‘İçedönük, dışa kapalıyım’

Güncelleme Tarihi:

‘İçedönük,  dışa kapalıyım’
Oluşturulma Tarihi: Ocak 29, 2023 07:00

Yabancılarla tanışmayı sevmem, konsere gitmek benim için sosyalleşmek değildir. Ama eve kapanmak da bana göre değil. İşte bir içedönük ‘birey’ olarak yıllar içinde sosyal hayatta ‘dışa kapalı’ ayakta kalmak için geliştirdiğim taktikler...

Haberin Devamı

Her yıl olduğu gibi birçoğumuz yeni yıla yeni kararlar alarak başladık. Ben de bari 2023’te sosyal hayata aktif bir şekilde karışayım diyordum. Ama daha ocak ayı bitmeden kararımdan döndüm. Yok, yok, ben böyle iyiyim. İçedönük olarak sosyalleşmekten memnunum. Nasıl mı yapıyorum? Gelin yılların deneyimini size anlatayım...

‘Uzman oldum’

Kendimi bildim bileli içedönük bir karakterim olmasına rağmen bundan hiç şikâyetçi değilim. Tek başıma da gayet güzel vakit geçirebiliyorum. Eve girip
dış dünyaya kapımı kapadıktan sonra benden mutlusu yok. Evde oturup sıkıldığım zamanlar nadirdir. Hatta
kimi zaman gün yetmez, gece geç saatlere kadar bir şeylerle oyalanırken bulurum kendimi.

Öte yandan bugüne kadar sosyal hayattan da hiç uzak kalmadım. Dışarıda dostlarımla uzun saatler aynı masada oturmaktan, sohbet etmekten, konsere, partilere gitmekten büyük mutluluk duyarım. Biliyorum bunlar
hiç de içedönük bir karaktere uygun alışkanlıklar değil. Ama akıl sağlığımı korumak için yıllar içinde bu durumu idare etmekte uzman oldum diyebilirim. Ocak ayı yeni yıl partileri ve çeşitli organizasyonlardan dolayı davetlerle geçtiği için bu uzmanlığım da işe yarıyor!

Haberin Devamı

Birkaç örnek vereyim... Eğer tanımadığım insanların da olduğu bir yemeğe davetliysem, öncesinde aynı yemeğe gelecek arkadaşlarımı arayıp bana yanlarında yer ayırmalarını tembihlerim. Bunu yapmayı unuttuğumdaysa masadaki yabancı yüzlerden mümkün olduğunca en uzak köşeyi seçip oraya otururum. Cam kenarı olması tercihimdir,
bu sayede konuşmak yerine dikkatimi manzarayı izlemeye verebilirim. Bir keresinde arkadaşım “Meltem pes artık! Sırf çocukla konuşmamak için dakikalarca gökyüzünü izledin” diye isyan etmişti. Öyle sohbet açan biri hiç olmadım, karşımdaki kişinin hayatını da çok merak etmem. “Nerelisin” diye sormak örneğin, aklıma bile gelmez. Ama anlatırsa dinlerim. İyi bir dinleyiciyim.
Yine de bir süre sonra odağımı kaybedebilirim.

Konserler ve partiler birçok insan için sosyalleşmenin adresidir. Benim içinse müzik dinlemenin dışında bir anlam ifade etmez. Binlerce kişiyle de tek başıma da konseri aynı zevkle izleyebilirim. Beni rahatsız etmedikleri sürece sağımda solumda
kim var merak etmem. Neyse ki “Müziğin sesi çok yüksek. Şu an seni duyamıyorum” gibi harika bir bahanem de var.

Haberin Devamı

‘Klişeler yoruyor’

Sadece yılda bir kere gördüğüm birine “Ne zamandır görüşmüyoruz. Arayı bu kadar açmayalım” gibi klişe cümleler etmek beni yorar. Sohbet açmak için fırsatlar yaratmamaya dikkat ederim. Kokteyl gibi etkinliklerde ortada değil, duvar süsü gibi kenarda dururum. Bir de sosyal hayata karışacağım zaman kıyafetimle, hareketlerimle çok dikkat çekmemeye çalışırım. Jean-Paul Sartre “Cehennem başkalarıdır” derken elbette benim sosyal hayatta hissettiğim rahatsızlığı anlatmıyor ama ne zaman bunalsam bu söz ister istemez aklıma geliyor.

 Yalnızlığından  keyif alanların işlevselliği bozulmaz’

Fundem Ece, uzman klinik psikolog, psikoterapist

İçedönük kişiler kendini ifade etmekte ve sosyal ortamlarda kendi potansiyelini ortaya koymakta güçlük yaşayabilir. Kişi, iş ve kariyer seçiminde bile kendi başına yapabileceği mesleklere yönelir. Yazılımcılar, senaristler daha içedönük olabilir...

Haberin Devamı

İçedönük yapı, içekapanık bir yapıya dönüşürse tedavi edilmesi gerekir. Kişi artık hiç insan içine çıkmak istemez, sosyallikten kaçınır, kendisini ifade edemez, dışarı çıktığında kaygıları çoğalır ve iletişim kurarken teklemeler artarsa tedavi önerilir.

Ama içedönük yapıdakiler, kendisine dönebilen, yalnızlığından keyif alabilen kişiler olduğu için bu durum onun işlevselliğini bozmaz. Sosyalleşmesi gerektiğinde sosyalleşebilen bireylerdir.

İçekapanık kişi sosyal hayata uyum sağlamak için sosyal ortamda birlikteyken kendini rahat ve güvende hissettiği insanlarla ilk adımı atabilir. Bu kişi kardeşi, arkadaşı olabilir... Sosyalleşmeden kaçınma ileri boyuttaysa bu kez çevresindeki insanlar onu destekleyebilir.

Haberin Devamı

Sosyal fobideyse kişi sosyal ortamlarda kaygı duyup fiziksel semptomlar yaşayabilir. Örneğin terleme, titreme ve kekeleme… Karamsar düşünceler hâkimdir; “Rezil olacağım şimdi, beni eleştirecekler” ya da “Yanlış bir şey söylersem küçük düşerim” gibi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!