Güncelleme Tarihi:
Köln, Bonn Havalimanı’na inmek üzereyiz... Kafamda sadece, ortasından nehir geçen bir şehir var. İnsan duyularıyla hissetmediği, yani dokunmadığı, görmediği bir şeyin hayalini de
kuramıyormuş. ‘Doğuştan kör olmak bu olmalı’ diye düşündüm, ilk kez hissettim doğuştan kör olmanın nasıl bir şey olduğunu.
“Koltuğunuzu dik, perdeyi açık konuma getirin...” anonsunu dinlerken uçak alçalıyor, ‘kuramadığım’ hayallerime doğru yaklaşıyordu. Uçağın tekeri yere değdiğinde “Artık hayalini kurmaya başlayacağım” diye kendi kendime konuşuyordum. Kalacağımız eve varır varmaz valizleri içeri atıp bir market bulmaya çıktık. Fakat her yer kapalı... Benzin istasyonları dışında akşam 20.00’den sonra burada kimse çalışmıyormuş. Sokaklarda çıt yok.
Herkes selam veriyor
Burası Almanya, Köln’e bağlı Rodenkirchen. Hiç yokuş yok, çok düz bir arazide bu ilçe. İlk gece uzun bir yürüyüş yaptım. Kaldırımlar çok geniş ve yoldan yüksekliği sadece üç parmak kadar. Yolda mısınız, kaldırımda mı belli değil. Çok dikkatli olmak gerekiyor. Kaldırımlar geniş ve bir o kadar da düz fakat her yan ağaçlarla çevrili. Bu sebeple ağaç kökleri kaldırımda irili ufaklı tümsekler yaratmış sanırım. Arada bir ufak tümsekleri atlıyorsunuz. Yolla kaldırımda yürüdüğünüz alan arasında ağaçlar olduğu için arabalar da çok rahatsız etmiyor.
Kaldırımlar aynı zamanda bisiklet yolu olarak kullanılıyor. Kimse yürümüyor burada! Bisikletlerden korktum ilk anlarda. Günün belli saatlerinde bisiklet trafiği yoğunlaşıyor olsa da her yaklaşan mutlaka ziliyle sizi uyarıyor, durup yol veriyor.
Yanınızdan geçen herkes mutlaka selam veriyor burada. Yaya geçitlerindeki ışıklardaysa tik tak sesleri var. Sadece, bizdeki sarı çizgiler hiç yok. Kaldırımlar çok geniş, o yüzden kaybolma ihtimaliniz var, çok iyi baston kullanmanız gerekiyor. 7 km’den fazla yürüdüm. Sadece bir araba kaldırımda park etmiş halde karşıma çıktı. Sanırım bir istisna olmalı çünkü bunun dışında hiç rastlamadım. Kaldırımlarda çöp kovası da hiç yok. Onların da ayrı bir yeri var her sokakta, dolayısıyla görme engelli birine hiçbir şekilde sorun çıkarmıyorlar.
Otobüs duraklarıysa sadece üçgen şeklinde bir direkten ibaret. Sağında, solunda herhangi bir cam bariyer yok. Durak, kaldırımın yola en yakın kısmına konmuş ve o da size engel olmuyor.
Daha sonra Köln’ün merkezinden tekrar yazacağım. Bakalım neler yaşatacak bana bu şehir. Belki buradaki işim bittiğinde şehrin hayalini kurabileceğim...