Güncelleme Tarihi:
Çiğdeci kuşlarının (Acridotheres tristis) şehirlerdeki nüfuslarının artmasıyla kırsal alanlara doğru yayıldıkları gözlemleniyor. Çünkü geldikleri Hindistan, Sri Lanka, Bangladeş, Güney Afrika, Avustralya ve Hawaii gibi tropikal iklimin etkisindeki ülkelerde ormanlık alanlar, tarım arazileri, otlak, çiftlik, köy ve şehir gibi alanlarda yaşamayı seviyorlar. Küresel ölçekte yaklaşık olarak 10 milyon kilometrekarelik geniş bir alanda yayılış gösteriyorlar.
Kartal ve Kozyatağı’nda görebilirsiniz
Peki tropik olmayan Türkiye’de nasıl tutundular? Bunun iki nedeni var. İlki, kuşun kendisinden kaynaklı: Şaşırtıcı bir şekilde diğer iklim koşullarına ve yaşam alanlarına adapte olabilme yeteneğine sahipler. İkincisi ise bizden: Yaşam biçimimizin bir sonucu olarak iklimini değiştirdiğimiz ve ısıttığımız kürede, bizim iklimimizin de tropiğe doğru yol alması. Özetle; biraz o ortama uydu, biraz da biz ortamı ona uyduruyoruz.
İstanbul’da Kartal Cevizli’de, eski Oto Pazarı çevresinde yıl boyunca bu kuşu görmek mümkün. Kışın Kozyatağı civarında da rastlayabilirsiniz. Evlerin çatılarında, borularında ürüyorlar. Yaşadıkları bölgelerde kumruların yuva yaptığı her yer, onların da potansiyel yuvaları. Yani insana yakın olmaktan çekinmiyorlar.
Haşere, çekirge ve bitkiyle beslenen yeni kuşumuzun bir de insanların hoşuna gitmeyecek yanı var: Sesi! Her ne kadar ötücü kuşlar takımının sığırcık ailesinin bir üyesi olsa da pek hoşa gitmeyecek bir sese sahipler ve hayli gürültücüler. Özellikle de baharda bir araya gelip küçük gruplar oluşturduklarında... Üstelik insan sesi taklidi yapabildikleri de biliniyor. Kulaklarınızı dört açın, bakalım onları duyabilecek misiniz?