‘Koronavirüs servisinde yatan herkes aşısız ya da eksik aşılıydı'

Aşılanma hızla devam etse de salgın maalesef hâlâ bitmiş değil. Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan günlük vaka tablosundaki artış dikkat çekiyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca geçen hafta yaptığı açıklamada aktif vakaların yüzde 87’sinin aşısı tamamlanmamış kişiler olduğunu söyledi. Mevcut aktif vakalar içinde tam aşılı olup hastalığa yakalananlarınsa yüzde 5’ten az olduğunu ifade etti. Hastanede yatan hastaların yüzde 95’inin de aşısı tamamlanmamış kişiler olduğunun altını çizdi.

NEDENLER FARKLI AMA...�

Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Sema Turan yoğun bakımdaki hastaların çoğunu aşı olmayanların oluşturduğunu ve bu hastaların pişmanlık duyduğunu ifade etmişti. Telefonla ulaştığımız Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi Başhekim Yardımcısı
Op. Dr. Mehmet Mustafa Altıntaş da “Koronavirüs sebebiyle hastaneye gelenlerin yüzde 90’ının aşısız ya da tek doz aşılı olduğunu gözlemliyoruz” diyor.

Aşı olmayı ihmal edip COVID-19 kapan 3 hastayla konuştuk. İhmal nedenleri farklı olsa da pişmanlıkları aynı: “Keşke aşı olsaydım!”

“AİLEDE AŞI OLMAYAN TEK KİŞİYİM  VE SADECE BEN COVID-19 OLDUM”
Seda C., 21

Ailede aşı olmayan tek kişiyim, aşısız bir akrabamdan COVID-19 kaptım. Aşı karşıtı değilim, sadece ihmal ettim, fırsat bulamadım. İki doz aşı olsaydım, bu kadar ileri boyutta hastalanmayacaktım.

10 gün boyunca çok ağır geçirdim hastalığı, birkaç gündür de öksürüğüm var, onun dışında iyiyim artık. Etrafımda aşı olanlardan biliyorum ki aşı gerçekten koruyor. Kapsanız bile aşı olmayan birine göre çok daha hafif atlatıyorsunuz, “Keşke aşı olsaydım diyorum” hep. Annem bir ay önce ikinci doz aşısını oldu, COVID-19 olan kardeşiyle yakından ilgilenmesine rağmen hastalık kapmadı. Kim ne derse desin, hayat tecrübeleri bize gerçeği söylüyor.

“BÖYLE OLACAĞINI BİLSEYDİM HİÇ BEKLEMEZDİM”
Ufuk Asar, 44

2017’de kalp ameliyatı geçirdim. Aşı karşıtı değilim. Aşıların kalbe olası yan etkileri konusunda kendimi sağlama almak üzere bekledim aslında. Hiç grip ve nezle olmadığım için de bağışıklık sistemimin güçlü olduğunu düşünüyordum. Bu arada maske-mesafe-hijyen konusuna yüzde 80 duyarlı olduğumu söyleyebilirim. Nasıl kaptığımdan emin değilim. Pozitif biriyle bilerek bir temasım olmadı. İlk dört gün çok kötü bir kas, kemik ağrım oldu. Titreme, ateş ve terleme yoğundu. Yaklaşık 20 gün boyunca hiç bitmeyen orta şiddetli baş ağrısı oldu.

1 haftalık hastayken sağ ciğerimde acıma hissi başladı. Boğazım da kötü oldu. Akciğer tomografisi çektirdim. Çok şükür iz bırakmamış. Belirttiğim gibi, aşı karşıtı değilim. Hastalığım dolayısıyla yan etkiler konusundaki geri bildirimleri bekledim ama böyle olacağını bilsem mutlaka hemen aşı olurdum.

“İKİNCİ DOZU OLMADIM, HASTALIĞI ÇOK AĞIR ATLATTIM, NEFES ALMAK O KADAR ZORDU Kİ...”
Mehmet Kısmet, 56

İlk doz aşımı olmuştum. İkinci doz için de sıram gelmişti ama ihmal ettim. İkinci dozu olduktan sonra yan etki yaşayanları duyunca biraz erteledim aslında. İlk dozu olduktan sonra rehavete de kapıldım. Bir rahatlama geldi ama dikkat etmeye devam etmek gerekiyormuş.

