Güncelleme Tarihi:
EBRAR KARAKURT
‘Konu milli formaysa, ülkemizse gerisi teferruat’
◊ Milli takımımızın gözde isimlerindensiniz. Tribünden pankartlarla size müthiş destek var. Bu size ne hissettiriyor?
Şuna emin olabilirsiniz, bunu gerçekten tüm benliğimle hissediyorum. Onların sevgisi, desteği, bana olan güvenleri ve inançları benim için sahada itici bir güç oluyor, hep daha fazlasını vermek için savaşıyorum.
◊Pasör çaprazıyken Vargas’ın gelişiyle smaçör pozisyonunda oynayarak fedakârlık gösterdiniz diyebiliriz. Vargas’la birleşince müthiş bir performans izledik…
Konu milli formaysa, ülkemizse gerisi teferruat. Ben ülkesi, vatanı için kanının son damlasına kadar savaşan, pes etmeyen, yenilgiyi kabul etmeyen bir oyuncuyum. Bu forma için her türlü fedakârlığa hazırım. Vargas’la ben hücum gücü çok yüksek oyuncularız. Elbette ikimizin aynı sahada olması takımın performansını da pozitif yönde etkiliyor. Ayrıca rakiplere de korku veriyoruz.
◊Bu şampiyonluğu, bu tarihi zaferi bekliyor muydunuz?
Hep bu sene şampiyon olacağımızı, altın madalya alacağımızı söylüyordum. Turnuvanın başından itibaren, başkanımız, takım menajerimiz, antrenörlerimiz, staff (personel) ve tüm takım arkadaşlarım bundan bir an olsun şüphe etmedik. Tüm çalışmalarımız da bu doğrultuda oldu ve sonucunu da aldık. Bu yüzden çok mutluyum, takımımızla gurur duyuyorum. Çin maçına çıkarken artık altın madalya alacağımızdan şüphem yoktu.
◊İsminizi taşıyan bir voleybol akademiniz var. Nasıl başladı bu süreç?
Ebrar Karakurt Akademi’yi Nike ve SosyalBen Vakfı işbirliğiyle hayata geçirdik. Her çocuğun spora eşit bir şekilde erişim sağlamasını hedefliyor, hayatında deneyimleyebileceği güzel anıların birikmesini sağlıyor. Her alanda eşitlik vaat eden bir platform. Tam gaz devam ediyor ve büyüyoruz. Onların gözlerindeki ışık sönmediği sürece beraber daha neler başarabileceğimizi görmek için sabırsızlanıyorum. Bu konuda herkes beni destekliyor ve takdir ediyor. Bu da ayrıca benim için bir gurur kaynağı. Şu an milli takım programı çok yoğun olduğu için bir arada olamıyoruz fakat çocuklar gönüllü antrenörlerle düzenli antrenman yapıyor. Ben de ilk fırsatta antrenmanlara katılacağım.
◊Başarınızın sırrı nedir? Sizi ne motive ediyor?
Cesaretim ve pes etmemem. En büyük motivasyonum, bitmek tükenmek bilmeyen kazanma isteğim. Dönüm noktam imkânsızı kabul etmemem. Ünlü Rus yazar Anton Çehov der ki: “Aşılmasına imkân olmayan hiçbir duvar yoktur.”
◊Sırada Avrupa var…
Sonuçta Avrupa şampiyonası ve oraya katılabilen takımlar Avrupa’nın en iyileri. Hiçbir rakip kolay değil, oynamanız lazım. Biz maç maç, adım adım değerlendiriyoruz. Önce grup maçları, sonrasında çeyrek final, yarı final ve final. Bu sene o sene, umuyorum altın madalyayı alan takım biz olacağız. Bu gücümüz kesinlikle var.
ZEHRA GÜNEŞ
‘Türkiye’nin adını üst sıraya taşımak çok çok özeldi’
◊En iyi orta oyuncu seçildiniz. Nasıl hissediyorsunuz?
VNL’deki (Volleyball Nations League/ Milletler Ligi) başarımız ülkemize çok yakıştı, zaten başarı en çok bizim ülkemize yakışıyor.
◊Şampiyonluk sonrası ‘Erik Dalı’ eşliğinde oynadınız, havaalanında çok güzel karşılandınız. Bunun başarıya katkısı olduğunu düşünüyor musunuz?
Sebep-sonuç ilişkisi… ‘Erik Dalı’ çok güzel bir anıydı, karşılama müthişti. Ama bir sporcu olarak, Türkiye’nin adını ilk sıraya taşımak çok çok özeldi. O kadronun bir parçası olmak muazzam.
