Güncelleme Tarihi:
Genetik kodları aynı olan ama birbirinden ayrı büyüdüğü için farklı hastalıklara, davranış biçimlerine sahip ikizler... Ya da kıtlık yaşayan
bir toplumda bebeklerin, DNA’sı iri olmasını gerektirse bile ufak tefek kalması....
Epigenetik bilimi bu gibi çevresel faktörlerin canlılar üzerindeki etkilerini araştırıyor.
Son yıllarda daha da önem kazanan bu konuyla ilgili merak ettiklerimizi ‘Epigenetik Devrimi’ kitabının yazarı, biliminsanı Nessa Carey’ye ve ‘Genlerden Davranışlara Epigenetik’ kitabının yazarı, moleküler biyoloji uzmanı Prof. Dr. Korkut Ulucan’a sorduk.
‘Agresifliğin temelini genetik, şiddetini çevre belirliyor’
◊ Biyolojik özelliklerimizden sadece genlerimizi sorumlu tutarsak hem çok iddialı hem de hatalı davranmış oluruz. Tıpkı genler gibi epigenetik özelliklerin de bir soydan diğerine aktarılabildiği son 10 yılda daha net anlaşıldı. Davranış kalıplarımızın belirlenmesinde genler ve çevre (epigenetik) beraber etkilidir. Burada hangi özelliklerin genlerden, hangilerinin genetik ve çevre etkileşimiyle oluştuğunu belirlemek zordur. Hatta bazı davranış kalıplarımız var ki genetik temelini oluşturur, çevre şiddetini belirler; örneğin agresyon.
◊ Epigenetik genel anlamda aynı koşullar altında neden bireyler farklı davranır ya da değişik hastalıklara yakalanır gibi sorulara cevap arar. Yaşadığımız bölgenin iklimi, nemi, oksijen miktarı, besinleri gibi faktörler epigenetiğin temel mekanizmasını oluşturur. Örneğin Sardunya, Okinawa veya İkaria Adası gibi bölgelerde çevresel faktörler, epigenetik mekanizmayla uzun yaşamı tetikler. Tabii bu bölgelerin ortak özelliğinin ada hayatı ve bitkisel besinler olduğu düşünülürse epigenetiğin etkisi daha da öne çıkar.
◊ Epigenetik özelliklerin belirlenmesi, en az 3-4 soyluk bir takip çalışması gerektirir. Ama çarpıcı bir örnek şu olabilir: İnsanların stres metabolizmasında rol alan bir gen var. Bu gen, hamileliklerinde şiddet gören kadınlardan doğan bireylerde daha farklı çalışır. Stresli koşullarda bu bireylerin daha hassas davranmasına sebep olur.
‘Audrey Hepburn’ün inceliği kıtlıktan’
◊ Epigenetik, sabit-değişmez bir genetik kodun çevreye tepki verebilmesinin altında yatan nedendir. Doğa (DNA) ve yetiştiriliş (çevre) arasındaki gizli kayıp halkadır.
◊ Genomu tamamen aynı olan tek yumurta ikizlerinde bazı farklar görürüz. İkizler yaşlandıkça epigenetik açıdan farklılaşırlar. Örneğin farklı sağlık sıkıntıları yaşarlar. Epigenetik sistem son derece dinamiktir ve sürekli değişir.
Yaşlılık epigenetik bir bozulma...
Harvard Tıp Fakültesi’nde genetik profesörü ve Yaşlanma Biyolojisi Araştırma Merkezi’nin eş direktörü David Sinclair geçen hafta epigenetikle ilgili çok önemli bir bilimsel makale yayımladı. 13 yıllık çalışmanın ürünü olan araştırmaya göre yaşlanmanın temel nedeni DNA’daki mutasyonlar değil, epigenetik talimatlarda ters giden hatalar ve bu tersine çevrilebilir. Çalışmada farelerin yaşlanmasına epigenetik bilgideki bir bozulmanın neden olduğu anlaşılıyor. Epigenomun bütünlüğünün yeniden sağlanmasıysa bu yaşlanma belirtilerini tersine çeviriyor.