‘Menopoza girenler Akdeniz tipi beslenmeli’

Güncelleme Tarihi:

‘Menopoza girenler Akdeniz tipi beslenmeli’
Oluşturulma Tarihi: Ekim 20, 2024 07:00

Dünya Menopoz Günü’nü geride bıraktık. Menopoz, kadınların yaşamında bir dönüm noktası. Uzmanlar bu dönemin getirdiği değişimlerle başa çıkmak için doğru adımların atılmasının önemine dikkat çekiyor. Uygun beslenme de bu adımlardan biri.

Haberin Devamı

Menopoz kadında hormonların etkisiyle hem fiziksel hem de duygusal değişimlere neden olabiliyor. Yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıkları da menopozun seyrini etkileyebiliyor. 18 Ekim Dünya Menopoz Günü vesilesiyle kadın hastalıkları ve doğum uzmanları Prof. Dr. Erkut Attar ve Prof. Dr. Fuat Demirci bu döneme dair bilinmesi gerekenleri anlattı.

Menopoz tanısı nasıl konur? Hangi yaş aralıklarından görülür?

45 yaş sonrasında bir kadın 12 ay boyunca âdet görmemişse menopoz tanısı netleşir. Bu noktada âdet sayısı önemlidir. Genel olarak da yumurtalıkların işlevlerini yitirmesi sonucu östrojen seviyesi düşer ve buna bağlı olarak da bazı yakınmalar ve problemler ortaya çıkar. Türkiye’de ortalama menopoz yaşı 51’dir. 45-51 yaş arasında menopoza giren bir kadın normal dönem içinde menopoza girmiş kabul edilir. Ancak 40-45 aralığında menopoza girerse bu durum erken menopoz ve 40 yaşın altında menopoza girerse de erken yumurtalık yetmezliği olarak tanımlanır. (Prof. Dr. Erkut Attar)

Haberin Devamı

Belirtileri neler?

Menopoza geçiş bir anda gerçekleşen bir durum değil. Bu süreç içinde hormon seviyelerinde değişimlere bağlı olarak farklı semptomlar gözlemleniyor. Bazı kadınlarda premenopoz döneminde ateş basmaları, terlemeler, vajende yanma, sık idrar yolu enfeksiyonu geçirme gibi şikâyetler gözlenirken bazı kadınlardaysa menopoza girmesinin üzerinden 5-10 yıl geçmesine rağmen şikâyet yaşanmayabiliyor. Her kadının menopoz öyküsü birbirinden farklı. (Prof. Dr. Erkut Attar)

Östrojen hormonu eksikliğine bağlı olarak ortaya çıkan belirtiler âdetlerin düzensiz olması ya da azalması, ateş basması, terleme, çarpıntı, uyku bozuklukları, destek dokusunun azalmasına bağlı sarkmalar, kırışıklıkların artması, saç dökülmesi, metabolizmanın yavaşlaması, yağ oranında artış, yorgunluk,  sinirlilik, depresyon, kaygı ve konsantrasyon bozukluğu ve unutkanlık. (Prof. Dr. Fuat Demirci)

 

EGZERSİZ VE SPOR

Menopoza giren bir kadın ne yapmalı?

Öncelikle bir kadın doğum uzmanının kontrolünde olmalı. Kullanıyorsa sigarayı bırakmalı. Mamografi ve ultrason takiplerini ve kendi kendine meme kontrollerini ihmal etmemeli. Kilo fazlası olanlar kilo vermeli. Bu sadece estetik kaygılardan değil, yaşla birlikte artan olası riskleri önleyebilmek için de önemli. Egzersiz yapmalı ve hayata bağlanmalı. (Prof. Dr. Erkut Attar)

Haberin Devamı

Beslenmelerine dikkat etmeleri gerekiyor. Şeker, unlu gıdalar, pirinç ve patates gibi karbonhidratlardan ve hayvansal yağdan uzak durmalı, sebze ve zeytinyağı ağırlıklı Akdeniz tipi beslenmeli. Haftada 2-3 öğün balık yenmeli. Eksik olan vitaminler, kalsiyum, magnezyum desteği alınmalı. (Prof. Dr. Fuat Demirci)

Menopoz yaşı geciktirilebilir mi?

Bunu sağlayacak bir tedavi ya da yöntem yok. Ancak çok nadiren erken yumurtalık yetmezliğine giren hastalarda yumurtalık uyarıcı birtakım güncel tedaviler söz konusu. Yumurtaları arttırmaya yönelik bazı geçici yaklaşımların gerekli olup olmadığı hâlâ tartışılıyor. (Prof. Dr. Erkut Attar)

Menopoz yaşı bazı sağlık önlemleriyle ötelenebilir. Bunun için spor yapılmalı, doğal beslenilmeli, sağlık için zararlı olan sigara, alkol, hazır beslenme ve fast food’dan uzak durmalı. (Prof. Dr. Fuat Demirci)

 

Haberin Devamı

KALP KRİZİ RİSKİ

Hormon tedavisi uygulanmalı mı?

Hormon replasman tedavisi genel olarak kadının yaşam kalitesini arttıran bir tedavi olmakla birlikte bazı kadınların mutlaka kullanması gerekiyor. Bunların başında da ateş basması şikâyetleri olanlar geliyor. Çünkü bu kadınlar tedavi edilmezse kalp hastalığı ve özellikle kalp krizi riskleri belirgin şekilde artıyor. Bunun yanında aynı grupta alzheimer riskinin de arttığını biliyoruz. (Prof. Dr. Erkut Attar)

Menopoz sonrasında kadınların cinsel hayatı nasıl etkilenir?

Menopoz döneminde genitoüriner sorunlar olarak tanımladığımız vajinada kuruluk, idrar kaçırma ya da cinsel isteksizlik gibi birçok sorun kadının cinsel hayatını etkiliyor. İçinde bulunduğu ruhsal değişiklikler de eklendiğinde kadının mutsuzluğu kaçınılmaz bir son gibi oluyor. Aslında önemli olan, kadının yaşadıklarının bir kader olmadığını, hekime başvurarak çözüme kavuşturulabileceğini bilmesi. (Prof. Dr. Erkut Attar)

Haberin Devamı

Menopoz sonrasında östrojen eksikliğine bağlı olarak yumurtalık ve rahimde küçülme, vajina derisinde incelme, kuruluk, libido azalması, destek dokusunun azalmasına bağlı doku esnekliğinin kaybolması cinsel ilişkide sorunlara yol açmaktadır. Bu sorunlar ciddi ve yaşam kalitesini olumsuz etkiliyorsa bant ya da jel şeklinde deriye sürülen östrojen bu şikâyetleri ortadan kaldırır. Kadınların şikâyetlerinde vajinal kuruluk ve buna bağlı cinsel fonksiyon bozukluğu ön plandaysa vajinal yoldan östrojen kullanılabilir. Bu yolla östrojen kullanmak sıkı takip gerektirmez, güvenle kullanılabilir.
(Prof. Dr. Fuat Demirci)

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!