Güncelleme Tarihi:
İklim krizi dünyanın birçok bölgesinde mevsimlerin değişmesine neden oluyor. İlkbahar erken geliyor, sonbahar gecikiyor. Canlıların çoğu böylesine hızlı bir değişime adapte olmakta zorlanıyor.
Bitkiler ilkbaharda çiçek açtığında birçok canlı türü için önemli besin kaynağı olan polen, nektar ve meyve tohumları üretiyor. Yanıltıcı sıcaklarda erken çiçek açtıklarındaysa aniden gelen soğuk havalarda zarar görebiliyor, bunun da diğer tüm canlılar üzerinde domino etkisi oluyor.
Erken baharın emareleri Türkiye’de de görülüyor. Örneğin, bu yıl da baharın işaretçisi leylekler daha ocakta göçten dönmeye başladı. Birçok yerde bahar dalları açtı. Uzmanlara “Baharın 1 ay erken gelmesi doğayı nasıl etkiler” diye sorduk.
ÖRÜMCEK KUŞU ZORDA
Ferdi Akarsu uzun yıllardır Türkiye’nin farklı noktalarında kuş izleyen bir kuşbilimci. Akarsu, erken baharın kuşlar dünyasında karmaşaya neden olmaya başladığını söyleyerek “Özellikle böcekçi kuşlar baharın erken başlanmasından çok etkileniyor. Bunun en büyük örneği kara alınlı örümcek kuşudur. Yuvalarını meşe ağaçlarına yapan bu kuşlar tam yumurtadan çıkmaya başladıklarında meşelerin de bahar yaprakları çıkmaya başlar. Bahar yapraklarıyla birlikte tırtıllar meşe ağaçlarına akın eder ve kara alınlı örümcek kuşu ve yavruları bu tırtılları yiyerek hayatta kalır. Erken bahar nedeniyle bu kuşlar yıllardır tırtılları yakalayamıyor. 1990’lı yıllardan bu yana nüfusları yüzde 90 civarında düşmüş durumda” diyor.
ENDEMİK TEHLİKE
Prof. Dr. Serdar Gökhan Şenol, Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Botanik Anabilim Dalı’nda öğretim üyesi. Şenol “Gen havuzu dar olan, endemik dediğimiz bitkiler öne çekilen bahardan en fazla etkilenecek olanlar. Bu bitkiler zaten yüzde 1-2 üreme başarısıyla hayatını sürdürüyor. İklimsel bir kırılma onları zorda bırakacak. Özellikle 800-1.000 metrenin üzerinde yaşayan ve değişikliklere alçaktaki bitkiler gibi hızlı tepki vermeyen bitkiler hayatta kalamayabilir. Anadolu florasının 3 bin 600 endemik bitkisi olduğunu düşünürsek bunun üçte birine tekabül eden bir kısmı için tehlike büyük. Örneğin, Nif Dağı’nda nüfusu 1.000 olan bitkiler var. Bunların birkaç yıl içinde uyum sağlayıp sağlamadığını göreceğiz” diyor.
BÖCEKLER ARTABİLİR
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Orman Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Zeynel Arslangündoğdu “Bizi düşündüren, üremeleri sıcaklıkla bağlantılı olan türler” diyerek şunları söylüyor: “Bazı böcekler için sıcaklık demek üreme demek. Bir yılda üç kez üreyen türler var. Baharın erkene çekilmesi, sıcak gün sayısının artması, bu böceklerin bir kez daha üreme şansı bulmasına neden olabilir. Bu durum her şeyi altüst edebilir. Tarım zararlısı böcekler nüfus patlaması yaşar mı ya da ormanlara zarar verenlerin sayısında artış olur mu, bunlara bakılması gerekiyor çünkü bu durum insanlar için de ciddi bir tehdit.”
KELEBEĞİN ERKEN BİTEN RÜYASI
Erciyes Üniversitesi’nden Dr. Evrim Karaçetin “Kelebekler için bahar nedir” sorusuna “Bahar her tür için farklıdır. Hatta kelebeklerin bir kısmı için bahar diye bir şeyin olmadığı yerler var. Kimisi için kümülatif ısının artması, kimisi için ışığın geliş açısı... Bahar onların fizyolojik eşikleriyle ilgili” diye yanıt veriyor. Ancak kelebeklerin baharının, üzerine yumurtalarını bırakacağı bitki ya da besleneceği bitkiyle bağlantılı olduğunu belirten Karaçetin, şunları söylüyor: “Bu senkronizasyon çok önemli. Düşünsenize bahar geldi, yumurtalarınızı bırakacaksınız ama o anda olması gereken bitki yok. Ya da yavrular çıktı ama yiyecek yok. Bu durumun kelebek dünyasına çok büyük etkileri olur. Tırtıllar büyürken bu bitkiden başka bir şey yemez. Şimdilerde bu senkronizasyon bozulmuş görünüyor. Bu şekilde hayatı başka bir türün hayatına bağlı olan canlılar bu süreçte uyum sağlamayı beceremezlerse ne yazık ki yok olabilirler.”