Güncelleme Tarihi:
National Institutes of Health (Ulusal Sağlık Enstitüleri) yaklaşık 10 bin Amerikalı üzerinde yapılan yeni bir araştırmanın sonuçlarını açıkladı. Buna göre insanların yaklaşık yüzde 10’unun omikron enfeksiyonundan sonra uzamış COVID geçirdiği ortaya çıktı. Hastalığın aylarca hatta yıllarca sürebilen semptomlarıysa şöyle: Yorgunluk, beyin sisi, baş dönmesi, susuzluk, öksürük, göğüs ağrısı, kalp çarpıntısı, anormal hareketler, mide rahatsızlığı, cinsel isteksizlik, koku ve tat kaybıyla efor sonrası halsizlik... Konuyla ilgili sorularımızı Acıbadem Ataşehir Hastanesi enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji uzmanı Prof. Dr. Çağrı Büke, Bahçelievler Memorial İç Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Yusuf Emre Uzun ve Academic Hospital iç hastalıkları uzmanı Dr. Türkan Özer yanıtladı.
Bu belirtilere dikkat!
* Hastalarım arasında yakınmaları 4 hafta ve daha uzun süren, uzamış COVID olarak tanımladığım kişiler oldu. En sık rastladığım şikâyetler halsizlik, baş ağrısı ve konsantrasyon güçlüğüydü. Solunum sıkıntısı, öksürük, göğüs ağrısı, unutkanlık, tat ve koku kaybı, baş dönmesi, kas ve eklem ağrısı, uyku bozukluğu, huzursuzluk, anksiyete, karın ağrısı, bulantı, ishal, kilo kaybı, iştahsızlık, deride döküntü, kaşıntı, saç dökülmesi, titreme ve hatta yüksek ateş gibi yakınmalardan birkaçının bir arada olduğu durumlar da yaşandı.
* Uzun COVID hastalarım arasında tanıdan 12 ay sonra yakınmaları devam edenlerin oranı ortalama yüzde 60’lara kadar ulaştı. Yorgunluk bunların arasında en sık rastladığım yakınmaydı. Ayrıca uzamış COVID şikâyetlerinde dalgalanmalar görülebilir. Yani hastalığı geçiren kişilerde birkaç hafta sonra şikâyetler belirgin bir şekilde azalabilir. Sonra yeniden artabilir. Belirtilerden herhangi birinin hafiflemiş halde 4 hafta ve daha uzun süre devam etmesi uzamış COVID tanısı için yeterlidir. (Prof. Dr. Çağrı Büke)
Ne kadar yaygın?
* COVID vakalarının ortalama yüzde 10-15’inde uzamış COVID gelişebileceği kabul ediliyor ancak bu oran sanılanın daha da üzerinde. COVID-19’u ayakta geçiren kişilerde uzamış COVID görülme olasılığı yüzde 10-40 arasında değişebiliyor. Hastaneye yatacak kadar hastalığı ağır geçirenlerde bu oran yüzde 75’e ulaşabiliyor. Dolayısıyla uzamış COVID görülme sıklığı sanılanın aksine yüzde 10’ların üzerinde. (Prof. Dr. Çağrı Büke)
‘Özel bir tedavisi yok’
* COVID-19 geçiren kişilerde endokrin sistemi, kalp, damar, akciğer, böbrek, nörolojik, oftalmik, kas ve eklem sistemiyle ilişkili uzun süreli ve nadiren kalıcı etkiler ortaya çıkabilir. Uzamış COVID’in özel bir tedavisi yok.
(Prof. Dr. Çağrı Büke)
* COVID damarlarda ‘mikrotromboz’ yani minik pıhtılar yapan bir hastalık. Bunu engelleyebilmenin en güzel yolu sağlıklı damarlara sahip olmak. Damar sağlığını iyileştiren her şey sizi uzamış COVID’den de koruyabilir. Sigarayı bırakmak, düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı beslenmek ve vitamin düzeylerini optimumda tutmak önceliğiniz olmalı. (Uzm. Dr. Türkan Özer)
Belirtilerin 4 haftadan uzun sürmesi uzamış COVID tanısı için yeterli.
‘Minik patlamalar oluyor’
* Sağlık Bakanlığı verilerine göre en son Mart 2023’te Türkiye’de günlük COVID-19 tanısı alan kişi sayısı ortalama 1.000 ve hastalık nedeniyle ölen kişi sayısı 85’ti. (Prof. Dr. Çağrı Büke)
* Özellikle insan hareketliliğinin ve temasların arttığı bayramlar, festivaller, düğünler gibi olayların ardından minik patlamalar hâlâ yaşanıyor. (Uzm. Dr. Türkan Özer)
Şikâyetlerin aşıyla bağlantısı var mı?
BioNTech’in kurucuları Uğur Şahin ve Özlem Türeci’nin geliştirdikleri COVID-19 aşısı hakkında, kalp ritminde bozukluğa ve beyin sisine neden olabileceği gerekçesiyle Almanya’da dava açıldı. Uzmanlarımıza bu konuyu da sorduk.
* Bu konuda elimizde kanıtlanmış bilimsel veri yok. Kalp krizi, beyin kanaması ya da iskemik beyin hastalıkları COVID-19’dan çok daha öncesinde dünyada en sık görülen, birinci ve ikinci ölüm nedeni olan hastalıklardı. (Prof. Dr. Çağrı Büke)
* Aşı sonrası yan etkilerin genellikle hafif ve kısa süreli olduğu düşünülüyor. Kendi klinik gözlemlerim de bu yönde. (Uzm. Dr. Yusuf Emre Uzun)