Mikro da olsa saldırı saldırıdır

Güncelleme Tarihi:

Mikro da olsa saldırı saldırıdır
Oluşturulma Tarihi: Ocak 26, 2025 07:002dk okuma

Günlük hayatımızda zararsız görünen, hatta iltifatmış gibi tınlayan bazı sözler sarf ediyoruz ya da duyuyoruz. “Bir kadın olarak buralara gelmen büyük başarı” ya da “Yüzün çok güzel, kilo versen ne güzel olursun” gibi... Altta yatan ayrımcılığı gizlemeye çalışan bu sözler ve bazı imalı davranışlar sessiz bir saldırganlığın, yani mikroagresyonun ta kendisi.

Haberin Devamı

Bize kimliğimizle ilgili kendimizi kötü hissettiren, üstelik çoğu zaman iltifat mı yoksa hakaret mi diye algılayamadığımız, dolayısıyla da savunmasız yakalandığımız bazı cümlelere ve davranışlara maruz kalabiliyoruz. Bazen biz de karşımızdakine bunu yapabiliyoruz. Önyargılarla beslenen küçük ama incitici bu sözler ve tutumlar mikroagresyon olarak tanımlanıyor; maruz kalan kişiye de zarar veriyor.
Psikoterapist Dr. Feyza Bayraktar ve klinik sağlık psikoloğu Faruk Bozkır’la mikroagresyonun ne olduğunu, nasıl mücadele etmek gerektiğini konuştuk, örnekler istedik.

Mikroagresyon genellikle önyargılarla beslenen küçük ama incitici sözler veya davranışlardır” diyen Bayraktar, bu ifadelerin kişinin kimliğini, özelliklerini, ait olduğu sosyal grubu küçümsediğini, dışladığını veya stereotiplere indirgemeye çalıştığını anlatıyor.

Haberin Devamı

Temel sebebi nedir?

Faruk Bozkır bireyin giyimini, konuşmasını, lehçesini, şivesini, yemek yeme kültürünü, davranışlarını, siyasi görüşünü, cinsiyetini, doğduğu yeri veya dini inançlarını hedef alabilen migroagresyonun temel sebeplerini şöyle anlatıyor:
“En önemli sebebi önyargılardır. Kişinin araştırmadan, kulaktan dolma bilgilerle edindiği
birtakım yanlış bilgiler sonucu inandığı durumlardır. Bunlar zamanla yargıya dönüşür. Yoğun bir genelleme içerdiği için de karşıdaki kişinin ne hissettiğine, ne yaşadığına ya da olayın diğer boyutlarına hiç bakılmaz. Bir taraftan da kişinin empati eksikliği, diğer insanların neler hissettiğine yönelik bilincinin eksikliği, farklı kültürleri tanımaması, kendini sosyal anlamda geliştirememesi de mikroagresyona neden olabilir.”

Maruz kalmak bizi nasıl etkiler?

“Duygusal ve psikolojik etkileri vardır. Strese, anksiyeteye, depresyona, özgüven eksikliğine, özellikle de sosyal izolasyona ciddi anlamda neden olur. Çünkü bireyler kendilerini dışlanmış hissettikleri için artık sosyal ortamlardan uzaklaşma eğilimine giderler” diyen psikolog Faruk Bozkır, mikroagresyonun fiziksel sağlığımızı da tehdit ettiğini ve uzun vadede kardiyovasküler rahatsızlıklar, hipertansiyon gibi sağlık sorunlarına neden olabileceğini söylüyor. Bir taraftan da işyerinde yaşanan mikroagresyonların kişinin performansını, motivasyonunu, verimini düşürdüğünü, zamanla bir tükenmişlik duygusu uyandırdığını anlatıyor.

Haberin Devamı

‘Kötü hissettiğinizde dile getirin’

Psikoterapist Dr. Feyza Bayraktar eğer bu zorbalığa maruz kalıyorsak şunları yapmamızı öneriyor:

Tepki verin: Karşınızdaki kişiye söylediklerinin neden problemli olduğunu nazikçe açıklayabilirsiniz. Örneğin “Bunu söylerken fark etmemiş olabilirsin ama bu ifade önyargı içeriyor, dolayısıyla oldukça kırıcı.”

Görmezden gelmeyin: Mikroagresyonlar biriktiğinde ruhsal yük yaratabilir. Kendinizi kötü hissettiğinizde bunu dile getirmek önemlidir.

Sabırlı olun: Karşımızdaki kişi çoğu zaman kasıtlı yapmadığı için ona durumu açıklamak ve empati kurmasına yardımcı olmak uzun vadede daha etkili olabilir.

BAKMADAN GEÇME!