Güncelleme Tarihi:
Beş akran erkek kuzen... Farklı şehirlerde yaşasak da her yaz tatilinde ya da bayramda bir araya geliyorduk. Tahmin edersiniz, beş çocuk bir odada toplaşınca ya kavga ya kahkaha sesi yükselir. Biz kahkaha tarafındaydık. Çocukluktan ergenliğe, ilkgençlikten yetişkinliğe... Kahkahalarımız dünyanın gerçekleriyle yüzleştikçe azaldı ama tükenmedi.
Geçen yaz yine bir aradaydık. Ne yazık ki bu kez anneannemizin cenazesi için... Malatya’da cenazeler günlerce sürer. Çadırlar kurulur, yemekler verilir... Bizim taziye çadırı da apartmanın hemen önündeki parka kuruldu. Binanın otoparkına da belediyenin verdiği semaveri yerleştirdik. Günde kaç kez çay demleniyor, Doğu Anadolu’da bir cenazeye katılanlar tahmin edecektir. Cenazenin üçüncü günü uyanıp kahvaltımızı yaptık, geçmişi anıp biraz ağlaştık. Sonra birimiz masadan kalktı, otopark kepenginin anahtarını aldı ve “Ben artık gidip çay ocağını açayım, müşteriler birazdan gelir” dedi. Kahkahalar...
Aylardır koronavirüs nedeniyle zor günler geçiriyoruz. İzmir’deki depremin ardından bu zorluk katlandı. Bu süreçte özellikle sosyal medya üzerinden ‘mizah’ denemeleriyle karşılaşmışsınızdır. Siniriniz bozulmasın! Mizah çoğu zaman bir savunma mekanizması olarak çalışıyor. Yeni yayımlanan bir kitabın sonuçlarını sunduğu araştırmalar da bunun kanıtı.
Penguin Book tarafından yayımlanan Jennifer Aaker ve Naomi Bagdonas imzalı ‘Humour, Seriously: Why Humor Is a Secret Weapon in Business and Life’ (Mizah, Gerçekten: Neden Mizah İş Hayatında ve Yaşamda Gizli Bir Silahtır) beş yıllık bir çalışmanın ürünü. Yazarlar çok uzun soluklu araştırmalardan yararlanıyor. Örneğin biri 15 yıllık bir araştırma… Norveç’te 50 bin kişinin katıldığı bir çalışmanın sonucuna göre mizah duygusu gelişmiş kişiler diğerlerine oranla daha uzun yaşıyor. Bir diğer araştırmaysa kaybettikleri sevdiklerini gülerek hatırlayan kişilerin daha az stresli olduğunu ortaya koyuyor. Öte yandan 166 ülkede yapılan bir çalışma 23 yaşından sonra insanların kahkaha atma sıklığının azaldığını gösteriyor. Peki mizah bizi gerçekten de zor durumlarda rahatlatır mı? İşin uzmanlarına sordum...
Psikolog, mizah araştırmacısı Batuhan Saç, 2016’dan bu yana gülme ve mizah üzerine çalışıyor. “Mizahın zor zamanlarla bir ilişkisi var” diye başlıyor anlatmaya ve devam ediyor: “Kara mizah dünya savaşlarından sonra ortaya çıkmıştır. Beşiği ölümdür. Çok sevdiğim bir örneği paylaşmak isterim: Katil James Donald French elektrikli sandalyeyle idama götürüldüğünde ertesi gün yayımlanacak haberler için şu başlığı önermişti: French Fries (ABD’de ‘patates kızartması’ anlamına gelen ifade).”
‘Bar Psikoloğu’ olarak tanınan psikolog Ferhat Aydın ise “Her şeyin şakası yapılır” diyor: “Komik değilse gülmezsiniz!” Psikoloji üzerine barlarda konuşmalar düzenleyen Aydın, kendisine de bu konuda bolca eleştiri geldiğini hatırlatıyor: “Çok ciddi psikolojik sorunlarla dalga geçiyorsun!’ Bu cümleyle çok karşılaştım. Oysa toplumsal olaylarla ya da zor durumlarla ilgili mizah yapmak sosyal destek mekanizması kapsamında bize iyi gelir. Hayatın ironisini, yaşamın çelişkili yanlarını görebilenler ve kendileriyle barışık insanlar mizah duygusu geliştirmeye daha yatkın olur. Türkiye’de de yapılan araştırmalar var. Mizahın olumlu etkilerini ele alıyorlar. Hatta mizah duygusunun geliştirilebilir olduğunu ortaya koyuyorlar.”
Mizahın gücü üzerine konuşmak için komedyen Kaan Sekban’ı da aradım. İzmir, Urla’daki ailesinin yanındaydı. Ailesinin deprem nedeniyle çok korktuğunu ama durumlarının iyi olduğunu anlattı önce. Sonra kendinden örnekler verdi: “Ben beyaz yakalıların plazalardaki hallerini hicvederek bir komedyen oldum. Benim için bu bir savunma mekanizmasıydı. Dertlerle dalga geçince üzerlerinden pıt diye atladığımı fark ettim. Annem hastalandığı zaman da bu durumun dalgasını geçebildiğimiz kadar geçtik.”
‘Bizim gibi toplumlarda dikkatli olmak lazım’
Ancak Aydın’ın aksine Sekban “Her şeyin şakası yapılmaz” diyor: “Pandemiyle ilgili bin tane şaka yapabilirsiniz. Ama hayatını kaybeden biri üzerinden şaka yapamazsınız. Hele de bizimki gibi farklı hassasiyetleri olan kitlelerin çok olduğu toplumlarda dikkatli olmak lazım.”
Son sözü Batuhan Saç’a bırakalım tekrar: “Mizah ‘Başka bir dünya mümkün’ demek için var. ‘Bura’nın mutlaklığını reddediyor. Müthiş bir şey.”