Güncelleme Tarihi:
Kaç yıldır güvenlik müdürü olarak görev yapıyorsun?
Zarifi Restaurant’da yaklaşık 20 yıldır güvenlikten sorumluyum. Aslında başta, iki yıl komi olarak görev yaptım. Sonra Beyoğlu gibi bir yerde kendimi kapının önünde, güvenliği sağlarken buldum. O zamanların bodyguard’larını hatırlarsınız. Bana pek benzemiyorlardı (gülüyor). 20 sene önce bu sokakta lamba bile yoktu.
Bu mesleğe nasıl başladın?
Tudem Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi’nde okudum. O dönemlerde mekânlarda çalışmaya başladım. O zamanların hit barlarından Etiler’deki Fly Inn’de eğitim aldım: Misafirlere nasıl hitap edilir, nasıl davranılır? Laila, Reina gibi köklü birçok işletmede çalıştım. Sonra Zarifi’ye geçtim. Bir süre sonra işletmenin kapısındaki ekiple anlaşmazlıklar olmuş. Bizim patronlar da o zamanlar aile babaları ve işinsanları. Biri beni çağırdı ve kapıya güvenlik olarak istediklerini söyledi. Ekibimi kurdum. Türkiye’de böyle bir işletmenin güvenlik müdürlüğünü yapan tek kadınım.
Nelerden sorumlusun?
Kimin içeri gireceğine karar veriyorum. Gelen bütün misafirlerin sağlığı ve mekânın tüm güvenliği benim sorumluluğumda. Örneğin oryantal sahneye ateşle çıkıyor. Bu ateşin herhangi bir kazaya sebep olmamasıyla da ilgileniyorum. İnsanları çok iyi gözlemleyebiliyorum. Yalnız değilim tabii, arkadaşlarım da var. Tartışma genelde masada başlar. Oraya servis yapan garson arkadaş konuya hâkimdir. Öyle bir durum sezerse bize bilgi verir. Biz de ‘Kurtlar Vadisi’ndeki gibi takım elbiseler giyen güvenlikler değiliz. Daha rahat, daha sakin davranıyoruz. Gerilimi önden sonlandırmaya çalışıyoruz.
Bu meslek için ne gibi eğitimler aldın? Spora ilgin var mıydı?
Beşiktaş Kulübü’nde atletizm ve voleybolla ilgilendim. Avrupa Güvenlik Akademisi’nden silahlı eğitim aldım. Alkollü mekânda silah taşımak yasak ama eğitimde sadece onu görmüyorsunuz. Narkotik, sağlık, ilkyardım eğitimleri... Örneğin içeriye uyuşturucu sokmaya çalışırlarsa bunu nasıl anlayacağımı anlattılar. Ayrıca alkollü kişilerle nasıl iletişime geçeceğime dair eğitimler aldım. Alkollü kişiyle konuşurken uzun cümleler kurulmaz. Göz temasından uzak durulur çünkü orada da bir yorum arar. Arada hep bir mesafe bırakılır.
Mekândaki gerginlikleri nasıl idare ediyorsun?
Önemli olan soğukkanlılığınızı koruyabilmek. Arkadaşlarıma hep “İnsanlar size hakaret edebilir veya küfredebilirler. Bunu şahsi algılamayın” diyorum. Gücümüzle değil, beynimizle hareket etmeye çalışıyoruz. Ama tabii kavga çıktıysa ben de araya girip cevvallik yapıyorum.
İçeri girmesini istemeyeceğin profiller hangileri?
Artık eskisi gibi insanlar şıkır şıkır giyinmiyorlar. Eskiden atletli veya terlikli kişileri içeri almıyorduk misal. Şimdi kıyafet çok kriter değil. Fakat sorun çıkarabilecek insanların hareketleri ve tavırları kapıda belli oluyor. Kapıya da zaten mekânı bilen geliyor. İçerideki atmosferi bozmayacak herkesi alıyoruz. Zaten Beyoğlu çok özel bir yer. Beyaz yakalısı da var, X Kuşağı da, Z Kuşağı da...
Beyoğlu’ndan da bahsedelim. 20 yıl öncesiyle bugünün farkı ne?
2010’dan itibaren eğlence hayatı farklı bir boyut kazandı. Bir de pandemi atlattık. Eskiden çok daha renkliydi Beyoğlu. Şimdi de güzel ama o zamanlar kaliteli müzik sunan çok mekân bulabiliyordunuz. Hayal Kahvesi, Mojo gibi rock müzik çalan mekânlar trenddi. Şimdi canlı müzik çalan yerler çok popüler.
‘Yaptığı iş çok değerli’
Zarifi Restaurant’ın işletmecisi Bülent Ödev anlatıyor:
“Bir mekânda kadın misafir sayısı fazlaysa oranın kalitesi yükselir. Bir kadının güvenlik müdürü olması da Türkiye’de bazı şeylerin aşıldığına dair bir gösterge. Beyoğlu gibi hiç durmayan bir semtte, Azize Hanım’ın yaptığı iş çok değerli. Geçen gün Yunan turist grubu kapıda Azize Hanım’ı görüp onunla sohbet etmeye başladı. Akşam da gelip mekânda eğlendiler.”