ki doğru hareket edemiyoruz. Oysa gençlere iyi şeyler söylemek ve yardımlaşma gibi güzel değerleri aşılamak gerek.