◊Bir sonraki hedefiniz nedir?
Tabii ki Avrupa şampiyonası. Antrenmanlara yeniden başladık ve rakiplerden önce kendimize odaklanmamız gerektiğini düşünüyorum. Hayalim olimpiyatlarda milli marşımızı dinletmek.
MELISSA VARGAS
‘Türkiye’nin insanları sıcakkanlı ve arkadaş canlısı’
◊Türk milli formasını ilk kez giydiniz ve şampiyon oldunuz. Neler hissediyorsunuz?
Bu formayı ilk kez giymek ve birlikte ilk şampiyonluğumuzu kazanmak çok iyi bir duygu.
◊Sizi ne hırslandırır?
Bu hayatta beni hiçbir şey hırslandırmıyor. Sadece çok çalışıyorum ve hedeflerime bu şekilde ulaşıyorum.
◊Sizi Antalya’da izledim. Büyülüyorsunuz. Sırrınız nedir?
Hiçbir sırrım yok. İşime bakıyorum, odaklanıyorum.
◊Takımda en çok kimlerle anlaşıyorsunuz?
Takımdaki bütün kızlarla iyi bir ilişkim var. Biz bir takımız.
◊Önümüzde Avrupa şampiyonası, olimpiyatlar var. Zorlayacak bir rakip görüyor musunuz?
Bence çok güçlü bir Sırp takımı var. İtalya da öyle... Sahaya güçlü bir şekilde çıkmalıyız ve herkese karşı güvenli oynamalıyız.
◊Türkiye’nin en çok neyini seviyorsunuz?
İnsanları çok sıcakkanlı ve arkadaş canlısı.
◊Milli takımın eksik parçası sizmişsiniz aslında...
Bu konu hakkında hiç düşünmedim (gülüyor).
◊Malatyalıyım dediniz, bunun hikâyesi nasıl başladı?
Fener’de 44 numarayı almamla başladı. O andan itibaren Malatyalıyım!
GİZEM ÖRGE
Milli takımda olmayı özlemişim, özlemle oynadım’
◊Uzun süredir milli takımda yoktunuz. Geri döndünüz ve En İyi Libero seçildiniz. Uzak kalmak sizi hırslandırdı mı?
Olmadığım yıllar tabii ki beni çok üzdü. Ülkemin bayrağı, forması için ter dökebilecekken bu duyguları yaşayamamanın eksikliğini hep hissettim ve hep dile getirdim. Ekstra bir hırs olabilir. Hırstan çok milli takımda olmayı gerçekten özlemişim. Özlemle oynadım diyebilirim. Bunun karşılığında da çok güzel bir başarı elde ettik takım olarak.
◊Santarelli’yle çalışmak nasıl?
Enerjisi gerçekten muazzam. Bizi maça hazırlama şekli… Ekstra bir motivasyona ihtiyacın olmuyor, bir şekilde o motivasyonu veriyor. Sahaya çıkan herkesin ruhsal, fiziksel durumu eşit olmamasına rağmen herkesle dengeli bir iletişim kuruyor. VNL (Volleyball Nations League/ Milletler Ligi) çok uzun, sabır isteyen, zorlu bir turnuva. Çok iyi idare ettiğini düşünüyorum.
◊Fenerbahçe taraftarı size ‘Savunma Bakanı’ diyor…
Şimdi de ‘Milli Savunma Bakanı’ oldum, rütbe atladım sanırım (gülüyor). Fenerbahçe taraftarımız sağ olsun, iyi ki varlar. Onların benim için bulduğu, yakıştırdığı bir isimdi. Milli takıma geri dönmemle birlikte bunu ‘Milli Savunma Bakanı’ olarak değiştirdiler. Hoşuma gidiyor onlarla böyle bir iletişimde olmak.
◊Bu başarıda çok çalışmanın dışında neler etkili oldu?
Hırsım diyebilirim. Geçen gün aynısını söylüyordum; “Ben bu hırsımla herhalde 40 yaşına kadar falan oynayacağım”. Çünkü kaybetmeyi kabul edemiyorum. Kaybetmek de var tabii ki ama en azından kazanmak için her şeyi yaptığıma emin olmam gerektiğini düşünüyorum.
