Güncelleme Tarihi:
Hayatta en çok sevdiği yolculuk sevdiği biriyle yatağa doğru yürümek. Kusursuz mutluluk anlayışı sevmek ve karşılığında sevilmek. Yaşam mottosuysa, “Hayat başkasının rüyasını yaşamak için çok kısa...” Modern erkeğin rüyasını bizzat yaratmış ve yaşamış biri söylüyor bunu. Hugh Hefner. Ya da tavşanlarının ona seslenişiyle: Hef.
Kurduğu dergisi, Playboy ile 60’larda Amerikan kültürünü şekillendirmekle ve 70’lerde yaşanacak cinsel devrimin önünü açmakla kalmaz, Amerika’nın ‘gururla’ tüm dünyaya pazarlayacağı bir ‘yaşam paketi’ sunar, ülkenin en büyük ‘yumuşak güç’üne dönüşür.
Patlamış mısır tadında bir orji
Devrimciliği hayatının neredeyse her noktasında ve anında sadece saten kumaş robdöşambr giymesiyle sınırlı değil. Seksin en büyük tabu olduğu bir dönemde, önce ‘özgürlükler ülkesi’ Amerika’da, sonra dünyanın geri kalanında anaakım unsuruna dönüştürebilen, insanların seks hakkında rahatça düşünmesini, konuşmasını kolaylaştıran bir ‘devrimci’ aslında. 1967 tarihli bir Time dergisi makalesine göre çok tanıdık ve çok domestik, ‘patlamış mısır tadında bir orji’ bu. İmajı bir Don Juan değil, Kazanova hiç değil. Anaakım malzemesine dönüştürdüğü seks de zaten ‘çok canlı, Amerikan, modern, temiz, steril, evcimen’.
“Seksi ben yarattım” demeye dili varmasa da “Sayemde seks daha eğlenceli” diye bağırabilir, ‘seks devrimcisi’ şapkasının altında ‘aktivist’ kimliğinin ezilmesine izin vermez. Ezilecek gibi değil zaten: Martin Luther-King’in en uzun, nitelikli ve kapsamlı röportajını Playboy’a vermesi, Malcolm X’ten Miles Davis’e, Muhammed Ali’den Ella’ya popüler siyahi figürlerle yapılan, ağırlıklı ‘ırkçılık’ temalı, Alex Haley imzalı, derin söyleşilerin ağırlığı ve son dönemde Hef’in eşcinsel evliliğin en büyük savunucularından birine dönüşmesi...
Bir sonraki partisi de hazır
Yakın dönem popüler kültür kuşağında ‘The Simpsons’ karikatürüne, ‘Sex And The City’ figürasyonuna indirgenmesi aslında tesadüf olmadı. Zira Hef’in yarattığı modern erkeği de yıllar içinde zamanaşımına uğradı, protein tozuna bulandı, Instagram çukuruna düştü, hedonistliği görgüsüzlük diye anladı.
‘Hedonizmin insan formu’ olarak nam salmış, yaşayan en büyük parti insanı olarak kayıtlara geçmiş bir ismin öteki taraftaki partisini çok önceden tasarlaması, yanında oturacak (hatta, yatacak) kişiyi bile organize etmesi çok anlaşılır ve beklendik. Bundan 25 yıl önce, ilk Playboy kapak kızı olan Marilyn Monroe’nun bitişiğindeki mezarı 75 bin dolara satın almasıyla tamamlanmış bir parti hazırlığı bu. Yakın dostu Jay Leno’nun “O kadar para bayılıyorsan yanında değil üstünde yatmana izin verselerdi” esprisine karşılık verdiği yanıtta çok mesaj gizli: “Aynı yere gömülmenin şiirsel bir tarafı var. Sadece Marilyn Monroe ile değil, Buddy Rich, Mel Torme ve Dorothy Stratten gibi dostlarımla yeniden birleşeceğim. Ölümün doğası konusunda rahat olmak en büyük konfor.”
Bana dostunu söyle... Az bilinen sıkı dostları
‘Ağır sıklet’ dostu Hunter S. Thompson: ‘Vegas’ta Korku ve Nefret’in yazarı Thompson dergiye entelektüel bir merak katan ağır siklet gazeteci-yazarların ve Hefner’ın yakın çemberinden çıkmayan dost takımının başında geliyordu.
Fantezi arkadaşı George Lucas: “İkimizin de yarattığı fantezi dünyası aslında her zaman insanların zihninde vardı. Biz sadece bunların dışarı çıkmasına yardımcı olduk” diyor yönetmen George Lucas, 2009 tarihli ‘Hugh Hefner: Playboy, Aktivist ve İsyankâr’ adlı belgeselde. İkilinin fantezi paylaşımı bol dostluğu 70’lere dayanıyor, sonsuz bir karşılıklı hayranlıktan besleniyor.
Unutulmayacak 3 playmate
Marilyn Monroe: İlk kapak kızı, hazin bir Playboy masalı, edebi bir Hugh Hefner rüyası. Hefner, sık sık sonsuza dek yan yana uyuyacakları konusundaki heyecanını dile getirdi.
Jennifer Jackson: Yıl 1965 ve ilk kez bir Playboy kapağında Afro-Amerikalı bir model var. Toplumun henüz siyahi kadınları ‘çekici’ olarak görmediği, aklından bile geçirmediği bir dönem.
Kate Moss: 2013’te, derginin 60’ıncı yıl sayısı için Mert&Marcus’a poz verdi. Moss, diğer Playmate’lere göre daha muhafazakâr olsa da, kapak büyük
ses getirdi.
Efsane, gerçek, skandal... Çok ‘Playboy’ 3 detay
EFSANE: Hayatı boyunca birlikte olduğu kadınların toplam sayısı 2-3 bin kadar olmasa da Esquire dergisine verdiği röportajda binden ‘biraz daha’ fazla
diye açıkladı. Bugüne kadar birlikte olduğu tüm kadınların isimlerini yazdığı bir defterin gerçekten de var olup olmadığı hâlâ bir sır.
GERÇEK: Aşırı Viagra kullanımı kalıcı ve kısmi sağırlığa neden oldu, “Seks yapamamaktansa sağır olmayı tercih ederim” dedi.
SKANDAL: Eski Playboy güzellerine göre o malikânede yaşamanın bedelleri ağır, hatta bir haremde yaşamaktan farkı yok. Estetik operasyonlar müesseseden ve zorunlu, ‘çarşı’ izin saatleri çok sınırlı, yatak odası kurallarıysa çok köşeli. ‘Eski sakinlerden’ Holly Madison’ın ‘Down The Rabbit Hole’ kitabından alıntılayacak olursak; o gecelerde katılım zorunluymuş, sarhoş olunurmuş, porno izlenirmiş ve sevişmeye başlanırmış...