Güncelleme Tarihi:
Yaklaşık 27 yıldır insan mikrobiyotası üzerine araştırmalar yapan, Next-Microbiome şirketinin kurucu ortağı Ali Rıza Akın’la geçen ay çevrimiçi olarak söyleşi yapmıştık. Bu kez kendisini İstanbul’da yakaladık ve yüz yüze buluştuk. Zaten ona soracaklarımız da bitmemişti: “Çocuklarınıza miras bırakacağınız en güzel şey inci küpeleriniz değil, sağlıklı bakterileriniz.”
◊ Bize en son mikrobiyotamıza iyi bakın dediniz, nasıl iyi bakacağız?
Tüm dünyada herkesin yediği yiyecekler aşağı yukarı aynı. Salatalık, maydanoz, dereotu, hepsi aynı tür bakterilere destek oluyor. Oysa nadir bitkiler de var. Örneğin maca. Güney Amerika’da yetişiyor. İnsan mikrobiyotasına süper destek oluyor. İşte bu tür nadir bitkilerle beslenemediğimiz için vücudumuza hep aynı bakterileri alıyoruz. Böyle bitkilere sürekli ulaşamayız tabii ki. Bu yüzden et ağırlıklı beslenmektense yeşillik yemeyi tercih etmeliyiz.
◊ Bağırsaklarımızdaki bakteriler açısından yeşilliklerin önemi nedir?
Yeşilliklerin içindeki besinlerin hepsi mikrobiyotamıza destek oluyor ama organik olmaları çok önemli. Maydanozlu, dereotlu salatalar yapın. Üzerine zeytinyağını ve bir kaşık sirkeyi mutlaka ekleyin. İçine keçi peyniri veya hamsi koyabilirsiniz. Akşam onu yiyin, sabah mutlu bir şekilde uyanırsınız. Bahçeden kendi kendine fışkıran semizotunu, madımağı, ebegümecini kapın. Bu bitkiler şu an dünyanın en değerli şeyleri.
◊ Balığın içinde mikroplastik, dana veya tavukta da antibiyotik var. Proteini nasıl alacağız?
Hamsi veya sardalya yiyin. Bunlar en ucuz ve en sağlıklı balıklar. Büyük balıklara göre içinde daha az mikroplastik var. Fırsatım olsa her gün hamsi yerim. Ayrıca en sağlıklı et köydeki keçi. Üretim tesislerindeki hayvanların hepsine antibiyotik yapılıyor.
◊ Kuru fasulye, nohut, mercimek... Baklagillerde durum nedir?
Onlar yoğun karbonhidrat içeren besinler. Bir şey söylersem kuru fasulye lobisi kızıyor (gülüyor) ama ben çok sevsem bile senede bir kez yerim. Haşlayıp salatanızın üzerine bir kaşık fasulye, nohut ya da yeşil mercimek atabilirsiniz.
◊ Peki, şeker...
Mikrobiyotamızı dövüyor. Zehir gibi... Ben bunun deneyini yaptım. 300 çeşit bakterimiz var diyelim. Bunlara şekeri verdiğiniz anda kötü bakterilerin sayısı bir anda artıyor, iyi bakteriler azalıyor.
◊ Peki çikolata yiyebilir miyiz?
Tabii, çok güzel bir prebiyotik. Bitter tercih edin ve içinde şeker olmasın.
◊ İnsan yemek yerken yanında bir şeyler içmek istiyor...
Fermente ürünler olabilir, örneğin soğuk şalgam suyu.
◊ Önüne gelen detoks diyeti veriyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
En sağlıklı olan, sürekli aynı tür yiyecekleri tüketmek değil. Sürekli lahana veya kereviz sapıyla beslenemezsiniz. Önemli olan çeşitliliği arttırmak. Ayrıca yemeklerden önce bir kaşık sirke içmenizi öneririm. Hayatınız bambaşka olacak. Elma veya üzüm fark etmez ama organik olmalı. Çünkü sirke mikrobiyotamızı aktif hale getiriyor.
◊ “Kadın mikrobiyotası çok kompleks” demiştiniz. Erkeklerinkinden farkı nedir?
