Güncelleme Tarihi:
Bu yıl 661’incisi düzenlenen Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri finalinde rakibini yenen Cengizhan Şimşek, başpehlivan unvanını alarak altın kemerin sahibi oldu. Burma bıyıklarıyla dikkat çeken 26 yaşındaki genç pehlivan, finalde “Er meydanının karizmatik başpehlivanı” diye anons edildi. Antalya’nın Serik ilçesi Gebiz Köyü’nden müsabakalara katılan Şimşek, yörük kültüründe mütevazı bir hayat yaşıyor. Yaylalarda çobanlık yapıyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi ASAT Spor kulübü güreşçisi Cengizhan Şimşek’e başpehlivan unvanını aldığı andaki hislerini, yörük hayatını, idmanlarda eşekle çalışmasını, nasıl beslendiğini ve bundan sonraki hedeflerini sorduk...
* Kazandığınız anda neler hissettiniz?
Hedefimiz her pehlivanın da hayal ettiği gibi o altın kemeri kuşanmaktı. O anki duygularım hayal gibiydi. Rüyalarım da gerçek oldu. Beni seven, izleyen, desteklerini hiç esirgemeyen arkadaşlarım ve hocalarımdan Allah razı olsun. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Muhittin Böcek’in ellerinden öpüyorum. O gurur ve mutluluk çok güzel bir duygu. Kendime “Cengizhan sen bu kemeri alacaksın. Senin eksiğin yok, fazlan var” dedim. Bu başarıyı ailem için, kendim için ve bizi izleyen seyirciler için elde ettim.
* Güreşe ilginiz nasıl başladı?
Babam gençlik yıllarında güreş yapmış. Merakım onun fotoğraflarına bakarak ve daha sonra internetten güreş videoları izleyerek başladı. Bu bir ata sporu öncelikle. Dünyanın en zor sporlarından biri. İki rakip var biri yenecek, biri yenilecek. Sıcağın altında güreşiyorsunuz, üzerinizde kıspet var. Yani geçmiş dönemleri de araştırarak “Sen bu sporu yapabilirsin Cengizhan” dedim kendime. Böylelikle güreş hayatıma başlamış oldum. Babam bana çok destek oldu...
Fast food nedir, tadını bilmem. Sabah kalkınca 10 yumurta yerim
* Güçlü olmak adına nasıl besleniyorsunuz? Soframda olmazsa olmaz dediğiniz besinler neler?
Genelde günlük iki öğün kırmızı ve beyaz et yiyorum. Yörük hayatı yaşadığımız için bizim soframıza gelen her yiyecek doğal. Koyun yoğurdu, keçi peyniri, kendi zeytinimizi üretiyoruz... Domatesimizi seracılıkla uğraşan eniştelerim gönderiyor. Dışardan
hiç katkılı madde almıyoruz. Fast food nedir, tadını bilmem.
* Sabah: İdmanlarım varken, sabah kalktığımda 10 tane yumurta, tereyağı, bal, beş-altı zeytin, keçi peyniri, domates, salatalık yerim. Yanında maydanoz, yeşillik olur. Ekmek hiç yemem.
* Öğlen: Ağır bir spor yaptığımız için kırmızı et ve protein ağırlıklı beslenirim. Bir öğünde en fazla 600 gram et yerim. Et haşlama, kavurma veya kızartma olur… Yanında bir tabak pirinç pilavını çok severim. Tere, roka yeşillik eksik etmem. Yanında mevsimine göre bir tabak sebze yemeği olur.
* Akşam: Öğlen kırmızı et yediğim zaman, akşam beyaz et yerim. Haftada 3 gün balık... Pirinç pilavı hep masamdadır. Yanında yine yeşillik ve çorba olur. Sebze yemeği de tüketirim. Mangal vazgeçilmezimdir. Oturdum mu
bir mangal dolusu pirzola yerim.
Bıyıklarıma badem yağı kullanırım “Rahmetli dedelerimde de aynı bıyıktan varmış. Ben de denemek istedim.Sonra dahoşuma gitti.Bakımı için badem yağı kullanırım.”
Bizim için eşek arabadan çok daha değerlidir
* Eşeği kaldırarak antrenman yaptığınıza dair haberler çıktı...
Sosyal medyaya yanlış yansıtılmış. O bizim eşeğimiz. Yörüklerin zaten eşeği, katırı eksik olmaz. Yaylamızda arabanın gitmediği yerde eşekle yük taşırız. Bizim için eşek, arabadan çok daha değerlidir. O video iki sene önce hemşehrilerimizle göç yaparken çekilmişti. Eniştem “Bunu kaldırabilir miyiz” demişti. Ben de onu tartmak için eşeği kaldırdım. Yani herhangi bir art niyet yoktu. Sosyal medyada bazı yorumları okudum, güldüm. Eşeği sadece bir kez kaldırdım ve indirdim.
‘Güzel imaj oldu, er meydanına yakıştı’ dediler
* Artık bıyığınız sizin simgeniz haline geldi...
Er meydanına ilk çıktığım zamanlar bıyıklarım yoktu. Yanaklarımda da genetik olarak sakal çıkmıyor zaten. Ustalarım, abilerim “Bıyık bırakalım” dediler. Tarihte özellikle Yeniçeriler’de ve Osmanlı’da böyle bıyıklar olurmuş. Rahmetli dedelerimde de aynı bıyıktan varmış. Ben de denemek istedim. Bıyıklarım uzamaya başladıktan sonra değişik bir imaj oldu. Ben de beğendim, hoşuma gitti. Er meydanında bir simge haline geldi. Hakemlerimiz, ustalarımız “Güzel bir imaj oldu, er meydanına yakıştı” dediler. Bazısı palabıyık, bazısı burma bıyık, kimisi de kaytan bıyık diyor.
* Bıyık bakımı için yaptığınız herhangi bir şey var mı?
Berberim düzenleyip onarır. Ben de bıyıklarımın bakımı için badem yağı kullanırım. Onun dışında özel bir şey yapmıyorum.