10 gün hastanede oksijen makinesine bağlı yattım. Bizim servisten durumu ağırlaşıp yoğun bakıma gidenler de oldu. Aşıları
tam olan kimse yoktu serviste. Ya hiç olmamış ya da benim gibi dozu eksikti. O kadar ağır atlattım ki, Allah düşmanımın başına vermesin. Şeker hastasıyım, onun da etkisi olmuştur. Rahat nefes alabilmek o kadar zordu ki, kimseler yaşasın istemem.

“ENFEKSİYON ORANINI AZALTMAK İÇİN HEPİMİZ DİKKATLİ OLMALIYIZ”

İngiltere’de COVID-19 enfeksiyonlarına ilişkin yapılan ülkenin en büyük araştırmalarından biri REACT-1. Araştırmanın son raporundan elde edilen bulgular Imperial College London ile pazar araştırma şirketi Ipsos MORI tarafından 4 Ağustos’ta yayımlandı. Araştırmaya genel nüfustaki COVID-19 düzeylerini incelemek için İngiltere’de 24 Haziran-12 Temmuz arasında 98 binden fazla gönüllü katıldı. En son veriler, İngiltere’deki enfeksiyonların 20 Mayıs-7 Haziran dönemini kapsayan son REACT-1 raporundan bu yana yüzde 0.15’ten yüzde 0.63’e, 4 kat arttığını gösteriyor. Bu artışa rağmen bulgular, virüsün yayılmasının 12 Temmuz itibariyle yavaşladığını ve çift aşılı kişilerde enfeksiyon oranının aşısızlara göre 3 kat daha düşük olduğunu gösteriyor. Imperial College London tarafından yapılan analiz, çifte aşılanmış kişilerin virüsü başkalarına bulaştırma olasılığının da daha düşük olduğunu gösteriyor.

REACT programının yöneticisi Profesör Paul Elliott yaptığı açıklamada “Bu bulgular, aşının her iki dozunun da enfekte olmaya karşı iyi koruma sağladığını gösteren önceki verilerimizi doğrulamaktadır. Bununla birlikte, hiçbir aşı yüzde 100 etkili olmadığı için hâlâ enfeksiyon riski olduğunu görebiliriz ve çift aşılı bazı kişilerin hâlâ virüsten hastalanabileceğini biliyoruz. Yani kısıtlamaların hafifletilmesine rağmen birbirimizi korumaya yardımcı olmak ve enfeksiyon oranını azaltmak için yine de hepimiz dikkatli davranmalıyız” diyor.

"AŞI OLMAYANLARIN DURUMU AĞIR SEYREDİYOR”
Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi Başhekim Yardımcısı Op. Dr. Mehmet Mustafa Altıntaş

Koronavirüs sebebiyle hastaneye gelenlerin yüzde 90’ının aşısız ya da tek doz aşılı olduğunu çok net gözlemliyoruz. Aşısız kişilerin kliniği çok ağır seyrediyor, hatta yoğun bakım ihtiyacı da daha fazla oluyor. Aşılı vatandaşlarımızdaysa oluşan bağışıklık sayesinde koronavirüs enfeksiyonu daha hafif seyrediyor ve hastaneye yatış oranı da oldukça düşük görülüyor.

Tek doz aşı bu mücadelede yeterli değil. Mutlaka ikinci doz aşıların yaptırılması gerekiyor. Hatta aşılamada, riskli grupta olanların ve sağlık çalışanlarımızın mutlaka üçüncü doz aşılarını da yaptırmalarını tavsiye ediyoruz. Bu pandemiyle mücadelede vatandaşlarımızdan tedbirlere uyum sağlamalarını ve bir an önce aşılarını yaptırmalarını rica ediyoruz.

YÜZDE 95

Hastanede yatan hastalardan aşısı tamamlanmamış kişilerin oranı.

YÜZDE 5

Tam aşılı olup hastalığa yakalananların oranı.

YÜZDE 87

Aktif vakalar içinde aşısı tamamlanmamış kişilerin oranı.