Beş çocuk annesi ve çalışan bir kadın olduğum için kendimi suçlu hissetmiyorum

Bu konferansa ev sahipliği yapmayı neden istediniz?

- Kadın sağlığıyla ilgili birçok konu hala dünyada birçok yerde tabu olarak değerlendiriliyor. Birçok ülkede hâlâ kızlar jinekoloğa gitmiyor ya da kendi doğalarıyla ilgili konuları konuşmaktan utanıyor. Zirvede bu konulara değineceğiz. Bu konuda çalışan aktivistlerin, politika üretenlerin, BM temsilcilerinin ve tüm dünyadan hükümet temsilcilerinin katılımıyla bu konuyu tam anlamıyla masaya yatırabileceğimizi ve bu konuda bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyoruz.

 Kadın sağlığıyla ilgili en çok hangi konular tabu olarak görülüyor?

- Örneğin kadınlar, hâlâ birçok yerde menstrüasyon döneminde ‘kirli’ olarak değerlendiriliyor.  Ayrıca dünyanın birçok yerinde kadınlar erkeklerden çok daha korunmasız. Birçok kadın kocası tarafından şiddet gördüğünde polise gitmeye çekiniyor. Kadınlar seslerini yükseltmeye çekiniyor ve korkuyor.

Paris’teki ilk ajansımı terk ettim

 Bir model olarak mesleğinizi yaparken ayrımcılığa uğradığınız oldu mu?

- Ben çok şanslıydım çünkü en başından beri çok iyi ajanslarla ve doğru insanlarla çalıştım ve bana çok iyi baktılar. Ancak bir manken olarak Paris’e ilk geldiğim sıralar kaydolduğum ajansı hemen terk etmek zorunda kaldım çünkü geldiğim ikinci gece beni ve diğer manken kızları bir gece kulübüne götürüp birtakım erkeklerle tanıştırmaya çalıştılar. Bu durum hiç hoşuma gitmedi ve ajansımı hemen değiştirdim. Ya da fotoğraf çekimleri sırasında regl olduğumda hijyenik ürünleri bulmakta zorlandığım oldu çünkü insanlar bunun ne kadar zaruri bir şey olduğunu anlamıyorlar. Bir fotoğraf ya da video çekimine yüz binlerce dolar harcayabiliyorlar ancak en sofistike çekimlerde bile bu kadar küçük ve zaruri bir şeyi orada bulundurmayı unutuyorlar! 

 Kadınların günlük yaşamda maruz kaldığı cinsel tacize dikkat çekmeye çalışan #MeToo (Ben de) kampanyası moda endüstrisini nasıl etkiledi?

- Bence bu harika bir kampanyaydı. Dünyada yeni iletişim teknolojileri ve sosyal medya sayesinde artık herkes bilgiye kolayca ulaşabiliyor. Artık kim olursanız olun bu tür bir tacizle karşı karşıya kaldığınızda sosyal medya üzerinden sesinizi duyurabilirsiniz. Bu kampanyada üst düzey üne sahip bazı moda fotoğrafçıları da etkilendi. Tabii bu konuda kim suçlu tam olarak bilemeyiz, herhangi bir kişinin suçlu olup olmadığına karar vermek benim işim değil. Ancak potansiyel tacizciler bundan sonra birini taciz etmeden önce iki kere hatta 10 kere düşünecektir.

 Meslek hayatınızda bu tür bir tacizle karşılaştınız mı?

- Benim gibi bir süpermodelseniz ve size iyi para ödeniyorsa genelde bu tür taciz olaylarıyla çok karşılaşmazsınız çünkü bunu yapmak isteyecek kişiler işlerini ya da müşterilerini kaybetmekten korkarlar. Ama bu işe yeni başlayan genç bir modelseniz bu tür olaylar çok sık oluyor.

 Beş çocuk annesisiniz. Modellik ve annelik aynı anda zor olmadı mı?

- Çalışan bir anne olarak hep suçlu hissetmem gerekiyormuş gibi hissettim. Ama eğer mutluysam, tatmin olduğum bir iş yapıyorsam, bunların aynı zamanda çocuklarım için de önemli olduğuna ve onlara iyi bir miras bıraktığıma inanıyorum. Ben çalışarak aynı zamanda çocuklarımın geleceğine de yatırım yapıyorum. Suçlu hissetmemi gerektirecek hiçbir şey olduğunu düşünmüyorum çünkü benim eşim de yoğun çalışıyor ancak aynı zamanda çok iyi bir baba. Eşim çalıştığı için kendini suçlu hissetmiyor. İşinin ailesi için çok önemli olduğuna ve ailesi için iyi bir şey yaptığına inanıyor. Aynı şeye ben de kendi işim için inanıyorum.  

Hem eşiniz Antonio Arnault, hem de kayınpederiniz Bernard Arnault moda endüstrisinde çok önemli isimler. Kayınpederiniz Louis Vuitton Moet Hennesy grubunun başında ve 60’tan fazla markayı kontrol ediyor. Bu sizi nasıl etkiliyor? Evde hep moda mı konuşuluyor?

- Aslına bakarsanız mümkün olduğunca evde iş konuşmamaya çalışıyoruz. Evde çocuklarla ilgileniyoruz, aile mevzularını konuşuyoruz. Tabii ki bazen moda da konuşuyoruz ve birbirimize işimizde yardımcı oluyoruz ama zamanımızın büyük bölümünü birbirimize, çocuklarımıza, ailemize ve arkadaşlarımıza ayırıyoruz. Aynı şey kayınpederimle olan diyaloglarım için de geçerli, oturup iş konuşmuyoruz. Ama kendisi benim ‘Naked Heart’ (Çıplak Kalp) vakfında yaptıklarımla yakından ilgileniyor.