◊Bu turnuvada sizi ilk 6’da gördük. Bundan önce uzun bir süre libero olarak Simge Aköz vardı. Bu konuyla alakalı sosyal medyada birçok iddia ortaya atıldı, özellikle sizin özelinizde. Neler düşünüyorsunuz?
Ben en son bırakırken de Simge hep oynuyordu, ben hiç sahaya girmemiştim. Aramız o zaman da çok iyiydi. Hakkımda “Yedek olmayı kabul etmiyor, o yüzden gelmiyor milli takıma” demeleri tabii ki sosyal medyanın yansıtmaları. Aslında tamamen yalandı, defalarca söyledim. Antrenör karar veriyor sonuçta. “Beni ilk 6’da oynatırsan gelirim” demedim. Hoca hepimizi değerlendirdi, en son final etabında benimle oynama kararı aldı. Belki Avrupa şampiyonası için bu taktik olarak, performans olarak değişebilecek bir durum. O yüzden Simge’yle birlikte beş sene önce oynarken de aram çok iyiydi, hâlâ da çok iyi.
◊Sıra Avrupa şampiyonasına geldi. Zorlu rakipler var mı?
Tabii ki zorlu rakipler var. Bence VNL finallerinden daha zorlu bir turnuva, hiç kolay olmayacak. Ama bir farkla gideceğiz… Eskiden biz İtalya olsun, Sırbistan olsun, onları çok fazla düşünüp, önlem alıp yenmemizin zor ama başarılabilecek bir şey olduğuna inanarak çalışmamız gerektiği bir yerdeydik. Şimdi onların da en tehlikeli rakibi haline geldik dünyada. Çok gurur veriyor, bunun sorumluluğunun farkındayız.
◊Sizi örnek alan genç kızlar var. Tavsiyeniz ne olur?
Türk kadınlarının, kız çocuklarının idol olarak gördükleri bir noktadayız. Savaşçı kadınlar olarak bu sorumluluğu üstlenmiş durumdayız. Hayallerinin peşinden gitsinler. Engelle karşılaşacaklar bazen kendi aileleri bile olabilir bu, her aile aynı değil çünkü. Eğitim hayatında da olabilir. Bunun hayalini gerçekten kurup inanıyorlarsa peşinden gitsinler.
DANIELE SANTARELLI, BAŞANTRENÖR
‘Şu ana kadar yaptıklarımız hiçbir şeydi, artık daha çok çalışmamız gerekiyor’
◊Milletler Ligi hikâyesi çok çok güzel çünkü her şeyden önce benim de bulunduğum ilk karşılaşmaydı.
◊Her oyuncunun seviyesini anlamaya, her oyuncuyu tanımaya çalıştım. Antrenmanlar sırasında her oyuncunun çok çalıştığını, voleybolumuzun seviyesinin her hafta yükseldiğini gördüm. Bunu yapabileceğimize inanmaya başladım. Zihinlerinde o vardı kızların, gözlerinde gördüm. Özel bir şey hissettim. Hemen her şeyin bu hedefi yakalamak için harika olduğunu anladım.
◊Sonuç muhteşemdi. Herkes inandı ama ilk kez gerçeğe döktüler, kupayı ilk kez birlikte kazandık. Gerçekten inanılmaz. Ekibimle, oyuncumla, federasyonumla birlikte üzerime düşeni yapmaktan çok mutluyum. Türkiye’nin desteği, hayranların desteği inanılmazdı. Bunu tüm turnuva boyunca hissettim.
◊Avrupa şampiyonası zorlu geçecek, VNL’den (Volleyball Nations League/Milletler Ligi) daha zorlu bile olabilir. Kimse Türkiye’nin kazanabileceğini anlayamazken artık durum farklı. Bazı takımlar bazı oyuncularını değiştirir eminim. Avrupa’da seviye zor ama çeyrek final ve yarı final şansımız var.
◊Avrupa’nın en iyi takım versiyonu olarak oynayabiliriz. Daha fazlasını hak etmemiz gerektiğini bildiğimizi düşünüyorum. Birincilik zor olacak, bence formda kalmaya ve zemin hazırlamaya ihtiyacımız var. Eskisinden daha çok çalışmalıyız. İyi bir takım olduğumuzdan eskisinden daha fazla eminiz ve kesinlikle güçlüyüz ama şu ana kadar yaptıklarımız hiçbir şeydi, artık daha çok çalışmamız gerekiyor. Avrupa’da önemli bir pozisyonu istiyorsak VNL’den daha iyisini yapmalıyız. Hepsi bittikten sonra olimpiyatları düşüneceğiz.