Güncelleme Tarihi:
Yeni binalar her zaman güvenli midir? Hangi binaları güçlendirmeli, hangilerini yıkmalı? Zemin ve bina yapısı arasında nasıl bir bağ var? TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası 2. Başkanı Nusret Suna yanıtladı.
*1999 depremi sonrasında yapılan binaların eskilere kıyasla daha güvenli olduğunu düşünüyorduk. Bu depremde yenilerin de çöktüğünü gördük. Nasıl yorumluyorsunuz bunları?
Bu durum bize doğru iş ve doğru denetim yapılmadığını gösteriyor. Her depremden sonra “Eski yönetmeliklere göre yapılan binalar riskli. Yeni yönetmeliğin şartları daha ağır; buna göre yapılan binalar daha sağlam” derler. Evet ama kuralına uygun yaparsanız... Bugünkü yönetmeliğe göre sağlam bir yapı yaparsanız 75-100 yıl ayakta kalır. Ama 1970’li yıllarda sağlam bir yapı yaptıysanız o da 75-100 yıl ayakta kalır. Yani yapıldığı dönemin yönetmeliklerine uygun şekilde projelendirilip inşa edilen ve doğru denetlenen her yapı sağlamdır.
*Ama deprem yönetmelikleri değişiyor... Arada yine de bir fark yok mu?
Fark, hasar oranında olur. 99 öncesi yapılmış bir yapıyla 2010 veya 2020 sonrası yapılmış bir yapının alacağı hasar oranı farklıdır. Ama sağlam yapıldıysa insanlar buralardan sağ salim çıkabilir.
*Malatya’da, Hatay’da gördüğümüz o yeni binalar yönetmeliğe göre yapılmamış mı?
Kimler iskân, oturma izni
veriyorlarsa onlar bu işin sorumlusudur. Doğru projelendirme
yapılıp doğru imalat yapılsa ve doğru denetlense bu acıları yaşamazdık. Nerede hata yapıldıysa bulunacaktır.
*Siz şunu diyorsunuz: “Kurallara uygun yapılmışsa 30-40 yıllık bir bina daha güvenli olabilir. Yeniliğine güvenmeyin.”
Evet, 2000’den önce yapılmış olan bir yapı kurallara uygun yapıldıysa bugünkü depremi de can güvenliği korunacak şekilde atlatır. Her yeni yönetmelik şartları ağırlaştırır ama “Eski yönetmeliklere göre yapılan yapılar risklidir, güvensizdir” demek yanlış. 99 öncesi bir yapı yıkılmadan, güçlendirilerek beklenen Marmara depremine hazırlanabilir. Biz bunları istiyoruz. Tüm İstanbul’u yıkıp yeniden yapmak ancak kâğıt üzerinde olur çünkü...
*Bu durumda önceliklerimiz neler olmalı?
Beklenen depremlere bakmak, riskli yapıları tespit etmek, kimini yıkıp yeniden yapmak, kimini güçlendirmek gerek. Ama bu ancak devlet eliyle yapılabilir, bunu vatandaşa bırakamazsınız. Vatandaşa bıraktığınızda bu hale geliyoruz! Ekonomik güç de yok.
“Çare, İstanbul’u yıkmak değil, 99 öncesi bir yapı yıkılmadan, güçlendirilerek depreme hazırlanabilir.”
‘100 yıllık ve ayakta!’
*Bir binanın ömrü var mı?
Projelerimizi yaparken “Minimum 75-100 yıl ömürlü” diye hesaplarız. Bugün İstanbul’daki bazı eski yapılar 100 yıllık ve ayakta! Kuralına göre yapıldığı zaman malzemenin ömrü uzun. Dış etkenlere karşı da korursanız betonun ömrü
100 yılı geçer. 2018’de dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı, İmar Barışı çıkarken “Türkiye’deki yapılarımızın yüzde 50-60’ı kaçak, ruhsatsız, iskânsız yapılar” dedi. Bu binalar mühendislik hizmeti alınmadan yapılmış demektir! Kartal’daki Sema Sokak’ta bina çöktü,
20 vatandaşımız enkazda kaldı. O yapı İmar Barışı’na müracaat etmiş, buyurun!
*Bina ve zemin arasında nasıl bir bağ var?
Yapıyla zemin ilişkisi çok önemli. Vatandaşlarımızda “Az katlı yapı iyidir, yıkılmaz” diye bir inanç var ve bu doğru değil. Her türlü zeminde yapı yapılabilir ama sonucu ne olur, değerlendirmek gerek.
*Köylerdeki 1 katlı, 2 katlı binalar da yerle bir oldu...
Sıvılaşan zeminde kaliteli malzemeyle 2 katlı bir bina yapılsa belki deprem anında dağılmaz ama yan yatar ya da olduğu gibi çöker.
‘2007’de güçlendirme eklendi’
*99’dan sonra deprem yönetmeliği kaç kez değişti?
1998’de bir yönetmelik hazırlanmıştı. Buna 2007’de güçlendirme bölümü eklendi. Geçen sürede yaşanan zorluklar ve dünyadaki gelişmeler göz önüne alınarak 2018’de yeni bir yönetmelik çıkarıldı. Şu an İstanbul’daki yapı stokumuzun yüzde 50’sine yakını 1975 yönetmeliğine göre yapılmıştır. Ama tedirgin etmek istemem. Doğru yapıldıysa beklenen depremde can güvenliğini sağlar. Ama başta dediğim gibi, alacağı hasar farklıdır! “Ben bir depremde hasar almak istemiyorum, binamın ekonomik ömrü var” diyen mal sahipleri binalarını güçlendirmeli.
*Siz özetle bir an önce binanın durumunu saptamak gerektiğini söylüyorsunuz...
Kesinlikle! 1999’dan beri “30 sene içinde İstanbul’da da bir deprem bekleniyor” deniyor. Bıçak gibi 30 olmayabilir ama aradan 23 sene geçti.
Biz bu işe 20 sene önce başlasaydık İstanbul’u 15 senede deprem güvenlikli hale getirmiştik. İstanbul bir modeldir, bu Türkiye için de bir model olurdu!
Bina güçlendirmesi nedir, nasıl yapılır?
Önce yapıda ölçü değişiklikleri yapılmış mı, bakılır. Malzeme deneylerine tabi tutmak için binadan beton numuneleri alınır, bunlara karot denir; binadaki demir sayılarını tespit eden cihazlarla taramalar yapılır. Ayrıca binanın oturduğu arazinin zemin taşıma kapasitesi ölçülür. Tüm bunlardan sonra masa başında bu binanın performans hesapları yapılır. Beklediğimiz deprem, bulunduğumuz bölgenin fay hattına olan uzaklıkları gibi bilgileri de alıp binayı yeni elemanlarla modelleriz. Bazı kolonlara da mantolama denen işlem yapılır. Güçlendirme uygulamaları titizlik ve ciddi mühendislik hesapları isteyen işlemlerdir.