Kadın ve erkek mikrobiyotasında büyük fark var. Kadın olarak kimyasallarla dolu bir yiyecek tükettiyseniz o maddeler sizin vücudunuzda 24-27 saat arası kalıyor, erkeklerde 7 saat. Erkeklerin kolay kilo vermesinin nedeni de bu. Erkek önüne geleni yiyor, bunlar 7 saatte temizleniyor. Kadınsa bütün gün bedelini ödediği için içgüdüsel olarak yediklerine dikkat ediyor. Bu, onları daha dirençli yapıyor. Bu davranışı çocuklarına ve torunlarına fayda sağlıyor. Sağlıklı beslenince çocuklarınızında bağırsakları sağlıklı hale geliyor. Nesiller boyu devam ediyor. “Cennet annelerin ayaklarının altında” derler ya, öyle. Miras bırakacağınız en güzel şey inci küpeleriniz değil, sağlıklı bakterileriniz.
“Biliminsanları çok kavga eden çiftlere bakıyor, mikrobiyotaları haşat olmuş. İyi geçinenlerdeyse daha sağlıklı.”
“ARAMIZDAKİ KİMYA...”
◊ Ruh sağlığımızda da bakterilerin etkisi var, değil mi?
Yeni bilimsel çalışmalarla ağız floramızın ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor. Üniversitelerde çocukların ağız florasına bakıyorlar. Görüyorlar ki ölümle ilgili düşünceleri olan çocukların ağız mikrobiyotaları dengesiz. Yediğimiz, içtiğimiz her şey ruh halimizi etkiliyor.
◊ Ağız mikrobiyotamıza nasıl iyi bakacağız?
Hijyen için kullanılan gargaralar çok zararlı, diş macunlarındaki florür de öyle. Gazozlar, enerji içecekleri... Bunlardan uzak duracağız. İkili ilişkilerde de bakteri transferi oluyor. Sizdekiler ona, ondakiler de size geliyor. Biri size çekici geliyorsa bunda bakterilerin etkisi var. “Aramızdaki kimya” diyoruz ya, işte bunun sebebi bakteriler.
◊ Hoşlandığımız kişiyi böyle mi seçiyoruz yani?
Evet, tabii ki öyle. Bazen en yakışıklı adam gelse “Bana ne” diyebilirsiniz. “Kimyam uyuşmadı” diyorsunuz. Ya da tam tersi, bende olmayan bakteriler onda varsa, çekici gelebiliyor. Çok içgüdüsel bir durum bu. 3,5 milyar yıldır bu bakteriler dünya üzerinde yaşıyor. Her şeyi biliyorlar. Bizi yönetiyorlar. Bakterilerin birbiriyle uyumu çok önemli.
◊ “Geçimsiz çiftlerin mikrobiyotası da kötü” diye bir paylaşım yapmıştınız...
Ohio’daki biliminsanları çok kavga eden çiftlere bakıyor ve görüyorlar ki mikrobiyotaları haşat olmuş. İyi geçinenlerdeyse daha sağlıklı. Bir evde ev yemeği ne kadar pişerse o kadar iyi... Ayrıca ortamınızı değiştirin. “Tatilde ilişkimiz düzeldi” derler ya, çünkü farklı bir yerde değişik bakterilerle karşılaşırsınız.
‘NE KADAR KOKULUYSA O KADAR İYİ’
◊ Bağırsaklarımızın sağlıklı çalıştığını nasıl anlarız?
Herkes kendi kakasını normal sanıyor çünkü başkasınınkini görmüyor. “Kakan nasıl” diye soruyorum. “Normal, haftada bir çıkıyorum” diyor. Bu normal değil! Normali şu: Günde bir veya iki defa zorlanmadan kaka yapmalısınız. Sosis şeklinde, hafif sert de olabilir. Bristol skalası adında bir tablo var. Onda kaka numaraları var. 3 ve 4 numaralı olanlar normal. Tabii yediklerinize göre bu değişebiliyor.
◊ Gaz çıkarmak sağlıklı mı?
Herkes pırt yapsın. Gaz varsa bunun bir nedeni vardır. Pırt fevkalade sağlıklı ve her insan günde 20-25 kez gaz çıkarmalı. Günde 1,5 litre gazın çıkması lazım. Eğer olmuyorsa kesinlikle bir sorun vardır. Ne kadar kokuluysa o kadar iyi. Bakteriler birtakım metabolikler üretiyorlar ve bu
sizin sağlığınıza iyi geliyor. Örneğin bütirik asit (kısa zincirli bir yağ asidi) insan sağlığına çok yararlı. Çürük yumurta kokusu en iyisi. Arkadaşlar “Gaz çıkardı, kokuyor” diyorlar. Ben “Bağırsaklar çalışıyor” diyorum.