Bir leylekten daha fazlası: Yaren

Adem Yılmaz, 67 yaşında. 25 yıl usta olarak çalıştığı süt ürünleri işinden emekli olup döndüğü Eskikaraağaç Köyü’nde 20 yıldır balıkçılık yapıyor. Yaren Leylek’le dostluğununsa 10’uncu yılı. “Her yıl evladımı bekler gibi bekliyorum” dediği leyleğin bu yıl biraz gecikmesi onu çok tedirgin etmiş. “Ne de olsa artık yaşlandı” diyor Adem Amca Yaren için.

Belgesellere konu olan bu dostluk 10 yıl önce, bir mart günü leyleğin Adem Yılmaz’ın teknesine konmasıyla başlamış. Muhtemelen göçten yeni gelmiş olacak ki “Yorgundu ve aç olduğunu hissettim. Tuttuğum balıklardan ikram ettim. O da kabul etti. Bu, dostluğumuzun başlangıcı oldu” diyor.

Sonraki günlerde de eşlikçisi olmuş Yaren Leylek Adem Amca’nın. Onu yalnız bırakmamış kayığında. Doğal olarak da her gün balık avından nasibine düşeni almış ve hem karnını hem de yuvasına taşıyıp çocuklarını doyurmuş... Hatta o kadar güvenmişler ki birbirlerine, Yaren Leylek bazen eşini de yanına katarak misafir getirir olmuş.

Sıradışı bu dostluğun ünü önce köye yayılmış. Köyün muhtarı leyleğe ‘Yaren’ ismini uygun gören köyün muhtarı Rıdvan Çetin “Leyleğin erkek ya da dişi olduğunu bilmiyorduk. Her iki cinsiyete de uyum sağlaması gerektiğini düşündüğümüzden ve arkadaş, dost, yoldaş anlamına geldiğinden Yaren ismini uygun gördüm” diyor.

HER CANLININ SAYGI DUYULASI BİR HAYATI VAR

Yaren Leylek tüm köyün gözbebeği olmakla kalmamış, köyün kaderini de değiştirmiş. Muhtar Çetin, “Burası ezelden beri bir leylek köyüydü. Her yıl bir de leylek festivali yapıyorduk. Amacımız köyümüzdeki turizmi geliştirip köylüye katkı sağlamaktı. Yaren Leylek’le Adem Amca’nın dostluğu sosyal medya aracılığıyla köyün sınırlarını aştıktan sonra, köyümüz değil ülke çapında, dünya ölçeğinde tanınır oldu. Yaren köyümüzün kaderini de değiştirdi” diyor.

“Eskiden de kuşları severdim” diyor Adem Amca. “Ama gerçek hayvan sevgisi nedir bana Yaren Leylek öğretti. Hatta sadece sevmeyi değil onlara özen göstermeyi öğretti” diye ekliyor. Yaren’den sonra diğer canlılara bakışının değiştiğini, her canlının kendine özgü, saygı duyulması gereken bir hayatının olduğunu gördüğünü anlatıyor.

Adem Amca en sık “Aynı leylek olduğundan emin misin?” sorusuyla karşılaştığını söylüyor. Soruya yanıtıysa çok net: “Sürünün içinde olsa bile tanırım onu. Çünkü hissediyorum, sevgi bağı var aramızda.”

“Herkes etrafındaki canlılarla böyle bir ilişki kurabilir” diyen Adem Amca devam ediyor: “Ancak bu yeterli değil. Onların da bir hayatı, karşılaştıkları zorluklar var. Sevginin yanına ilgiyi de koymak şart. Ben Yaren’i hem çok sevdim hem de çok ilgi gösterdim. Bu nedenle birlikteliğimiz yıllardır devam ediyor. O beni mutlu ediyor, ben de onu” diyor.

Yaren Leylek’le Adem Amca’nın hikâyesi doğa fotoğrafçısı Alper Tüydeş tarafından ortaya çıkarıldı. 2019’daysa yönetmen Burak Doğansoysal tarafından filme alındı ve Prag Film Ödülleri’nde En İyi Belgesel ödülünü kazandı...

Yuvadan canlı yayın: Bu yıl Yaren Leylek’in köydeki yuvası yenilendi. Yuvaya yerleştirilen bir kamera sayesinde dileyen herkes Yaren Leylek’i www.yarenleylek.com adresinden canlı olarak izleyebilir...

TAKİPÇİLERİNİ ENDİŞELENDİREN LEYLEK JONAS

Neredeyse tüm ülkelerde insanların büyük ilgisini çeken birçok leylek, uydu vericileri ve ayaklarına yerleştirilen halkalar sayesinde anbean takip ediliyor. Onlardan biri de geçen günlerde ülkemizden geçen, bir ara “Yolunu mu kaybetti” düşüncesiyle takipçilerini endişelendiren Jonas Leylek’ti.

8 yaşındaki Jonas Leylek üzerindeki verici sayesinde 8 yıldır takip ediliyor. Her yıl Afrika-Almanya arasında göç eden Jonas, bu kışı Mısır’da geçirdi. İsrail ve Suriye üzerinden geçerek Hatay’dan Türkiye’ye giriş yaptı. Türkiye’deyse Karaman, Konya, Afyon ve Kütahya’yı geçerek Bursa’ya vardı. Uluabat sonrası kuzeybatıya gitmesi gerekirken doğuya yönelen Jonas için tam “Eyvah yolu şaşırdı” derken çok geçmeden durumu toparlayıp göçüne devam etti.

Dileyenler, cep telefonuna ‘Animal Tracker’ uygulamasını indirip birçok kuşun göç serüvenine ortak olabilir.