Güncelleme Tarihi:
Ellerde renkli labutlar, minik topları çevirmeye konsantre olmuş gözler, tahta çubuklar üzerinde zıplamaya çalışan küçük ayaklar, daire oluşturup dans eden mini mini birler ve fonda 80 çocuğun hep bir ağızdan söylediği özgürlük şarkısı...
Evet, tam olarak bir sirkin içindeyiz fakat burası ne İstanbul’da bir AVM’nin etkinliği ne de etrafımızda profesyonel jonglörler var. Kontrol amaçlı helikopterler üzerimizde uçuyor. Medeniyetler boyunca birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış Mardin’in İstasyon ilçesindeyiz. Farklı dil, din ve ırktan çocukları dil bariyerini aşarak bir araya getiren sosyal sirk projesini ziyaret ediyoruz. Kapıdan girer girmez, yaşları 5-17 arasında değişen bir sürü çocuk “Hoşgeldiniz hocam” diyerek sarıyor etrafımızı. Kürtçe, Arapça, Türkçe ve hatta İngilizce konuşulan bir ortamın bireyleri çocuklar olunca anlamını yitirmiş sözlerin yerini gülen bakışlar, büyük kucaklaşmalar alıyor.
Henüz dernek kurucularına merhaba bile diyememişken, fotoğrafçı arkadaşım Murat, kendini top oynayanların arasında buluyor; kızlar beni çekiştirerek hulahop hünerlerini sergiliyor. Bahardan kalma bir günde, biz de çocuk şarkıları yapan Şubadap Çocuk’un aynı şarkısını söyleyip duruyoruz: “Bak bak özgürlük sağında, bak bak özgürlük solunda, sen neredeysen orada özgürlük...”
Sosyal sirkle iyileşiyorlar
‘Her Yerde Sanat Derneği’ kurucularından Pınar Demiral ve dört arkadaşı tarafından hayata geçirilen Sirkhane projesi, dünyada yaygın fakat Türkiye’de ilk sosyal sirk pedagojisi. Hayvanlarla yapılan eğlence sirki ile alakası yok. Çocukların fiziksel ve zihinsel gelişimini sağlayacak çalışmalar yürütülüyor. Bu yöntem, akrobasi, tahta bacak üzerinde yürüme, jonglörlük gibi sirkin bütün alanlarını çocuklar için oyunla birleştirerek, rekabetçi olmayan bir şekilde öğrenmelerini sağlıyor. Öğrendiklerini toplum önünde sergiliyor ve özgüven sahibi bireyler olarak yetişiyorlar.
Sirkhane projesi toplum temelli koruma mantığıyla hareket ediyor. Yerel halk sirk eğitimi alıp öğrendiklerini komşularına aktarıyor. ‘Sirkus Hero’ denilen grup, eğitmen eğitimi de almış, ergenlik çağındaki gençlerden oluşuyor. Bu gruplar ‘Sirkus Habibi’ denilen, sirke yeni başlamış küçük yaş gruplarına eğitim veriyor. Böylelikle hem projenin sürdürülebilirliği sağlanıyor hem de yerelde kadrolar yetişiyor.