Bize dost, sağlığımıza ve ruhumuza şifa

Güncelleme Tarihi:

Bize dost, sağlığımıza ve ruhumuza şifa
Oluşturulma Tarihi: Haziran 02, 2024 07:00

Bilimsel araştırmalar gösteriyor ki hayvan beslemenin ve onlarla bağ kurmanın sağlığımız üzerinde birçok olumlu etkisi var. Kedi ve köpek sahiplenmek stresimizi azaltıyor, bizi daha dirençli yapıyor.

Haberin Devamı

Sahiplenilmeyen köpeklerin ilaç verilerek ‘uyutulmasını’ öngören taslak metin günlerdir konuşuluyor. TBMM’ye ulaşan metin burada da tartışılacak. Öte yandan son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar gösteriyor ki hayvanlarla birlikte yaşamanın sağlığımız üzerinde birçok pozitif etkisi var. Konuya bir de bu açıdan bakalım istedik ve uzmanlarla görüştük. Liv Hospital iç hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Hakan Koçoğlu, LifeClub aile hekimi Dr. İrem Önlen, Next-Microbiome şirketinin kurucu ortağı ve baş biliminsanı Ali Rıza Akın, klinik psikolog Cansu Karaman evcil hayvan beslemenin sağlığımız üzerindeki etkilerinden bahsettiler. Veteriner hekim Yeter Öcal barınaktan hayvan sahiplenmek isteyenlere öneriler verdi.

‘DAHA GÜÇLÜ BİR BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ...’

Haberin Devamı

- Araştırmalar evinde hayvan beslenen çocukların daha güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olduğunu, alerji ve astım gibi rahatsızlıkların onlarda daha az görüldüğünü gösteriyor. Evcil hayvanların COVID-19, influenza ve diğer solunum yolu hastalıklarına karşı bizi dirençli kılıp kılmadığına dair de çeşitli araştırmalar var.

- Bilimsel yayın Journal of Social Neuroscience’taki bir çalışma köpeklerle fiziksel temasın oksitosin salgısını arttırarak stres ve anksiyeteyi azalttığını gösteriyor. Bu artış uyku kalitesini olumlu yönde etkiliyor. Kedilerle uyumak da rahatlatıcı etkiye sahip. Hypertension dergisindeki bir araştırmaysa evcil hayvan sahiplerinin kan basıncının hayvanı olmayanlara kıyasla daha düşük gözlemlendiğini ve bunun stresin azalmasıyla bağlantılı olduğunu gösteriyor. Journal of Preventive Medicine’daki çalışmaya göre de köpek sahiplerinin düzenli yürüyüş yapması kilo kontrolüne yardımcı oluyor ve hipertansiyon riskini azaltıyor. (Doç. Dr. Hakan Koçoğlu)

- Genç yetişkinler için evcil hayvanların olumlu öz imajı desteklediğini ve özgüveni arttırdığını söyleyebiliriz. Evcil hayvanlar özerklik, sorumluluk, yapı ve istikrar duygusu sunabilir ve bunların tümü duygusal sağlığa önemli katkıda bulunur. (Uzm. Dr. İrem Önlen)

‘MİKROBİYOTAMIZ ZENGİNLEŞİYOR’

Haberin Devamı

- Köpekler yakın arkadaşımız olmalarının ötesinde, özellikle mikrobiyotamız üzerinde önemli bir etkiye sahip. Araştırmalar köpeklerle, özellikle de erken çocukluk döneminde temas etmenin insan mikrobiyotasını çeşitlendirdiğini gösteriyor. Bu çeşitlilik daha güçlü bir bağışıklık sistemi ve daha iyi genel sağlıkla bağlantılı. Köpeklerle büyüyen çocukların ilerleyen yaşlarda daha az otoimmün hastalık ve alerjiye yakalanma eğilimi var. Bu olumlu etki de köpeklerin taşıdığı bakterilere atfediliyor. Yaşam alanımızı paylaştığımızda veya hayvanları sevdiğimizde bu bakteriler bize geçiyor ve mikrobiyotamız zenginleşiyor. (Mikrobiyolog Ali Rıza Akın)

‘EMPATİ DUYGUMUZU GELİŞTİRİYOR’

Haberin Devamı

- Evcil hayvanların, özellikle köpek ve kedilerin psikolojimiz üzerindeki olumlu etkileri birçok araştırmayla desteklendi. Etkileri şöyle sıralayabiliriz: Onlarla oynamak veya sadece yanlarında olmak, zihnimizi sakinleştiriyor ve stresimizi azaltıyor.
Özellikle yalnızlık hissi yaşayanlar için onların varlığı büyük önem taşıyor. Bir evcil hayvan sahibi olmak, onların bakımı ve ihtiyaçlarıyla ilgilenmeyi gerektiriyor. Bu da empati ve sorumluluk duygumuzu geliştiriyor. Özellikle köpekler sokaktaki diğer insanlarla daha fazla etkileşim kurmamıza destek oluyor. Sosyalleşiyoruz ve izolasyon hissi azalıyor.

- Köpekler sahiplerini ve sahip oldukları yeri korumak için eğitilebilirler. Bu sayede bir köpek sahibi evinde veya dışarıda kendini daha güvende hissedebilir. Ayrıca köpekler sahiplerine duygusal destek sağlar. Onlarla vakit geçirmek, sevgi göstermek ve bir bağ kurmak kişinin kendini daha güvende hissetmesine yardımcı olabilir. (Klinik psikolog Cansu Karaman)

Haberin Devamı

Bize dost, sağlığımıza ve ruhumuza şifa

SAHİPLENİRKEN NELERE DİKKAT ETMELİ?

- Bir hayvanı ister barınaktan ister sokaktan sahiplenin, önce tarım il müdürlüğü ya da bir veteriner kliniğine giderek çipini kontrol ettirin. Çünkü artık bütün aşıları ve kullandığı ilaçlar bu çip üzerinden takip ediliyor. Böylece sahiplendiğiniz köpek ya da kedi sizin TC numaranızla birlikte sisteme kaydediliyor. Sonra hayvanı muayene ettirin. Size bir aşı programı oluşturulacak. Ayrıca bağırsak sistemine yerleşen parazitler için iç parazit; pire ve kene için de dış parazit aşısı en
önemli ihtiyaç. Kedi ve köpekteki her parazit size geçmez, bunlar öncelikle kedi ve köpeğinizin sağlığı içindir.

Haberin Devamı

- İnsanlar için sahiplenme aşamasında riskli bir durum yok. Fakat evinizde başka bir kedi veya köpek varsa dikkatli olun. Evdeki dostunuza, barınaktan getirdiğiniz hayvandan bir hastalık bulaşmasın. 10 günlük bir müşahede dönemi belirleyin. Öksürük, kusma, iştah sorunu gibi durumları takip edin. Eğer bir sorun yoksa evdekilerle uyum sürecine geçebilir.

- Küçük adımlarla ilerleyin. Mümkün olduğunca hayvanı kucağınıza almayın. Çünkü sizi hiç tanımıyor, nasıl kendini güvende hissetsin! Bir köpek üç günde alışabilir, diğeri aylarca yabancılık çekebilir. Bunun için sabırlı olun ve pes etmeyin.

- ’Sahip oldum’ kavramı çok yanlış. Satın almak bu yüzden çok zararlı. Sevginin bir şekli olmamalı. Zevkimiz için hayvan satın almamalıyız. Gereksiz yere köpek satın almasaydık bugün barınakta köpek olmayacaktı. (Veteriner hekim Yeter Öcal)

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!