Güncelleme Tarihi:
Fosil yakıt tüketimiyle artan sera gazı emisyonları bizi insanlığın şimdiye kadar yüzleştiği en zorlu süreçle karşı karşıya bırakmaya başladı bile! Kuruyan göller, bitmeyen yangınlar, hızla kirlenen toprak ve su, afet boyutunda hava olayları...
Devletler her ne kadar durumun vahametinin farkında olsa da gerekli önlemleri hayata geçirmeye hâlâ ayak diriyor. Oysa yerküre, sanayi öncesi ortalamalara göre 1.5°C daha ısınırsa, geri dönüşü mümkün olmayan bir yıkımla karşı karşıya kalacağız. Bundan en çok endişe duyanlar ve dolayısıyla harekete geçenler de gençler. Haliyle büyüklerden umudunu kesen gençler yavaş yavaş ipleri eline almaya başladı. Greta Thunberg’in iklim krizine karşı fitilini ateşlediği eylemler Türkiye’deki gençlerde de karşılık buldu. Eylemleriyle de söylemleriyle de değişim talep ediyorlar.
‘Niçin çalışıyorum ki!’
Çevre farkındalığı yaratmaya çalışan iki liseli iklim aktivisti, Duru Barbak ve Alara Civelek de ‘1.5derece’ isimli Instagram hesabını bu sebeple kurdu. Acilen yeşil ekonomiye geçilerek gezegenin geleceğinin kurtarılmasını talep ediyorlar...
Duru Barbak 17 yaşında ve Saint-Joseph 11’inci sınıf öğrencisi. “Politikacıları ve şirketleri anlayamıyorum. Onlar bu dünyada yaşamıyorlar mı? Neden bilimi ciddiye almıyorlar? Bu beni çok kızdırıyor” diyor ve ekliyor: “Eskiden sinemacı olmanın hayallerini kuruyordum. Şimdi ‘Niçin çalışıyorum ki’ diye düşünüyorum. Çünkü bu gidişle hayallerimizi gerçekleştireceğimiz bir dünya olmayacak. Bu nedenle artık ya çevre konusunda çalışmak ya da yönetici olup karar verici bir konuma gelmek istiyorum. Ne yazık ki bizim geleceğimizi düşünen bir yönetim anlayışı yok dünyada.”
Şirketlere ve politikacılara olan kızgınlığına rağmen yine de umutsuz olmadığını ekliyor sözlerine Barbak. Özellikle yaşanan kuraklık nedeniyle daha önce iklim krizini ciddiye almayanların dahi “A bu iş kutup ayısının ayağının altındaki buzdan ibaret değilmiş. İklim artık benim hayatımı da etkiliyor” diye düşünmeye başladığını anlatıyor ve “İnsanlar durumun ciddiyetinin farkına varmaya başladı. Bu olursa değişim gelir. Devlet ve şirketler insanları memnun etmek zorunda sonuçta. Şimdilik yapmaya çalıştığımız da bu. Değişime zorluyoruz. Umudum insanlığın ortak gücünde. Çünkü karar alıcılardan daha güçlüler” diyor.
Alara Civelek de Duru Barbak’la yaklaşık bir buçuk yıldır iklim grevlerine katılıyor. O da 17 yaşında ve Saint-Joseph 11’inci sınıf öğrencisi. Bizimle konuşurken “Şu an dışarıdayım mesela ve kışın ortasında kısa kolluyla terliyorum” diye söze başlıyor.
‘Büyükler de çabalasın’
Gelecekten büyük endişe duyan Civelek, “Doğanın dengesi bozuluyor ve biz bunu görüyoruz. Bu ‘20 dereceyse 22 olur canım, ne olacak ki’ denilebilecek bir durum değil. Ciddi sonuçları var. Geleceğimizi önemsiyoruz. Diğer canlıların yaşam hakkına saygı duyan bir gezegende yaşamak istiyoruz. Bize kalacak bu gezegen. Bizim gibi büyüklerin de iyileştirmek için çabalamalarını istiyoruz” diyor.
Civelek de geleceğinin iklim krizi tarafından çalındığını ifade ederek şunları söylüyor: “Şu anda başka şeyler yapmak isterdim. Örneğin okyanusları seviyorum, sanatı seviyorum. Gelecekte de bunlarla ilgili bir şeyler yapmanın hayalini kuruyordum. Ama şu an bunlara odaklanamıyorum. İklim krizini çözmeden bunlar benim hayatımda hak ettiği ölçüde olamayacak. O yüzden kendimi buna adadım. Böyle bir yol çizmeye karar verdim. Keşke tutkularımızı özgürce takip edebilseydik. Ama önce gezgeni kurtarmaya ihtiyacımız var.”