Güzel olan güzel, temiz olan temiz görülür

Güncelleme Tarihi:

Güzel olan güzel, temiz olan temiz görülür
Oluşturulma Tarihi: Ekim 20, 2024 00:00

Biz gittiğimiz yerleri kokusundan, dokusundan, sesinden anlarız. Etrafımızdaki şeylerin güzel olup olmadığını anlamak için illa görmemiz gerekmiyor.

Haberin Devamı

Pazartesi günü kızımı okul için uyandırmaya, bir yandan da kahveyi hazırlamaya çalışırken camı açtım, dışarıda neler oluyor diye pencereden bir bakayım istedim. Tabii bakmak için pencereden sarkmama gerek yok, camın açık olması yetiyor bana.

Yoğun bir araç trafiği var, herkes işine gitmeye çalışıyor. Bizim mahallede trafik 8.30’a doğru yavaşlıyor, 9.00 gibi sakinlik çöküyor. O sakinlik gelince insan “Oh be” diyor. Tam o sırada ne kadar uyarsak da kaldırıma park eden komşumuz arabasını çıkardı.Arabadan Barış Manço’nun sesi yayılıyor. ‘Unutamadım’ şarkısı çalıyor. Birden unutamadıklarımı düşünmeye başlıyorum.

Çok geçmişe gitmedim, son birkaç haftada duyduğum “Görmemek iyi de olabilir” diyenler geldi aklıma.“Neden” diye soruyorum böyle diyenlere. “Çirkin olan yerleri görmüyorsun çünkü” diyorlar. İyi ama kime göre neye göre çirkin ya da güzel? “İyi de kokusu, dokusu, tadı, en önemlisi sesi yok mu, hiç bu açıdan düşünmediniz mi” diye soruyorum. Bir süre sessizlik oluyor. Söyleyenini görmediğiniz bir şarkıyı beğenmez misiniz, tadını beğenmediğiniz bir içeceğin size yaşattığını yaşamaz mısınız, tabii ki yaşarsınız.

 

Haberin Devamı

ÇOK ŞEY GÖRÜYORUM

Biz gittiğimiz yerleri anlamak için dokunmaya, tatmaya, koklamaya ve dinlemeye çalışıyoruz. Hatırlamak, anlatmak ve anı biriktirmek için... Sizin kendi aranızdaki konuşmalardan da çok fikir sahibi oluyoruz herhangi bir mekânda otururken. Ek olarak sandalyeye, masaya dokunuyoruz ve hemen orayla ilgili bir fikir oluşuyor.

Unutamadığım konulara gelince; hep günlük şeyler geliyor aklıma günün sonunda. Kaldırıma koyulan çöpe takılıp düşünce onun kokusu... Martılar kalıyor aklımda, uçanlar değil, kaldırıma park ettikleriniz var ya hani, onlar. Hayatımda hiç görmediğim, anlamak için meraktan üzerine çıkıp sürer gibi yaptığım... Mesela kaldırımdaki arabaların aynalarına çok çarptım, canım yandı, onu hatırlıyorum. Sonra markasını anlamak için önündeki logosuna dokunarak, bazen de ellerimle plakayı okudum şikâyet etmek için. Otobüsten inerken otobüsle durağın arasına giren motor sürücülerine bağırdım “Geçme oradan, yasak” diye. Görmedim, motor sesini duyarak yaptım. Hastanede acil serviste bir hasta yakınının, hastasını tuvalete götürmeden önce tuvaleti çamaşır suyuyla yıkamasının kokusunu aldım, sesini duydum. Ben de tuvalete gitmek isteyince “Çok kirli, mikrop kaparsın” deyip beni yakınlardaki bir AVM’ye götürdüler.

Haberin Devamı

Daha çok şey var görmediğimi sandığınız, bunlar sadece basit olanlar. Uzun zamandır yurtdışında olan bir arkadaşım aradı, “Selam, ne haber” dedi, “İyi, senden ne haber” deyip “Dişlerine ne oldu” diye sordum. “Nereden duydun, ben kimseyle konuşmadım bu konuyu” dedi. Halbuki sesinden anlaşılıyor, diş olmayınca hemen konuşmanız değişiyor. Karşınızdakini dinlerseniz fark ediyorsunuz.

Her zaman söylüyorum, yine söyleyeceğim: Siz konuşun, biz her şeyi görüyoruz. Güzel kokun ki güzel görelim. Kafeler, pastaneler, postaneler, dokunduğumuz yerler temiz olursa, birileri güzel konuşursa size de bana da güzel görünür. Dört duyu da yeter güzeli çirkinden ayırmaya. Güzel bir pazar olsun...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!