Güncelleme Tarihi:
Hayatın içinde koşuştururken zaman hiç akmıyor gibi geliyor insana ama şöyle durup geriye baktığınızda o süre kısacık görünüyor. İşte o an anlıyorsunuz, tam 41 yıl geçmiş. Özellikle bayramlarda bunu daha yoğun hissediyorsunuz. El öperken eli öpülen durumuna gelmek de ayrı bir duygu tabii. O yüzden “Nerede o eski bayramlar” demeyeceğim, bence hepsi yaşanırken çok güzel. Çocukken büyüklerimiz boşuna demediler, “El öpenleriniz çok olsun” diye.
O zamanlar yeni bayramlıklarım olacağı için çok heyecanlanırdım. Şimdi kendi içimdeki o coşkuyu hissediyorum çocuklarımda da. Bu da çok farklı bir mutluluk benim için. Ben de tıpkı onlar gibiydim, alışverişten sonra en zoru bayramı beklemek olurdu.
Sıra alışverişe geldi
Bu seneki bayram coşkuma bir de ilk yurtdışı seyahatimin heyecanı eklendi. Uzun zamandır sonucunu beklediğim vize başvurum kabul edildi. Ailemden bir süre ayrılacak olmanın burukluğunu hissetsem de bayram alışverişine kaptırdım kendimi. AVM’lerde kızımla en çok eğlendiğimiz bölüm ayakkabı reyonları oluyor. Benim ayaklarım çok küçük, o yüzden maalesef erkek bölümünde bana göre bir model bulmakta zorlanıyorum. Genellikle üniseks spor modelleri tercih etmek zorunda kalıyorum. İlginç olanı da şu; bazen 39 numara erkek ayakkabısı bulamazken kadın reyonlarında 40 numarayı görüyorum. Bu alışverişimizde de yine kızımla birlikte ayakkabıların olduğu bölüme gittik. Beğendiğimiz modeli gösterip 38 numarasını istedik. Görevlinin gelmesiyle birlikte kızım kıs kıs gülmeye başladı. Neden bu kadar eğlendiğini sorduğumdaysa durumu açıkladı. Meğer numara küçük olduğu için ayakkabıyı getirip direkt kızıma vermiş. Ben de kahkaha atmaya başlayınca mağaza görevlisi de bize eşlik etti. Hep birlikte gülüp eğlenip alışverişimizi sonlandırdık. Yemek zamanının geldiğini görüp bir de iftar telaşının içine daldık.
AVM’de yemek bölümü çok kalabalıktı, bir şekilde yiyeceklerimizi alıp oturduk. Baba yüreği işte, önümüzdekilere yumulurken geçirdiğimiz bu güzel günü düşünüp birden duygulandım. ‘Dünyaya gelen büyüyor’ dedim içimden. O habersiz patateslerini yerken ne kadar şanslı olduğumu fark ettim. Benim bir kızım var! En yakın arkadaşım, birlikte eğlendiğim, güldüğüm, her şeyimi paylaştığım... Kimsesi olmayan, yalnız yaşayan, bayram alışverişini kendi yapamayan insanlar olduğunu hatırladım. İçimi tekrar büyük bir sevgi kapladı. Sonra o da anladı bende bir gariplik olduğunu; “Ne oldu baba? Neden yemiyorsun? Patateslerini alabilir miyim” dedi. Gülümsedim ve tabağımı onun olduğu tarafa doğru uzattım.
Nice güzel bayramlara
Bu bayram ailemden ayrı kalacağım için bir burukluk oldu içimde ama yine de nereye gidersem gideyim bu özel günün coşkusunu hep yanımda taşıyacağımı fark ettim. Aramızda olamayanlara rahmet dilerken yanımızdakilerin kıymetini bilerek nice güzel bayramlarımızın olmasını hayal ettim.